Zeki Bayraktar, doğurganlık hızının 1.48’e düştüğü 2024 verileri üzerinden çarpıcı bir analiz sundu. Yazısında, devletin ve akademik çevrelerin doğurganlıktaki düşüşe dair çalışmalar yaptığını belirten Bayraktar, asıl etkenlerden birinin ise neredeyse hiç konuşulmadığını vurguladı.
Cinsel serbestlik meselesinin ifade edilmeye bile cesaret edilemediğini belirten Bayraktar geleneksel toplum yapısında cinselliğin ancak evlilik içinde meşru olduğunu hatırlattı.

EVLİLİK DIŞI CİNSELLİK MEŞRULAŞTIRILDI
Bayraktar, günümüzde ise internet, medya ve toplumsal değerlerdeki zayıflamanın bu yapıyı kırdığını belirterek “Günümüzde ise toplumun önemli bir bölümü evlilik olmaksızın sekse ulaşabiliyor. Tarihin hiçbir döneminde sekse/seksüel partnere ulaşmak bu kadar kolay olmamıştı. Sinema, diziler ve hatta televizyon programlarının evlilik dışı cinselliği meşrulaştırması, kimi zaman da alenen teşvik etmesi; internetin sunduğu sınırsız erişim olanakları; dini, ahlaki ve toplumsal değerlerin zayıflaması; bireyselleşme; hedonist yaşam anlayışı; özgürlük söylemleri ve yaşam tarzı tartışmaları gibi birçok faktör, seksüel partnere erişimi hem gerçek hem de sanal dünyada inanılmaz derecede kolaylaştırdı ve yaygınlaştırdı.” İfadelerini kullandı.
BU SESSİZLİĞE SON VERİLMELİ
Yazısının sonunda “Eğer bu tespiti dahi yapamayacaksak, akademik ifade özgürlüğünü nereye gömelim?” diyen Bayraktar, toplumun tepkilerinden çekinmeden bu sorunun adının konulması gerektiğini belirtti.





