Allahu Azimuş-şan, Tevbe Sûresi’nin 36. ayetinde şöyle buyurmaktadır: “Şüphesiz Allah katında ayların sayısı, Allah’ın gökleri ve yeri yarattığı gün yazdığına göre on ikidir. Bunlardan dördü haram aylardır. İşte bu, dosdoğru dindir. O hâlde bu aylarda kendinize zulmetmeyin. Müşrikler size karşı topyekûn savaştıklarında siz de onlara karşı topyekûn savaşın. Ve iyi bilin ki; Allah müttekilerle beraberdir.”
Dört haram ay, yani hürmete layık olan dört ay, Buhari’de rivayet edilen bir hadis-i şerife göre Rasulullah tarafından Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Recep olarak zikredilmiştir. Haram aylara hürmeten bu aylarda haramlardan daha çok uzak durmalıyız. Zira haram aylarda irtikap edilen haramların günahları katmerlidir. Aynı şekilde haram aylarda işlenen salih amellerin ecirleri de katmerlidir. Bu aylar bize, Allah’ın rızasını kazanmamız için ihsan edilmiş müstesna zamanlardır. Ebu Davud’da yer alan bir hadis-i şerifte, “Haram aylarda bir gün oruç tutup bir gün yemek çok faziletlidir” buyurulmuştur. Allahu Teala’ya na mütenahi hamd u senalar olsun ki bir kez daha bu bereket ve feyiz mevsiminden olan Recep ayına erişmiş bulunuyoruz. 25 Aralık 2025 Pazar günü Receb-i Şerif’i idrak etmiş olacağız.
Recep ayı ve onu takip eden Şaban ve Ramazan ayları için üç aylar tabir ederiz. Receb-i Şerif’i idrak ettiği zaman Rasül-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem şöyle dua ederdi:
"Allahım! Receb ve Şa'ban'ı hakkımızda mübarek kıl ve bizi Ramazan'a ulaştır."
Müminler olarak Recep ayına tevbe ve istiğfar ile girmeliyiz. Zira Allahu Teala, tevbe eden kullarını çok sever. Sonra da hem bedeni hem de mali ibadetlerimizi artırmalıyız. Herkesin malumudur ki; bedeni ibadetler, dua etmek, namaz kılmak, oruç tutmak, Kur’an okumak, Allahu Teala’yı zikretmek ve ilimle meşgul olmak şeklinde eda edilirler. Mali ibadetler ise ihtiyaç içinde bulunanlara zekât ve sadaka vermek, mescid, medrese gibi milletin yararlanacağı yerler inşa etmek ve vakfetmek şeklinde yerine getirilirler. Binaenaleyh bu aylarda ibadetlerimizi artırarak rıza-yı bariye ulaşmaya gayret etmeliyiz. İbn-i Mace’de yer alan bir hadis-i şerifte Rasulullah, “Kim Receb ayında bir gün dahi oruç tutarsa Allah ondan razı olur” buyurmuştur.
Keza, Peygamberimizin, ibadetin iliği olarak tavsif ettiği duayı artırmalıyız. Dua, Allahu Teala’yı tazim etmenin en kolay yolu olduğu halde duadan sarf-ı nazar eden kullara Allahu Teala değer vermemektedir. Bu ilahi adetini Furkan Sûresi’nin 77. ayetinde şöyle beyan buyurmaktadır:
"De ki dualarınız olmasa Rabbim size değer vermez."
Duaların müstecap olduğu şu müstesna günlerde ümmetin saadeti ve insanlığın hidayeti için dua etmeyi de ihmal etmemek lazımdır.
Receb-i Şerif’i takip eden Şaban-ı Şerif hakkında Nesai’de zikredilen bir hadis-i şerifte Rasulullah şöyle buyurmuştur: “Şaban öyle bir aydır ki; insanlar ondan gafildir. Bu ayda ameller Allah’a arz edilir. Ben de amelimin oruçlu iken arz edilmesini isterim.” Tirmizi‘de rivayet edilen bir başka hadis-i şerifte ise "Ramazan‘dan sonra en faziletli oruç, Şaban ayında tutulan oruçtur" buyurmuştur. Zaten kendisi de Şaban ayında diğer aylarda tuttuğu oruçlardan daha fazla oruç tutardı. Hatta Hz. Aişe validemizin, Buhârî’de yer alan bir rivayetine göre Şaban ayının tamamını oruçlu geçirdiği dahi olurdu.
Ramazan ayı ise insanlık için iki cihan saadetinin yegâne reçetesi olan Kur’an-ı Hakim’in nüzulü ile şerefyab olmuş bir rahmet ve mağfiret ayıdır. Rasulullah, Buhari’de yer alan bir hadis-i şerifte şöyle buyurdu:
"Kim Ramazan orucunu inanarak ve ecrini Allah’tan bekleyerek tutarsa geçmiş günahları affedilir."
Nesai’de yer alan bir hadiste de: "Ramazan ayı mübarek bir aydır. Allahü Teâlâ size Ramazan orucunu farz kıldı. O ayda rahmet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır, şeytanlar bağlanır. O ayda bir gece vardır ki; bin aydan daha hayırlıdır. O gecenin hayrından mahrum kalan, her hayırdan mahrum kalmış sayılır" buyurmuştur. Kastedilen gece şüphesiz Kadir Gecesi’dir.
Ramazan’da oruç tutanın manevi kazancı ne kadar çok ise orucu mazeretsiz terk edenin manevi kaybı da o nisbette çoktur. Nitekim Rasulullah, Tirmizi’de yer alan bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur:
"Özürsüz, Ramazan’da bir gün oruç tutmayan, bunun yerine bütün seneyi oruçlu geçirse Ramazan’da terk ettiği bir günün sevabını alamaz."
Üç aylarda bulunan mübarek geceleri de ihya etmek icap eder. Bu geceleri ihya etmek, takva ehlinin âdetlerindendir. Recep ayının ilk Cuma gecesi, yani 29 Aralık 2025 Perşembe gününü, 30 Aralık 2025 Cuma gününe bağlayan gece Regaip Gecesi’dir. Rasulullah şöyle buyurmuştur:
"Beş gece vardır ki onlarda yapılan dualar reddolunmaz. Bunlar cuma geceleri, Recep ayının ilk gecesi, Şaban ayının on beşinci gecesi, Ramazan ve Kurban Bayramı geceleridir."
O halde Receb’in ilk gecesini ve Regaip Gecesi de olan ilk Cuma gecesini istiğfar, dua, kaza namazı, teheccüt namazı, zikrullah ve Kur’an kıraati ile ihya etmeli, gündüzlerini de oruçlu geçirmeliyiz.
Âlem-i İslam’ın Regaip Gecesi’ni tebrik ediyorum.
