Günlük hayatınızda bildiğiniz bilmediğiniz insanlardan, kurum ve kuruluşlardan cep telefonunuza mesajlar gelir.

Bu mesajlara bazen kızar, bazen normal karşılarsınız… Kimilerimiz bilgilendiğimiz, haberdar olduğumuz için memnuniyet duyarken, kimimiz de kızabiliyoruz.

İşte, bu karışıklığı önlemek için, Gümrük Ve Ticaret Bakanlığı 05. 11. 2014 tarihinde resmi gazetede yayınlanan bir kanun çıkarıyor. 6563 sayalı yasa bu… Kanunun ismi de, elektronik ticaretin düzenlenmesi başlığını taşıyor… Buraya kadar her şey normal.

Zira, bir yerde karışıklık, problem ve kaos varsa, devlet, bununla ilgili düzenleme yapar, yasa çıkarır, yönetmenlik düzenler.

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı da gelen şikâyetler ve karmaşadan ötürü bir düzenleme yapmak istemiş… Bunu yasayla yapmış.

Yapmış ama insanların, kurumların, firmaların gözünü çıkarmakla kalmamış, canını almış, idam etmiş yani... Nasıl mı?

Adam, Ankara bir çiğ köfte dükkânı açmış… Mahallede bulunan insanların telefonlarına, çiğ köfte siparişi alındığını, evlere servis yapıldığını mesaj yoluyla bildirmiş… Yirmi küsur insan, gelen mesajdan rahatsız olmuş, şikâyet etmiş, il ticaret müdürlüğüne… Hemen yasayı açmış, il ticaret müdürlüğü… Yasanın kendine verdiği yetkiye dayanarak basmış cezayı… 27.000 TL ceza kesilmiş…

Adam küçük bir pide dükkânı açmış… Mesaj atayım, reklamım olsun demiş… Ona da 30.000 TL ceza gelmiş. Adam, fuar açmış, duyurusun yapayım demiş, ona da 45.000 TL ceza kesilmiş…

Çiğköfteci şimdilerde kara kara düşünüyor. Dükkânı satsa, bu parayı ödeyemez… Dükkânı açıp açmadığına pişman olmuş. Sermaye gitmiş… Dükkânı satsa, bu parayı karşılamıyor…

Türkiye’de benzeri uygulamalardan mağdur olan yüzlerce binlerce insan var.

Bu yaklaşım neye benziyor biliyor musunuz? Adam arabayla hız limitini aşıyor… Arabasının bedeli kadar ceza geliyor… Arabasını satarak ancak cezayı ödeyebilecek sürücü veya mal sahibi… Böylesi bir sakatlık hangi ülkede, hangi toplulukta olabilir acaba?

Sayın bakan makul, çalışkan biri… Herhalde bu sakat, milleti idam eden yasanın uygulamasından haberdardır.

Ticareti canlı tutmakla görevli bakanlık, tacirin dükkânına el koyabilir mi? Böylesi bir ölçüsüz, izansız, orantısız ceza olabilir mi?

Konuştuğum mağdurlar ceza olmasın demiyorlar… Bir SMS ile dükkân elden gitmesin diyorlar.

Hâlbuki bu işleri düzenleyen kurum ve o kuruma bağlı, GSM operatörleri ve onlara yine bağlı alt şirketler var… Bakanlık bu konuları onlarla müzakere edebilir, görüşlerini alabilirdi… Düzenleme hakkında onları bilgilendirebilirdi.

Yanlışın neresinden dönülürse kardır. Yazık insanlara… Adam elindekini avucundakini bir dükkâna yatırmış... Eksik ya da yanlış bilgilendirme, yönlendirme sonucu, işini duyurmak için sms atmış… Bir çiğ köftecinin ya da bir restuarantın yâda başka bir işletmenin yüz binlerce lira ceza ödemesi mümkün mü?

Bu çapraşıklığa son vermek gerekir… Hâlâ kara kara cezaları ödemeyi düşünüp ödeyemeyen, iş yerinin kapısına kilit vuran insanlara yardım etmek gerekir… Yeni düzenleme yapılana kadar cezaları dondurmak en iyisi…

Dışardan gördüğüm kadarıyla, sayın bakan yanlıştan dönecek, eskiklikleri tamamlayacak birisi… Ben yaptım oldu… Bana ne bilselerdi, batarlarsa batsınlar, diyecek biri değil herhalde…

Bu çağdışı uygulamayı son vermek gerekiyor… Elbet yasalar olacak… Elbet kurallara uymayanlara ceza verilecek… Ama cezalar orantısız olmayacak, insan hayatını sonlandırmayacak, ticaretini bitirmeyecektir... Bakan beyden duyarlılık bekliyorum.