TÜRKİYE Kırmızı Et Üreticileri Merkez Birliği tarafından
Kahramanmaraş ın Elbistan ilçesinde organize edilen Sağlıklı ve Kârlı
Besicilik eğitim toplantısını takip etme fırsatımız oldu. Malumunuz Elbistan
ve çevresi besiciliğin en yaygın yapıldığı bölgelerin başında geliyor.
Eğitim programı vesilesiyle ülke hayvancılığının
sorunlarını da yakından görme imkânımız oldu. Öncelikle şunu belirtmem
gerekiyor ki, Türkiye de et ithalatı yasak olsa da özellikle besilik hayvanda
dışa bağımlı hale gelmişiz. İşin daha da acı tarafı bu bağımlılıkta geri
dönülmez bir hal almış!
Kırmızı et üretimi arttıkça bu bağımlılığı da daha iyi
hissedeceğiz.
Bunun birçok nedeni var; beceriksizlik, politikasızlık,
vurdumduymazlık! Adına ne derseniz deyin ama yerli otomobil hayalleri kurarken
besilik hayvanda Avrupa nın, Güney Amerika nın hayvanına muhtaç hale gelmişiz
ama farkında değiliz!
Besicileri dinlediğimizde bu bağımlılığı daha iyi
görebiliyoruz. Besiciler, daha kârlı
olduğu için işletmelerinde ithal hayvanları tercih ediyorlar.
Eğer bu bağımlılıktan kurtulmak istiyorsak ne yapıp edip
koyun etine dönmemiz gerekiyor. Bunun başka bir çaresi yok. Ama koyun tarafında
da durum hiç iç açıcı değil. Kırmızı et
tüketiminin neredeyse yüzde 90 ı büyükbaştan karşılanıyor. Millet olarak
tüketim tercihimizden mi kaynaklanıyor yoksa bir yönlendirmenin sonucumudur
bilemiyorum ama koyun etinden uzaklaşmamız bu bağımlılığı daha da körüklüyor.
Diğer yandan eğitim programı bir gerçeği daha ortaya
çıkardı. Canlı hayvan ve et fiyatlarını sürekli takip ettiğini belirten
Bakanlığın fiyatları ile sahadaki yetiştiricinin rakamları birbiriyle
örtüşmüyor. Yetiştirici canlı ağırlık olarak fiyatlarının pahalı olduğunu ve 20
liranın altında hayvan bulamadıklarından dert yanarken, programa katılan Gıda
Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Hayvancılık Genel Müdür Yardımcısı Dr. İbrahim
Özcan, yetiştiricinin rakamını abartılı buldu. Bakanlık olarak piyasayı her gün
takip ettiklerini ve 17 ilden günlük rakam aldıklarını söyleyen Özcan,
yetiştiricinin fiyat tepkisini de 17 ilin rakamı ile çürütmeye çalıştı.
Özcan ın verdiği rakamlar arasında 11.35, 12.50, 13 lira gibi fiyatlar olunca
yetiştirici de haklı olarak bu illerin açıklanmasını istedi.
Ama Özcan, yetiştiricinin Bu fiyatlar nerdeyse açıklayın
biz de gidelim buralardan alalım ısrarına rağmen canlı ağırlık olarak 11.35,
12.50 ve 13 liraya satılan illeri açıklamadı.
Bu iller açıklanmayınca da haklı olarak yetiştiricilerin
ve programı takip edenlerin kafasında da soru işaretleri oluştu. Çünkü Bakanlığın
rakamları ile alandaki yetiştiricinin rakamları arasında büyük uçurum var!
Özcan ın verdiği bilgiye göre, canlı ağırlıkta Türkiye ortalaması 14.41 lira
ama yetiştirici 20 liranın altına hayvan bulamıyor! Bu çelişki de insanı ister
istemez kaygılandırıyor.
Bakanlık piyasayı böyle takip ediyorsa vay halimize!
