AKP Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, MHP İstanbul Milletvekili Feti Yıldız ve DEM Parti Kars Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit'in yer aldığı TBMM Komisyon heyeti 24 Kasım'da İmralı adasına giderek terör örgütü PKK elebaşısı Abdullah Öcalan'la görüştü.
Ancak, görüşmelerin içeriğine dair iki gün süren sessizlik, gazeteci Cem Küçük ve Şamil Tayyar'ın tepkisine neden oldu. Küçük, 26 Kasım'da yaptığı açıklamada, "İmralı’da konuşulanların açıklanması gerekirdi." diyerek, bu önemli ziyaretin detaylarının kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini vurguladı. Küçük, halkın anlayacağı dilde bir açıklama yapılmamasının kafa karışıklığı oluşturduğunu söyledi.
TGRT'de yayımlanan programda Cem Küçük, “İmralı’da konuşulanların açıklanması gerekirdi.” derken Şamil Tayyar, “Murat Karayılan'ın, Cemil Bayık'ın bildiğini kamuoyundan niye gizleyesiniz ki?” sözleriyle ziyaretin içeriğinin açıklanmamasını eleştirdi.
RESMİ AÇIKLAMA YOK
24 Kasım'da adaya giden heyetin ele aldığı konular, şu ana kadar resmi kaynaklarca açıklanmadı. Konuyla ilgili Hükümet kanadından ya da Adalet Bakanlığı’ndan, 24 Kasım'daki ziyaretin içeriğine dair bir açıklama gelmiş değil.
Cem Küçük, tam da bu noktaya parmak basarak, kamuoyunun bilgi alma hakkına dikkat çekti. Küçük, "İmralı’da konuşulanların açıklanması gerekirdi. Bu sessizlik, iddiaların ve asılsız bilgilerin yayılmasına zemin hazırlıyor," ifadelerini kullandı. Bu söylem, devlet kurumlarına yapılan açık bir şeffaflık çağrısı olarak kaydedildi.
İşte TGRT'deki programdaki o İmralı eleştirileri:
"Şimdi vallahi biz adada ne konuşuluyor İmralı'da ne konuşuldu hiçbirimiz bilmiyoruz. Çünkü açıklanmadı bilmiyoruz ki açıklanması gerekirdi.
Yani niye bir kısmını biliyoruz.
Ben şimdi bugün istihbarat teşkilatına bu konuyu sordum. Dedim ki yani Öcalan Suriye'de silah bırakılsın dedi mi giden heyete dedim.
Bilmiyoruz dediler ama ama daha önce defalarca bıraksın dediğini biliyoruz dediler. Bana dedikleri o; bilmiyorum hiç o çağrıyı resmi yapmadı. MİT mensupları da söylüyor. Olabilmesinin bir manası yok.
Şöyle. O istihbarattaki arkadaşlar da tabii ki bana evet dedi veya ben de öyle diyeceklerini biliyorum zaten.
Ama daha önce defalarca bunu söyledi diye de birkaç not gönderdiler. Yani şimdi burada mutlaka benim de bazı aldığım bilgiler var. Ama Tülay Hatimoğulları dün güzel bir şey söyledi.
Yani DEM Partililer de arada güzel şeyler söylüyorlar ya bu tutanaklar açıklansın dedi.
Kamuoyuyla paylaşılsın, milli güvenlikle ilgilisi olanlar hariç ya bu şimdi seksen altı milyonla ilgili bir davaysa hepimizin bilmesi lazım.
Ha şeyi de anlıyorum. Şu an FETÖ gibi bir tehlike yani büyük ölçüde yok. Yani artık o önemli ölçüde bertaraf edildi.
PKK'nın zirvesi görüşmeden haberdar zaten. Murat Karayılan'ın Cemil Bayık'ın bildiğini Kamuoyundan niye gizleniyor.
Ben şimdi bugün akşam biraz iyi uyku uyudum PKK kanallarına baktım. Ben neler söylendiğini gördüm. Ama şimdi bir benim için önemli olan devletin açıklaması.
Cumhurbaşkanımızın ve diğer yetkililerin açıklaması. Ben kamuoyuyla milli güvenlik haricinin paylaşılması gerektiğini düşünüyorum.
İhtiyatlı veya iyimserlik. O temkinlilik devam ediyor. Bu da iyi bir şey. Çünkü şeye katılıyorum. AK Parti'nin başarısız olma şansı yok. Bu süreci kesinlikle artık başarılı yapmak zorunda bahanesi de yok yani eskiden FETÖ derdim. Eski 2011'lerde bu kadar güçlü değildi Tayyip Bey.
Devlette başka gruplar veya hani mekanizmalar vardı ama şu an Erdoğan devlete hakim MIT Genelkurmay diye o açıdan da bence bekleyip burada görmek lazım."




