Biraz eski dilde girelim dedik yazıya... Bizim spor
dünyamızda gün geçmiyor ki, bir olay olmasın, birileri çenesini tutamayıp
ortalığı yangın yerine çevirmesin. İşte yeni yangınlar ve de ona benzin
dökenler...
Galatasaray yönetim kurulu üyesi Fatih İşbecer,
geçtiğimiz hafta, Galatasaray kaybederken birileri kazandı gibilerinden
müthiş bir cümle kurmuştu. Bu şu demekti: Özellikle transferde veya akçalı
işlerde kulüp sürekli para kaybederken, yani zarara girerken, o işlerin adamları
da ceplerini doldurdular... Var mı başka bir anlamı o sözlerin Şimdi ben de
diyorum ki, Fatih Bey dostum, böylesine bir açıklama yapıldıktan sonra bu
işlerin belgeleri, o şahısların isimleri de ortaya dökülmelidir. Yoksa bu çamur
at izi kalsından öteye geçemez. Şayet detaylı bir açıklama ve kanıt ortaya
konamazsa adama müfteri derler.
Hazır ortam bu iken Fatih Bey inkine benzer bir durum
daha vardır. Ama çok eskilerde. Ben diyeyim 10 sene siz deyin 8 sene, ama var.
Bendeniz yine bu sütunlarda Bursaspor un eski yöneticisi aynı zamanda Futbol
Federasyonu yönetim kurulu üyesi Levent Kızıl için bir şeyler karalamıştım.
Levent Bey de bizzat arayarak bana göndereceği belgelerle o işlerin öyle
olmadığını, başka bir deyişle kendisinin ilgisi olmadığını ortaya koyacağını
belirtmişti. Ben de kendisine, Bayılırım ve virgülüne varıncaya kadar
yayınlarım. Bekliyorum demiştim. Bölümün başında verdiğim süre geçti hala
belge yok... Belki de postada kayboldu, belki de yangında kül oldu. Bilemem...
Ama aynı Levent Kızıl Bursaspor olağanüstü genel kurulunda kesinlikle aday
olmayacağını açıklamış... Belgeli mi
Devam edelim. Bizde konu bitmez. Fenerbahçe kaptanı
Volkan Demirel, bir vesile ile, Çağrılırsam Fransa da kaleye geçerim demiş.
Oldu... Senin meslektaşların adeta mucizevi bir başarı elde ederken zat-ı
alilleriniz nerelerdeydiniz Sakın buradaydım demeyin! Çünkü siz Arena dan
kaçarken kader maçlarından birine adaşınız çıkacaktı. O adaşınız da geçenlerde
o anlar için, Dizlerim tutmadı gibi çok dramatik bir demeç verdi. Aklımdan
hiç çıkmayan bir soru var daha bu konu ile ilgili... Şu: Acaba o maç
Saraçoğlu nda oynansa idi, aynı kaleci maçın başlamasına on beş dakika kala o
hareketi çekebilir miydi Şimdi o kader maçları sürecinde, bırakınız
adalelerde, kemiklerde olanları, acaba sinir sistemlerinde ne gibi olumsuz
etkiler olduğunu bilemediğimiz futbolcular ne düşünüyorlar
Basketbol Federasyonu Başkanı Harun Erdenay bu son çıkışı
ile derhal görevi bırakmalıdır derim. Siz hiç bir mesele adli makamların en
sonunda iken, yani net ve dönülmez karar aşamasındayken bir kurumu başkanı
yorum yaparsa ne olur bilir misiniz Açık ve net biçimde benim düşündüğüm gibi
sonuçlandırın mesajı vermektir bu... Ve de bir hukuki affedilmez suçtur.
Bakılım kim hangi şekilde gereğini yapacak Yazık! Futbolun üstünden aşağılara
dökülmedik parça kalmamışken, meğerse basketbol da aynı durumda imiş. Pardon
unutmadan! Aynı federasyon sezon sonunda yabancı meselesini yeniden ele
alacakmış. Yani benim çocuklarım yıkıldıktan sonra... Allah tan bu satırların
yazarı o yabancı kuralı konduğunda, Benim çocuklarım bitiyor. Benim milli
takımım bundan sonra nal toplar diye yazan tek kişi idi bu ülkede... Üzgünüm,
haklı çıktığım için...