Türkiye 1950 lerde borçlanmaya başladı. 10 (yazıyla on) sene içinde 30 milyar dolar borçlandı.

O dönemde büyük işsizlik olduğu için çok verimli sonuç alındı ve Türkiye tarım döneminden sanayi dönemine geçti.

Türkiye borçlanmaya ve kalkınmaya devam etti...

1997 ye gelindiğinde Türkiye nin borcu 80 milyar dolardı.

Refah-Yol Hükümeti borçlanmadan büyük hamle yaptı ve ülkemiz gelişti.

Bir ülke makine parkına sahip değilse o ülkenin dışarıya borçlanması o ülke için kârlı olabilir. 1997 ye kadar olan durumu böyle kabul edebiliriz.

Ama özellikle ondan sonra Türkiye neden borçlanmıştır

2002 yılına gelindiğinde Ecevit Hükümetleri beş yılda 70 milyar dolar borçlanmıştı ama ülkeye bir çivi bile çakılmamıştı.

Aslında böyle bir borçlanmaya da hiç gerek yoktu.

***

Şimdi 2002 de 150 milyar dolar borçla yönetimi devralan bir parti vardır ve beş yıl sonra yani 2008 in başında ağır dış borç yükü ile karşı karşıya kalmıştır.

150 milyar dolar devraldıkları borçtu.

Beş yıllık faizi ile bugün 300 milyar dolardır.

Buna KİT lerin 50 milyar dolarını da eklersek;

Türkiye 350 milyar dolar dış borca batmıştır.

Bu arada yapılması gerekenlere ve yapılabileceklere göre bakıldığında, bu partinin de ülke yararına bir çivi çaktığı iddia edilemez.

Bu partinin kendisi beş senede ne yaptı, ne kadar borçlandı, şimdilik bilmiyoruz.

Ama biz bu partinin de en az 50 milyar dolar daha borçlandığını kabul edelim.

Bu durumda Türkiye nin 400 milyar dolar dış borcu vardır.

***

Bu borç 5 (beş) sene sonra ne olacaktır

Hesap edelim bakalım:

5 sene sonra bu borç aynı formülle 800 milyar dolar etmektedir!

10 sene sonra bu borç aynı formülle 1600 milyar dolar etmektedir!

Türkiye de 16 milyon aile olduğunu kabul edersek:

Aile başına borç yükü 100 bin dolar olacaktır!

Her aileye yılda 12 bin dolar faiz yükü gelecektir!

Yani,

Her aile ayda 1000 (bin) dolar faiz ödeyecektir! 

Bu arada her ailenin yaşayabilmesi için de ayda en az 2000 dolar kazanması gerekir.

Elbette on sene sonrasında geçinme şartları da böyle kalmalıdır.

Peki, bu gidişatla böyle bir şey mümkün müdür

Tesbit ettiğimiz bu durum, bundan sonra yani önümüzdeki on yılda Türkiye nin yeni borç almadığını farz edersek böyledir.

Sonuç:

Demek ki 10 sene sonra Türkiye iflas edecek; 10 sene sonra Türkiye yok!

Kanser olan hastaya biçilen ömür gibi ömür hesaplıyoruz.

Hesapta bir yanlışımız varsa, biri çıksın da bize izah etsin.

Ama karşımıza çıkmak bir yana, ağızlarını bile açamazlar.