ŞİMDİLERDE var mıdır bilemem ama, bizim çocukluğumuzda böyle bir tatlı vardı. Çok severdik, çok da yerdik. Bu tatlının adını da sıkça şansı yaver gidenler için kullanır, ne “Balbadem adamsın” derdik. Bu da nereden çıktı demeyin. Öteden beri hep yazar, hep söylerim, insanın hayatta şansı yoksa yırtınsa da bir şey olamaz. Yani en azından umutlarını büyütemez, olduğu yerde sayar.

İşte size Van Persie örneği... Yedek kulübesine oturduğu için suratı bir karış... Oyuna girerken teknik direktörün kâğıt üzerinde eliyle işaret edip söylediklerine kulak asmadan eliyle, “Sen yerine otur” dercesine bozuk çalıyor. Dakikalar maçın 76. dakikasını gösterirken sahaya adım atıyor. Bir buçuk dakika sonra ayağına ilk değen topu şutlamaya kalkıyor. Karşısına iki adet rakip koşuyor, o doğru dürüst vuramıyor, top ayağının içini zoraki tarıyor ve yuvarlana yuvarlana içeri giriyor. Sonrası mı Ayağına top değmeden maç bitiyor. Hem de yedi dakika uzatıldıktan sonra...

Fenerbahçe mi Pereira, belli ki son ağır yenilgiden sonra takıma içerlemiş ve ciddi tıraşlar yapmış. Caner kulübede... Van Persie de öyle... Volkan Şen de nasibini almış. Kaleci zaten görüp göreceği rahmet olduğundan Molde maçında kalmış... Fenerbahçe bu tertiple ne yapar mı Neredeyse kendi gibi tepeden tırnağa yenilenmiş Bursaspor var karşısında... Var ama orta alanında Faty dışında komik oyuncularla oynuyor. Bir Japon bulmuşlar da acaba para mı verip aldılar Josue ben tek başıma hepsinden iyi oynarım peşinde... Golü atan Necid, ancak yüzü kaleye dönüp olurken bir boş top bulursa işe yarar cinsinden... Emre acemi... Sağ bekte bir siyahi var ki sormayın gitsin... Fenerbahçe, Markiviç’in sürati ve temposu ile öne çabuk çıkıyor. Nani, sanki Hasan Ali ile daha sıcak... Fernandao yüklendikçe dağıtıyor ama ne Meireles, ne Ozan gelip de iş bitirmeyle niyetliler. Onlar sadece karşılama komitesi de, karşıladıklarının içinde bir Faty var... Yani rahatlar ama o tip oyuncu değiller...

Ve o Markoviç harika bir asistle Nani’ye golü attırıyor. Eh, takım olunabilse bu maç fark gider ama... Boşa kürek çekilmeye devam ediliyor. Sonra mı Bursasporlu Josue maçtaki tek olumlu hareketiyle topu altı pasa bu uzun telefon direğinin ayağına oturtuyor ve skor eşitleniyor. Bursaspor’un hakkı mı bu beraberlik Asla!

Van Persie o malum vuruşu ile maçı kurtarıyor. Ama Ertuğrul Sağlam’a sormak isterim. Sercan ve Aydın gibi çoktan emekli olmuş oyuncularla, hem de kanatlardan Fenerbahçe’nin Şener’ine ve Hasan Ali’sine ne yapabilirsin ki hocam

Sonuçta Fenerbahçe, biraz oynayabilse, orta alanı biraz daha öne eksiltici hareketlenmeler yapabilse maçı rahat ve farklı kazanmaktan oldu. Sadece 2-1’e sığan maçta bir isim üzerinde iki laf edeyim en sonunda. Bu Uygar denen genç maça daha önce girse, belki de Bursaspor son çırpınışlarından bile vazgeçmişti. Çünkü Uygar girdiğinde dakika 87 idi ve 7 dakikada da uzatmasıyla 10 dakika gibi koca bir zaman dilimi kalmış olacaktı. 10 dakika da bir şey mi demeyin... Hollandalı girdikten 1, 5 dakika sonra gol attı ya...

Hakem mi Daha önceki MHK başkanının, “Barış Trabzonlu olduğundan Fenerbahçe maçlarına veremiyoruz” dediği kişi idi. Markoviç’i neden atmadı diye sorgulanıyor. Bence iyi de maç yönetti. Hem de MHK başkanı kendisini lanse edip yolunu kesmiş olmasına rağmen... Ne ülkeyiz be!