Bizler izlemesek de bazı dizilerde rol aldığı söylenen oyuncu Sevil Akdağ, tartışma yaşadığını iddia ettiği arkadaşı Elif Kırav’ı az görülür bir vahşilikte onlarca yerinden bıçaklayarak katletti.
Merhume Elif Kırav, Fatih Camii’nde gözyaşları arasında son yolculuğuna uğurlandı.
Bu büyük acı karşısında Allah ailesine sabırlar versin.
Oyuncu zanlı Sevil Akdağ ise tutuklandı.
Olayın kısa özeti bu.
Bizlerin ise içi parçalandı, tıpkı hem de 32 yerinden vahşice bıçaklanan sosyal medya fenomeni olarak tanıtılan Elif Kırav gibi…
Elbette bu konuda böylesi bakış açısıyla bir şeyler yazmak riskli bir iş.
Farkındayız.
Ama ortaya gerçek bir bakış açısı koymak da birilerinin görevi.
İstiyoruz ki; önce sorunu doğru çözümleyelim sonra da el birliği ile ortadan kaldıralım.
Elbette fiziken daha zayıf olduğu için kadınlarımız kızlarımızın şiddet görme ihtimali daha da artıyor.
Maalesef tüm dünyada, tüm toplumlarda olduğu gibi.
Bu denklemin bozulduğu herhangi bir coğrafya yok.
Ekonomik durum, eğitim durumu, sosyal ve psikolojik durumlar değişse de bu durum değişmiyor.
Yaşadığınız toplumların ahlaki, ekonomik ve sosyal durumu arttıkça bu tür şiddet olayları da otomatik olarak düşer.
Ama asla sıfırlamaz.
Maalesef insanın olduğu yerde birtakım olumsuzluklarında olması kaçınılmaz.
Bu dünya imtihan yeri.
Günün sonunda gibileri bu imtihanı kaybedecek birileri de kazanacak.
Gelelim bizim itirazımıza!
Maalesef son yıllarda ülkemizde artan bir erkek düşmanlığı var.
Sayısız kadın bilmen neleri kuruldu.
Sayısız gösteriler, eylemler, programlar yapıldı.
Ama gün geçtikçe kadınlara yönelik şiddet daha da arttı.
Rakamlara hâkim olmasak da bir gazeteci olarak rahatlıkla gözlemlediğimiz durum bu!
Hatta malum, İstanbul Sözleşmesi adı altında yeni bir ifsat projesi önce hayata geçirildi sonra da tıpkı bizim itirazımız gibi aileye zarar verdiği düşünülerek geri çekildi.
Ancak yasal olarak hala yürürlükte.
Peki bizim çözüm önerimiz ne?
Elbette bu konu üzerine doktora tezleri yazılabilir ama özetleyecek olursak şiddetin de boşanmaların da iki önemli sebebi var.
Birincisi ahlaki bozulma, ikincisi de ekonomik sorunlar.
Diğer etkenler ise bunları besleyen kanallar oluyor.
Son yıllarda ise ülkemizde artan iki sorun var.
Biri ekonomik kriz diğeri de ahlaki bozulma…
Umarız ne anlatmak istediğimiz açık ve sarih olarak anlatabildik?!
Kadın dernekleri ise kadın ve erkeği bir birbirine düşman etmekten öteye geçemez, geçmiyor da zaten.
Biz bunu bilir bunu söyleriz.
Sizin dediğiniz gibi olsa bugün bu satırları yazmaya hacet kalmazdı.
