İSLAM ve Kur an hukukuna göre ikisi de reşid=ergen iki
liseli genç birkaç hafta önce kavga ettiler, sonunda birisi diğerini çakıyla
öldürdü. Fâcia!..
Normal bir toplumun okullarında böyle şeyler olmaz.
Bu faciayla ilgili haberin sonunda, polise teslim olan
genç, psikolog nezaretinde sorgulanacak diye yazılıydı Liseli katil, henüz on
sekiz yaşını doldurmamış olduğundan, incinmemesi sarsılmaması üzülmemesi
tedirgin olmaması için psikolog yardımcı olacakmış Allah hepimizin yardımcısı
olsun.
Bir milyona yakın öğretmeni olan millî eğitim sistemimiz
alarm veriyor. Hele liselerimiz
Birinci Gezi kalkışmasında İstanbul daki bazı liselerde
çok acayip faaliyetler olmuştu. Gezinin planlarının meşhur bir lisede
yapıldığını duymuştum.
Önümüzdeki baharda sahneye konulacağını tahmin ettiğim
ikinci büyük Gezi kalkışmasında yine bazı liseleri, bir kısım liselileri
kullanacaklarını sanıyorum.
İçişleri, Millî Eğitim Bakanlıkları, Emniyet teşkilatı ve
yargı bu konuda bilgili, tedbirli, hazırlıklı olmalıdır.
Millî Eğitim Bakanlığının internet sitesini açtığınızda
karşınıza M. Kemal Paşaya ait bir nutuk çıkıyordu. Gençliği, yargıyı emniyeti
devleti hükümeti kaale almadan hod be hod kemalist inkılapları taşla sopayla
silahla korumaya davet eden bir nutuk. Bu nutkun metnini okuyalım:
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve
bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır.
Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir. Bunları
güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu;
bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü
vardır demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi
yapıtını koruyacaktır.
Polis gelecek, asıl suçluları bırakıp, suçlu diye onu
yakalayacaktır. Genç, polis henüz devrim ve cumhuriyetin polisi değildir diye
düşünecek, ama hiç bir zaman yalvarmayacaktır. Mahkeme onu yargılayacaktır.
Yine düşünecek, demek adalet örgütünü de düzeltmek, yönetim biçimine göre
düzenlemek gerek.
Onu hapse atacaklar. Yasal yollarla karşı çıkışlarda
bulunmakla birlikte bana, başbakana ve meclise telgraflar yağdırıp, haksız ve
suçsuz olduğu için salıverilmesine çalışılmasını, kayrılmasını istemeyecek.
Diyecek ki, ben inanç ve kanaatimin gereğini yaptım. Araya girişimde ve
eylemimde haklıyım. Eğer buraya haksız olarak gelmişsem, bu haksızlığı ortaya
koyan neden ve etkenleri düzeltmek de benim görevimdir.
İşte benim anladığım Türk Genci ve Türk Gençliği!
(Dehşetli nutkun metni burada bitti )
Bu nutkun sahte olduğuna dair hayli yayın yapılmıştır ama
Bakanlık bu metni internet sitesinin başında bulundurmak konusunda on yıllar
boyunca inatla direnmiştir. Kaç kere yazıldı, tınmadılar.
Bazı İstanbul liselerinde, önümüzdeki baharda bir kısım,
kanunen gayr-i reşid (ergen olmayan) çocuklarımızı sokaklara, caddelere,
meydanlara dökmek için sinsi propagandalar, hazırlıklar yapılmaktadır. İktidar,
elbette bu konuda yeterli istihbarata sahiptir diye düşünüyorum.
Eylül ayında Diyarbakır da kütüphaneler tahrip edildi,
müzeler, dükkânlar yağmalandı, hayli vatandaş öldü, hadiseleri durdurmak için
üç gün sokağa çıkma yasağı konuldu. Aynı kötü ve hain senaryonun. çok daha
büyük çapta İstanbul da sahneye konulacağından korkuyorum.
Birilerine hitap ediyorum: Madem ki, liseli gençlerimiz
reşid=ergen değildir, onları terör, sivil darbe hareket ve faaliyetlerine alet
etmek elbette caiz değildir. Bırakın tahsillerini huzur içinde yapsınlar, millî
eğitim sisteminin imkân verdiği nispette yetişmeye, iyi insanlar iyi
vatandaşlar olmaya çalışsınlar.
Gözü dönmüş sivil darbe teröristleri bu isteğime olumlu
cevap verirler mi
Liseli katil çocuğun ifadesi psikolog gözetiminde
alınacak, sivil darbeye gelince bu çocuklar sokaklara salıverilecek Bu ne
yaman çelişkidir.
Evet, bazı liselerden pis kokular geliyor.
Birilerinin burunları bunları hissetmiyor mu
(İkinci Yazı)
Hayret!
HAYRET hayret hayret!.. 11 Eylülde New York İkiz
Kulelerinin yıkılmasından sonra ihtida (İslamı kabul ediş) vak aları artmış
Hıristiyan aleminde İslama ve Müslümanlara karşı nefret çoğalıyor ama buna rağmen
Müslüman olanların sayısı da hızla çoğalıyor.
Kolay açıklanamayacak bir realitedir bu.
Bu gidişle 2025 te bazı Avrupa ülkelerinde Müslümanlar o
kadar çoğalacak ve ağır basacak ki, İslam siyaseten olmasa bile sosyal ve
kültürel açıdan ağır basacak.
İsrail de bile bazı Yahudiler Müslüman oluyor.
Batı halkının büyük kısmı dinimiz konusunda cahil, çok
cahildir. İslam ile terörizmi özdeşleştiriyorlar. Ehl-i Sünnet İslamı ile
Vehhabiliği birbirine karıştırıyorlar.
Kur anda, Sünnette, Şeriatta elbette cihad var ama bu
cihad teröristlerin, Selefilerin anladığı ve uyguladığı cihad değildir.
Osmanlı imparatorluğunda Hıristiyanlar, Yahudiler çok
geniş bir din, kimlik ve kültür hürriyetine sahipti.
İspanyadan, başka ülkelerden kovulan Yahudiler, Osmanlı
vatanında selamet içinde yaşamıştı.
Yabancı dil bilen okuyucularıma İngilizce Fransızca
internet sitelerinden İslama geçenlerin hikayelerini okumalarını tavsiye
ederim. (Converts to Islam Les convertis a l Islam )
İlim adamları Profesörler Sporcular Müzisyenler Hattâ
papazlar Holandada İslam düşmanı bir politikacı Müslüman oldu ve eski
düşmanlığına tevbe etti. Bir müddet sonra oğlu da hidayet buldu.
Doğru mu bilmem, bundan önceki (müstafi) Papanın bile
gizlice Müslüman olduğuna dair internette bilgiler var.
Tek tük, Müslümanlıktan Hıristiyanlığı geçenler olduğunu
biliyorum ama İslama geçenler yüz katı, belki daha fazla.
Dünya halkı akın akın Müslüman olacak, lakin kötü
Müslümanlar buna engel oluyor. İslam dünyası anarşi, kargaşa, kaos içinde.
Ahlaksızlık yaygın, kokuşma korkunç Yine de büyük sayıda Hıristiyanın İslama
geçmesi, dinimizin hak olduğunu gösteren bir mucizedir. Resulullahın bin dört
yüz yıl sonra zuhur eden bir mucizesi
Dünyanın en az yüz büyük şehrinde hem cami, hem tekke
olarak çalışacak İslam merkezleri açılsa ne iyi olur. Müslümanların kültürü
buna yetmiyor. Hürriyet var, para var, imkan var, kültür yeterli değil. Ne
büyük eksiklik ve yoksulluk. Tekke binası yapılır ama gerçek şeyh bulmak zor.
Vaktiyle çok mühtedi tanımış ve kendileriyle mektuplaşmıştım
Yaşlandım, sosyal faaliyetlerim azaldı, tanıdığım kalmadı. Böyle birini
bulabilirsem, bana dua etmesini isteyeceğim. İhtida edenlerin geçmiş günahları
affediliyormuş. Temiz kalp ve temiz ağızla yapacakları dualar inşaallah
müstecab olur.
13.01.2015