2025 yılı TÜSİAD ikinci Yüksek İstişare Konseyi toplantısını 12 Aralık Cuma günü (dün) gerçekleştirdi.

TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan ve Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan birer konuşma gerçekleştirdiler.

Konuşmalarda dikkat çeken bir husus, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras’ın Gazze Soykırımı’ndan dolaylı da olsa bahsetmesi oldu.

Aras “Gazze Soykırımı’ ifadesini kullanmadı ama şu cümleyi konuşmasında sarf etti:

“Gazze’de yaşananlara, bazı istisnalar haricinde, gelişmiş Batı’nın vurdumduymaz yaklaşımı, insaniyet adına utanç verici bir tutum olarak tarihe geçti ve dünyadaki güven ilişkilerini temelden sarstı.”

Yine ‘bu da bir aşama!’ dedirten cümle!

İşte her iki konuşmadan bazı bölümler:

TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras :

“Dünya tarihinin yeniden yazıldığı, çok büyük değişimlerin yaşandığı bir yılı geride bırakıyoruz.

Güç dengeleri değişiyor. İstihdam ve zenginlik yaratan faktörler olarak enerji bağımsızlığı, yapay zeka teknolojisi geliştirme yetkinliği ve savunma gücü ön plana çıkıyor. Elektrik enerjisine dönüşüm yaşanırken, iklim değişikliği ve gıda güvenliği sorunları derinleşiyor.

Dünyada son dönemde olup bitenlere bakınca; pandemi ile başlayan tedarik zincirindeki aksamalar, ardından Rusya – Ukrayna savaşı, ABD – Çin gerilimi ve son dönemdeki ABD – AB ilişkileri ülkelerin stratejik alanlarda kendi ayakları üzerinde durması gerektiğini gösterdi.

Gazze’de yaşananlara, bazı istisnalar haricinde, gelişmiş Batı’nın vurdumduymaz yaklaşımı, insaniyet adına utanç verici bir tutum olarak tarihe geçti ve dünyadaki güven ilişkilerini temelden sarstı.

Jeopolitik gelişmelerin yanı sıra teknoloji alanında da büyük adımlar atılıyor. Hepimizin hayatına giren Chat-GPT ve benzeri yapay zekâ uygulamalarının insanlık, özellikle gençlik ve iş dünyası üzerindeki etkilerini tahmin etmekte zorlanıyoruz. Sadece biz zorlanmıyoruz, bütün dünya gelen değişimin ve olası tehlikenin boyutlarını öngöremiyor. Yapay zekanın kötüye kullanımını engelleyecek mekanizmaların gelişimi gecikiyor.

Son 30 yıldır süren küreselleşme dalgası, artık yeni bir evreye girdi.

Kural bazlı global düzen zayıflarken ABD Başkanı Trump’ın uyguladığı işlem bazlı (transactional) politika üretimi ön plana çıkıyor.

Başka bir deyişle, ortak ilkelere dayanan bir uluslararası sistemden, pazarlıkların ve ikili alışverişlerin ilişkileri belirlediği bir düzene geçiyoruz."

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan:

"Son iki ayda, dünyanın dört ayrı kıtasında, altı ayrı ülkede yaptığımız temasların da, bir kez daha ortaya koyduğu gibi, gözlerimizin önünde yeni bir küresel düzen oluşmakta. Kurallarını bildiğimiz, alışık olduğumuz eski dönem kapandı.

Biz de kendimizi, şirketlerimizi ve ülkemizi oluşmakta olan bu yeni düzene göre, konumlamalıyız. Eski dünya düzenine göre inşa edilmiş büyüme modelimizi değiştirmeli; diğer ülkeler gibi, kendimizi gelecek dünya düzenine hazırlayacak stratejiler geliştirmeliyiz.

Günlük işlere dalıp, uzun vadede hüküm süren değişimi kaçırmamalıyız. Bugünlerde karşı karşıya kaldığımız şoklarla uğraşmaya çalışırken, yarınlarda güçlü olmak için strateji geliştirmeyi ihmal etme tuzağına düşmemeliyiz.

İş dünyası tüm zamanını kur, faiz, enflasyon sarmalını yönetmeye ve finansman sıkıntılarını çözmeye ayırmamalı. Enerjisini uzun vadeli yatırım ve üretim kararlarına ayırabilmeli.

Hiç şüphesiz bu imkanı sağlayacak en önemli koşul enflasyonun kalıcı olarak tek haneli seviyelere inmesi. Bu noktada, toplantımıza onur konuğu olarak katılan Merkez Bankası Başkanı Dr. Fatih Karahan’ı dinlemeyi sabırsızlıkla bekliyoruz.

Fakat enflasyonla mücadeleyi kazanmak gerekli koşul olsa da, yeni küresel düzenin açacağı fırsatlardan yararlanmanın yeterli koşulu değil. Küresel ekonomik sistem nasıl şekillenirse şekillensin, ekonomilerin güçlü olmasını sağlayacak özellikler değişmiyor."

Kaynak: Haber Merkezi