Neden mi bahsediyoruz?

Gelir adaletsizliğinden…

Bakınız, gelirin olmamasından değil!

Gelir var ama dağılımı adaletsiz!

Şu tabloya bakar mısınız;

* Küresel servetin dörtte üçü yüzde 10’luk kesimin elinde…

* 1990’lı yıllardan bu yana “süper zenginlerle” kalan nüfus arasında gelir uçurumu giderek derinleşti.

* Paris’te açıklanan bir rapora göre dünya nüfusunun en zengin yüzde 10’luk kesimi dünya çapındaki gelirin yarısına sahip ve toplam servetin de dörtte üçünü elinde tutuyor.

GELİR ADALETSİZLİĞİ BARIŞA TEHDİT

* Eşitsizlik büyüyor

* DW Türkçe’nin haberine göre, Paris School of Economics bünyesinde faaliyet gösteren Dünya Eşitsizlikleri Laboratuvarı’nın raporuna göre, nüfusun daha yoksul olan diğer yarısı ise toplam gelirin yüzde 8’ine ve küresel servetin de yüzde 2’sine sahip.

* Nüfusun en zengin yüzde 0,001’lik kesimi, yani bir futbol stadyumunu doldurabilecek 56 bin multi milyoner ise rapora göre halihazırda dünyadaki varlıkların yüzde 6’sından fazlasını elinde tutuyor.

ÜSTAD NECİP FAZIL KISAKÜREK’İN HAYKIRDIĞI GİBİ

Dünyada böyle de Türkiye’de farklı mı, değil…

Tüm dünyadaki temel bir meseleden bahsetmek istiyoruz;

Gelir eşitsizliği ya da bir başka deyimle gelir adaletsizliği…

Tam da üstad Necip Fazıl Kısakürek’in haykırdığı gibi; “Allah’ın on pulunu bekleye dursun on kul / Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul / Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa / Yaşasın, kefenimin kefili karaborsa!”

Dünyadaki gelir eşitsizliğinden bahsetmek isteriz…

Bunan birkaç yıl önceki tablo…

Esasen yıllar geçse de değişmiyor…

Dünya nüfusunun yüzde 1,1’ine denk gelen dolar milyoneri 56,1 milyon kişi…

Bu kişilerin toplam servetten aldığı pay ne kadar biliyor musunuz; tamı tamına yüzde 45,8. Yani, dünyanın toplam servetinin neredeyse yarısını…

İlgili rapor, Ekonomi ve İş Araştırmaları Merkezine (CEBR) ait. Rapora göre;

* Dünya ekonomisi Gayri Safi Yurtiçi Hâsılası (GSYH), ilk kez 2022’de 100 trilyon doları aşacak.

* Hane halkının gelirden aldığı pay ile zenginlerin payları arasında makas giderek artıyor.

* Dünyadaki tüm yetişkinlerin yüzde 55’inin net varlığı 10 bin doların altında.

* Kuzey Amerika’daki iki ülkenin toplam hane halkı servetindeki bir yıllık artış 12,4 trilyon dolar olurken, bu rakam Afrika’daki toplam servetin neredeyse üç katına yakın.

* Avrupa’da da durum farklı değil. İsviçre’de her 100 kişiden 15’i milyoner olarak kabul ediliyor. Dünya nüfusunun yüzde 1,1’ine denk gelen dolar milyoneri 56,1 milyon kişinin toplam servetten aldığı pay yüzde 45,8.

* Milyarderler servetlerini her iki günde bir, 1 milyar dolar daha artırıyor.

* Tüm dünyada temel ürünlerin fiyatı son on yıllarda olmadığı kadar arttığı için gıda ve enerji sektörlerindeki milyarderler servetlerini her iki günde bir 1 milyar dolar daha artırıyor.

* Bu, pandemi sırasında her 30 saatte bir yeni bir milyarder ortaya çıktığı anlamına geliyor.

* Ortaya çıkan her yeni milyardere karşılık yaklaşık bir milyon insan 2022 yılında neredeyse aynı hızda derin yoksulluk yaşıyor.

* Tüm bu tablo karşısında, Davos’ta geçenlerde yapılan Dünya Ekonomik Forumu’nda tam bir çelişki yaşandı; siyasi liderler, en varlıklı, krizin ekonomik etkisini en az hisseden ve birçoğunun çok az vergi verdiği bilinen uluslararası patronları dinlemeye geldi!

***

İşte dünyayı altüst eden en büyük yaman çelişki budur! Yani, gelir eşitsizliği, yani gelir adaletsizliği.

Gelir adaletsizliği olan bir toplumda huzur olmaz!

Haberin özü:

Yıllar geçse de gelir adaletsizliği değişmiyor!

Kaynak: Haber Merkezi