BAŞLIĞA aldığım sorunun cevabını bazı gelişmeleri
aktardıktan sonra birlikte bulalım istiyorum. Sorunun aslı, PYD, PKK nın
Suriye kolu, ABD nin kankası olursa, ABD PKK nın nesi olur şeklindeydi.
Ancak, başlıkta çok uzun düşeceği için kısaltarak asıl sorunun son bölümünü
başlığa çıktım.
İlk bakışta bilmece sorduğum akla gelebilir. Çünkü PKK,
PYD ve ABD ilişkilerini gündeme getirmeye çalışıyorum. Bunu yaparken de ABD nin
PKK ile ilişkilerinin gözden kaçtığına dikkat çekmek istiyorum. ABD Suriye de
PYD ile ne kadar birlikte hareket ediyor, PYD yi kara gücü olarak kullanıyorsa,
PKK ile ilişkilerinin de aynı çizgide sürdüğünü görmeden ülkemize yönelik terör
olaylarının arkasındaki güçleri doğru teşhis etmek, terör olaylarının boyutunu
tam olarak anlamak mümkün olmaz.
Şimdi gelelim sorumuzun cevabına Suriye de çatışmaların
başlaması ile birlikte bir anda PYD diye bir örgüt çıktı ve bu örgütü ABD
sahiplendi. Sahiplenmenin de ötesinde Türkiye nin ısrarlı bir şekilde PYD nin
PKK nın Suriye kolu olduğuna dair açıklamalarına katılmadıklarını, PYD ile
PKK yı aynı görmediklerini ileri sürdüler. Bu tür açıklamalar birbirini takip
etti uzun süre. Ta ki, 15 gün kadar önce ABD nin son Şam Büyükelçisi Robert Ford un
PYD nin PKK ile kesinlikle bağının olduğu yönündeki açıklamasına kadar. Ne var
ki, bu açıklamada ABD nin PYD ile ilişkilerini etkilemedi. ABD için Suriye de
PYD partnerlik konumunu sürdürdü/sürdürüyor. Yine geçtiğimiz haftalarda ABD li
bir takım yetkililer Suriye de PYD yi ziyaret ederek görüşmeler yaptılar.
Türkiye nin PYD-PKK ilişkisine dair ikazları havada kaldı. Kısacası, aslında
çoktan beri ABD-PYD ilişkisi biliniyor ve bu ilişkinin mahiyeti de kimsenin
meçhulü değildi. ABD, Suriye nin parçalanmasının ardından PYD ye bir alan açma
sözü vermiş, buna karşılık da PYD yi gönüllü kara gücü olarak kullanıyordu.
Şimdi, ABD nin PYD ye açma sözü verdiği alanın mahiyetini son birkaç gün içinde
ortaya çıkan gelişmeleri aktararak izah etmek istiyorum.
ABD Başkanı Obama nın Özel Temsilcisi Brett McGurk
Suriye ye gelerek terör örgütü PYD yöneticileri ile görüşüyor, Görüşme
Kobani de gerçekleşiyor. Resmi açıklamaya göre Salih Müslim in de hazır
bulunduğu görüşmede DAEŞ in merkezi Rakka ya yapılacak muhtemel saldırı ele
alınıyor.
Bu görüşmenin gerçek mahiyetini daha sonra ele almak
üzere şimdi de daha önce PYD nin PKK ile bağlantısı olduğu yönündeki
açıklamasını aktardığım ABD nin son Şam Büyükelçisi Robert Ford ile
Cumhuriyetçilerin yarıştan çekilen başkan adaylarından Florida Senatörü Marco
Rubio nun açıklamalarını aktarmak istiyorum.
Robert Ford, ABD nin desteklediği YPG nin (PYD) PKK ile
kesinlikle bağının olduğunu belirterek, Kuzeyde kendi devletlerini oluşturmak
istiyorlar diyor. Florida Senatörü Marco Rubio ise ABD Senatosu Dış İlişkiler
Komitesi nce düzenlenen Suriye oturumunda, PYD nin yapmaya çalıştığı şey
Afrin den itibaren doğuya kadar kantonları birleştirerek kendi devletini ortaya
çıkarmak değil mi sorusuna, Evet. Bundan dolayı da Türkler büyük reaksiyon
gösteriyorlar karşılığını veriyor. Yani ABD-PYD ilişkisinin bilinmeyen bir
yanı yok. Böyle olunca da ABD nin PYD nin kankalığına soyunduğunu söylemek de
yanlış olmaz.
Netice itibariyle, PYD, PKK nın Suriye kolu, ABD nin
kankası olunca ABD, PKK nın nesi olur sorusuna verilecek cevap ortaya çıkar.
ABD nin PKK nın nesi olduğu çok önemli olmasa da, PYD nin
Suriye kuzeyinde bir devlet oluşturmaya, PKK nın da ülkemizi bölmeye çalıştığı
düşünüldüğünde ABD nin bölgede Büyük Kürdistan oluşturmak için her iki terör
örgütüne destek verdiğini, bir bakıma PYD ve PKK nın kankası olduğunu söylemek
yanlış olmaz.