Batı, dünyayı kendi tekeline alabilmek için içinden çıkılmaz mâli mevzuat icat etmiş ve bir şekilde getirip bu mevzuatları/kanunları ülke yönetimlerine yerleştirmiştir.

Küçük işletmeler binlerce sayfadan oluşan bu mevzuatları/kanunları ya bilemeyecekleri veya iyi bilen elemanları istihdam edip çalıştıramayacaklarından, sonunda ezilip giderler ve meydanı büyük sömürü sermayesine bırakırlar.

Batı, bir taraftan işte bu içinden çıkılmaz mâli mevzuatı, diğer taraftan  faizli sistemi ile sömürüsünü sürdürmektedir.

Dayatılan bu mevzuatın/kanunların sonucunda neler olmaktadır

Paranın kârından para olarak vergi ödetmektedir. Oysa parayı halk basamayacağına göre nasıl kâr edilecektir

Birisi zarar edecek ki diğeri kâr edebilsin.

Zarardan vergi alınamayacağına göre, bu uygulama sebebiyle devlet bütçesine yeterli gelir gelmez. Ya para basılır, bankerlerin faizleri ödenir, o da enflasyona sebep olur; ya da dışarıdan borç alınır, enflasyon ertelenir ama ülke borç batağına batmış olur.

Aynen ülkemizde olduğu gibi. 

Bütün bu yapılanların nihai ve asıl amacı nedir

Sömürü sermayesi işte bu yanlış ve sakat uygulamaları bir şekilde dayatarak tüm dünyanın ekonomisini çökertip kendi hakimiyetini kurmak istemektedir.

***

Batı dünyasının sömürmek istediği veya hâlen sömürmekte olduğu ülkelere empoze ettiği mâli mevzuat yani maliye ile ilgili kanunlar işte böyledir.

Sadece mevzuat mı bu şekildedir

Hayır!

Bu şekilde oluşturulan veya dayatarak mevzuata dayalı olarak yaptırdığı uygulamalar da maalesef böyledir; aynen ülkemizde olduğu gibi. 

Bu mevzuat ve uygulamalardan kurtulmak amacıyla işletmeler ayakta kalma mücadelesi vermektedir. Bunu tabiî sonucu olarak işletmeler bu mevzuattan ve o mevzuatın getirdiği yükümlülüklerden kaçabildiği oranda kaçmaktadır. Bu kaçış ve kaytarmaların tabiî sonucu olarak o ülke ekonomilerinde bilinen "kayıt dışı ekonomi" oluşmaktadır.

"Kayıt dışı ekonomi"nin önce o işletme, sonra o ülke ekonomisi için ne demek olduğunu ve zamanla o işletme ve o ülkeyi değil "ekonomik kriz/lere" adeta "ekonomik tufanlar" mesabesinde felâketlere götürdüğü, ekonomi uzmanlarınca çok iyi bilinmektedir.

Bilinmesine bilinmekte ama bu çarpık yapılanmadan ve uygulamalardan bir türlü vazgeçilmemekte, bunun sonucu olarak da ekonomik uçurumlara yuvarlanılmaya devam edilmektedir; aynen ülkemizde olduğu gibi... 

***

Bir taraftan mevzuat, diğer taraftan zoraki olarak yapılması gereken uygulamalar sonucunda yani kayıt dışı ekonomi sebebiyle hesaplar tutamayınca işletmeler büyüyememekte, ortaklıklar kurulamamakta, küçük ve orta ölçekli işletmeler yaşayamamaktadır. Bunun önce halka sonra bütün ülkeye verdiği zararlar ise zamanla öylesine büyümektedir ki, nihayetinde pek çok devlet yıkılmakla karşı karşıya kalmaktadır.

İktidarda olanlar bunları düzeltmeye kalkışırlarsa ya iktidardan indirilirler, ya da orada kalabilmek için o malum birilerinin isteklerini yapmaya devam ederler.

Yakın geçmişimizde yaşananları şöyle bir düşünürseniz, buraya kadar anlattıklarımızdan ne demek istediğimizi daha iyi anlayıp idrak etmiş olursunuz.

Konu ile ilgili tesbit ve teşhis böyledir de, Peki, çare ve çözüm nedir diyenlerdenseniz; çare ve çözümleri gelecek yazımızda değerlendirelim, inşaallah