Drogba’nın gelişi ve gelir gelmez kalitesini ispatlaması,
Fenerbahçe’nin deplasmanda kazanmayı öğrenmesi Süper Lig’e ayrı bir hava, ayrı
bir heyecan getirdi. Görünen o ki geçtiğimiz sezon olduğu gibi Fenerbahçe ile
Galatasaray hem şampiyonluk hem de Şampiyonlar Ligi’ne katılma yarışında yalnız
kaldılar. Bunu söylerken puan durumlarına bakarak söylemiyorum. Takımların
kalitesine göre, oynadıkları oyuna göre, saha içinde kazanma arzularına göre
söylüyorum. Bana göre Lig yarışı Fenerbahçe ile Galatasaray arasında geçecek.
Kadıköy’deki Fenerbahçe-Galatasaray maçı şampiyonluk yarışının düğümünü
çözecek. Şunu özellikle belirtmeliyim ki Drogba’nın gelişi ve attığı gol beni
bile heyecanlandırdı. Böyle kaliteli futbolcuların yaşı kaç olursa olsun
Türkiye’ye gelmesini isterim. Hagi, Roberto Carlos, Drogba bunların yaşı eskir
kendileri eskimez. Deyim yerindeyse ölüsü bile Türkiye Lig’inde rahatlıkla
oynar. Hatta şov bile yapar. Mesela Hagi Galatasaray’ın UEFA Kupası’nı
almasında çok önemli bir aktör oldu. Roberto Carlos Fenerbahçe’nin Şampiyonlar
Ligi’nde çeyrek final oynamasında önemli rol oynadı. Drogba da tek başına maç
kazandırabilecek fizik gücü yüksek, kaliteli bir futbolcu olduğu kesin. Bakalım
Galatasaray tarihine altın harflerle adını yazdırabilecek mi Onu da zaman
gösterecek.
Gelelim Meireles meselesine
Futbol yorumculuğu dünyanın en kolay işlerinden bir
tanesi. Herkes başkan, herkes teknik direktör, herkes hakem. Öyle akıl almaz
yorumlar yapılıyor ki insanın dinlediğinde tüyleri diken diken oluyor. İnsanlar
sırf kendi egosunu tatmin etmek için bir başkasına rahatlıkla hakaret etme
hakkını kendinde bulabiliyor. Bate Borisov maçında 4. dakikada kırmızı kart
gören Meireles için hemen maç biter bitmez TRT 3’de iki saat Meireles programı
yapıldı. Adamın ne “Cehennemin dibine gitsin”liği kaldı, ne de “takımı sabote
etmediği” Bir de Almanya-Portekiz maçından bir görüntü gösterdiler Meireles’in
açığını bulmuş gibi. Çok önemli bir programcılık yapmışlar gibi o pozisyonun
üzerinden Meireles’i aşağılamaya çalıştılar. Yahu Allah aşkına el insaf!
Meireles futbol kariyerinde kırmızı kart yemeyecek, hata yapmayacak diye bir
kaide mi var Galatasaray maçında yanlış yapmıştır kırmızı kartı hak etmiştir
ve cezalandırılmıştır. Ama Bate Borisov maçında kesinlikle çok ağır bir kırmızı
kart görmüştür. Hakemin iyi niyetli olduğunu asla düşünmüyorum. Bana göre sarı
kart olmalıydı. Kırmızı kart çok ağır ve ucuz bir karardı. Avrupa’da Türk
Takımları’na karşı hakemlerin ön yargıları olduğu aşikar. Bu basketbol
maçlarında da futbol maçlarında da gözle görülür bir şekilde ortada. Ama bakın
bizim spor basını maden bulmuş gibi adamı yargısız infaz ettiler. Şimdi size
soruyorum, Avrupa Kupası Final karşılaşması Almanya ile Türk Milli Takımı
karşılaşıyor. Maçın 4. dakikası bizim Milli futbolcularımızdan biri rakip
futbolcuya arkadan sert bir çelme atıyor. Ve hakem kırmızı kart gösteriyor. O
dakikadan itibaren o hakemin seceresi dökülür. Milli Takım’ı hakemin yaktığı
yazılır, çizilir konuşulur ama futbolcumuza laf söyletmeyiz. Ben buna iki
yüzlülük derim. Meireles Galatasaray maçında yaptığı o hareketler, tükürme vs
olmasaydı, Meireles’e karşı ön yargılı olunmayacaktı. Özellikle Avrupa maçında
hakemin takımımızı katlettiği konuşulması gerekirken Meireles’in dövmeleri,
tipi, karakteri vs konuşuluyor. Yazık gerçekten çok yazık. Renklere göre yorum
yapmak, skor yorumculuğu kadar ucuzdur. Lütfen daha hakkaniyetli yorumlar
yapalım. Unutmayın “Fanatizm, hiçbir doğruyu umursamadan sevdiği şeyi yapma
eğiliminde ısrar etmektir”. Siz siz olun hayatınızın her anında adâlet ve
hakkaniyet ölçülerinden asla ayrılmayın.
Bülent Yıldırım eyyam yapmıştır
Trabzonspor-Fenerbahçe maçında bir çok pozisyon
tartışmalara konu oldu. Topun çizgiyi geçip geçmemesi, Kuyt’ın pozisyonu ofsayt
mı değil mi vs. bunlar yan hakemin anlık kararları bu konuda hakem sağlıklı
bir karar veremeyebilir. Topun çizgiyi geçip geçmemesini TV’den yirmi kere
izliyoruz herkes farklı yorumlar yapabiliyor. Benim takıldığım konu Bülent
Yıldırım’ın yeni bir kural uydurması. Bakınız maçta skor üstünlüğünü Fenerbahçe
almış Trabzonspor oyundan düşmüş. Maç içinde hakemler hata yapmış olabilir
fakat bir hakem sonuç ne olursa olsun eyyam yapmamalı. Bülent Yıldırım
kendisine çarpan bir pozisyonda oyunu durdurdu ve hava atışı ile başlattı. Bu
nasıl bir karar Bu nasıl bir eyyam. Hakem resmen yeni bir kural uydurdu. Hakem
de bir oyuncudur ne olursa olsun oyunu devam ettirmelidir. Pozisyon ceza sahası
içinde olsaydı top hakeme çarparak ağlarla buluşsaydı. Bülent Yıldırım golü
verecek miydi yoksa golü iptal edip hava atışı ile mi başlatacaktı. Tabii ki
golü verecekti. Bülent Yıldırım resmen eyyam yapmıştır. Böyle tavırlar devam
ettiği taktirde Türk hakemliği de hiçbir yere varamaz.