DEM Parti yetkilileri sürecin istenildiği ölçüde gitmediğini söylüyorlar. Ama süreç bir şekilde yürüyor.
“Terörsüz Türkiye” elbette herkesin bir özlemi…
Bununla birlikte farklı bir bakış açısı olarak…
Şimdi size 2012 yılında Milli Gazetede yayımlanan bir yazıdan söz etmek istiyoruz.
Yazıyı kaleme alan merhum Mehmed Şevket Eygi…
Yazının başlığı da şöyle: “PKK Nasıl Bitirilir?”
Yazıyı okuduktan sonra yorumunuzu merak ediyoruz. İşte o yazı;
“PKK’nın bir Kürt hareketi ve kıyamı olduğunu sandığımız müddetçe onu yenemeyeceğiz.
Çünkü PKK, dıştan ve tabandan bir Kürt hareketi gibi görünüyor ama içten ve derinden o bir Ermeni, Siyonist, haçlı, emperyalist harekettir.
Müslüman Kürtlerle anlaşılabilir ama Ermeni ve Yahudi Kürtlerle anlaşılamaz.
Müslüman Kürtler Türkiye’nin bölünmesini istemezler ama Ermeni ve Yahudi Kürtler bölünme ve parçalanma için savaşıyorlar.
Ermeniler, Türkiye’den şu veya bu şekilde, bugünkü Ermenistan’ın dört veya beş misli toprak istiyor. Böyle bir şey Müslüman Kürtlerin işine gelmez. Onlar Türkiye’nin bütünlüğünden yanadır. Çünkü Türkiye onların da vatanıdır.
Türkiye’nin batısında, bilhassa İstanbul’da, doğusunda olandan fazla Kürt nüfusu vardır. Türkiye’nin bölünmesi Ermenilerin, Yahudilerin, Haçlıların, Amerikalıların, Avrupalıların işine gelir ama Müslüman Kürtlerin işine gelmez.
Bir siyasetçi, bir asker, bir idareci, büyük bir bürokrat, hele bir strateji uzmanı PKK’nın sadece bir Kürt hareketi olduğunu sanıyor, onun Ermeni ve Siyonist boyutlarından gafil bulunuyorsa o bu konuda kapkara bir cahildir.
PKK’nın Ermeni ve Siyonist taraflarını bilmeyenler hiçbir kalıcı çare ve çözüm üretemezler.
PKK’nın tek çözümü İslamî çözümdür.
Bu işi Türk ve Kürt Müslümanlar birlikte çözebilir.
İslamcılar çözemez.
Şaki Türk Müslümanlar ve şaki Kürt Müslümanlar çözemez.
PKK işini sâlih Türklerle sâlih Kürtler çözebilir.
Bu fitneler yumağını Salahaddinler, Şâmiller çözebilir.
Salih Türklerin bir kısmı Kürt şeyhlerine ve mürşidlerine; salih Kürtlerin bir kısmı Türk şeyhlerine ve mürşidlerine intisab etmelidir.
Kendilerine intisab edilecek şeyhlerin ve mürşidlerin hepsi de kâmil ve mükemmil olmalıdır.
Müslüman Türkler ve Kürtler elbirliği yapıp PKK terörünü islamî metotlarla bitirmezlerse büyük zararlara uğrayacaklardır.
Gerilla/çete savaşları konvansiyonel ordularla kazanılmaz. ABD bir ara Vietnam’a 600 bin askerini, dünyanın en dehşetli silahlarını göndermiş, yüz milyarlarca dolar harcamıştı ama 20 bin kızıl çeteciyle baş edememiş ve sonunda yenilmişti.
Büyük medyanın PKK saldırılarıyla ilgili her başlığında "Hâin Saldırı" kelimelerini kullanması, her defasında rutin edebiyat yapması, hele bazen "PKK Silahsız Askerlere Saldırdı" gibi laflar etmesi doğrusu garipsenecek şeylerdir.
Acı gerçek şudur: PKK 1984te, ASALA’nın yerini alarak harekete geçmiş ve otuz seneye yakın bir zamandır bitirilememiştir.
Bu savaş hainler, alçaklar, bir avuç çeteci ve çapulcu, biz onlara yapacağımızı biliriz edebiyatıyla bitirilmez.
Bu savaş bugünkü akıl, kültür ve strateji ufuklarıyla bitirilemez.
Kısır, donuk, durgun akıllara dehşet verecek radikal çare ve çözümler bulunmalıdır.
PKK radikalliğin kutbudur. Onun karşısındaki zihniyet ve güçler de radikal olmalıdır.
Evrensel adaletten ayrılmamak şartıyla radikal olunmalıdır.
Daha önce yazmıştım: İslam yürürlüğe konulmalıdır.
Ezan okumakla, halkın bir kısmının namaz kılmasıyla, oruç tutmasıyla, kadınların bir kısmının başlarını örtmesiyle, isteyen ailelerin çocuklarını Kuran kurslarına göndermesiyle İslam bütünüyle gelmiş olmaz.
Her geçen gün büyük bir kayıptır.
Türkiye, Müslüman Türkiyeliler, Türkler Kürtler bu savaşı muzaffer olarak bitiremezlerse kendileri bitecektir.”
Muhabir: Haber Merkezi




