Canım sıkılıyor... Canımız sıkılıyor Siz de benim gibi canınızın sıkılmasını istemiyorsanız, bu yazıyı okumayın!

Ama bu ihtarıma rağmen yazımı okuyacaksanız; söyleyin, canım nasıl sıkılmasın ki

Şimdi de yollarım/ız, köprülerim/iz, fabrikalarım/ız satılıyor!..

Telefonum/uz, ev telefonum/uz, TELEKOM um/uz bile satıldı. Artık birileri istedikleri gibi telefonlarımı/zı dinleyebiliyor! Bu yüzden ev telefonumu neredeyse hiç kullanmaz oldum. Evet, kullanmamasına kullanmıyorum, ama buna rağmen başta sabit ücret detayı olmak üzere bilmem kaç liralık fatura her ay gelmiyor mu; fıttırıyorum!..

Satılan mallarım/ız satıldı, satılanlar satıldı, geriye satılabilecek çok az malım/ız kaldı ama; biz uyumaya devam ettikçe, maalesef elde kalan son mallarım/ız da satılıyor!

Haraç mezat satılıyor

Özelleştirme adı altında satılıyor

Birilerine peşkeş çekiliyor, resmen satılıyor

Türkiye karış karış, yol yol, köprü köprü satılıyor!..

Gazetem, Millî Gazete m ne de güzel manşet atmış: AKŞAM PAZARI!

Akşam pazarına düşmek, bu hallere düşmek canımı sıkıyor

*

31 Ekim 2008 Cuma sabahı gazetemi, Millî Gazete mi elime aldım ve bu manşeti gördüm: AKŞAM PAZARI!

Merak ettim, okumaya başladım, birkaç cümleyi okudum; devamı 6 ncı sayfada O sayfaya geçtim ve haberin devamını okudum.

Haberin hemen bitişiğinde benim o günkü yazım, Saadet geliyor, AKP nin IMF politikaları değişiyor! başlıklı yazım. O yazımda, daha birinci paragrafta demişim ki:

Saadet geliyor; Saadet geldikçe de Başbakan Erdoğan başta olmak üzere AKP lilerin her konuda olduğu gibi IMF ve ekonomi politikaları ile ilgili söylem ve uygulamaları da değişiyor. Saadet Partisi nin 3 üncü Büyük Büyük Kongresi sonrasında oluşan rüzgarın sadece esintileri bile yetti. AKP liler ürkmeye ve titremeye başladılar... Peki, ya Saadet Partisi tek başına iktidara geldiğinde neler olacak neler

Demesine demişim de, Saadet henüz gelmedi, bu satışları gerçekleştiren AKP hâlâ iktidarda! Saadet geliyor, Saadet gelecek, gelmesine gelecek de; Saadet gelinceye kadar birileri benim, bizim, hepimizin neyimiz var neyimiz yoksa birilerine, biraderlerine, bilmem kimlere satıp öyle gidecekler

Satışlar devam ediyor AKŞAM PAZARI! devam ediyor ÖZELLEŞTİRME furyası devam ediyor Birilerine, biraderlerine özel ihaleler devam ediyor Türkiye satılıyor ve Türkiye satıldıkça benim canım sıkılıyor

Bütün bunlar, bu satışlar, bu haraç-mezat satışlar devam ederken, biz de 29 Ekim den beri güya Cumhuriyet imizin 85 inci yılını kutluyoruz; nasıl bir kutlamaysa !.

*

Aynen Millî Gazete min dediği gibi, AKŞAM PAZARI! Evet, aynen öyle.

Akşam pazarına düşmüşçesine mallarım/ız haraç mezat satılıyor, kelepir fiyatına satılıyor, bana sorulmadan satılıyor, bize sorulmadan satılıyor, satılıyor da satılıyor...

Borç batağına düşürülen Osmanlı İmparatorluğum/uz da böyle batırıldı. Şimdi de yetmiş milyonluk ülkem, ülkemiz, Türkiye m, Türkiye miz batırılıyor

Kırk yıl önce MNP ve MSP, daha sonra RP ve FP, şimdi de Saadet Partisi zamanında haykırdığım gibi haykırmak istiyorum ve haykırıyorum: Uyanın Ey Saadetliler, Uyanın Ey Millî Görüşçüler, Uyanın Ey Adil Düzenciler, Uyanın Ey Adil Ekonomik Düzenciler! Ülkem satılıyor, ülkemiz satılıyor, Türkiye m satılıyor, Türkiye miz satılıyor

Türkiye miz satıldıkça, canım sıkılıyor