Bu sabah yaşanan gelişmede Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran'ın saç testinde uyuşturucu bulgusuna rastlandığı iddiası gündeme bomba gibi düştü. İstifa edeceği tartışmaları yapılan Saran, "O maddeyi yakından görmüşlüğüm dahi yok" diyerek rest çekti. Başkanlık koltuğunu bırakmayan Saran, rapor için itiraz sürecini başlattı.

İTİRAZ EDECEK
Soruşturma dosyasındaki Adli Tıp raporunun İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na ulaşmasıyla gözler bir anda başkanlık koltuğuna çevrildi. Herkes "Fenerbahçe Başkanı görevi bırakacak mı?" sorusuna yanıt ararken, ilk somut bilgi gazeteci İsmail Saymaz'dan geldi.
Saymaz’ın aktardığına göre; Sadettin Saran yakın çevresine başkanlığı bırakmayacağını ve kesinlikle istifa etmeyeceğini ifade etti. Henüz savcılık tarafından ifadeye davet edilmediği öğrenilen Saran’ın hukuk ekibi ise harekete geçti. Avukatların, Adli Tıp raporuna itiraz edeceği ve sürecin teknik boyutunu sorgulayacağı kaydedildi.

SARAN'DAN UYUŞTURUCU AÇIKLAMASI
Sessizliğini sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla bozan Sadettin Saran, iddiaları yalanladı. "Hayatım boyunca kullanmadım" diyen Saran, söz konusu maddeyi yakından dahi görmediğini vurguladı. Yapılan haberleri şahsına ve temsil ettiği kurumlara yönelik bir "itibar suikastı" olarak değerlendiren Fenerbahçe Başkanı, yaşananları açık bir "karalama kampanyası" olarak niteledi.
"ULUSLARARASI LABORATUVARLARA GİDECEĞİM"
Saran, sürecin peşini bırakmayacağının sinyalini net bir şekilde verdi. Savcılıktan resmi olarak "yeniden test" talep edileceğini belirten Saran, sadece yerel kurumlarla yetinmeyeceklerini duyurdu. Uluslararası yeterliliğe sahip bağımsız test kuruluşlarında en hızlı şekilde tahlil yaptırıp, sonuçların kamuoyuyla paylaşılacağı ifade edildi. Saran, "Her türlü numuneyi derhal ve hiçbir tereddüt göstermeksizin vermeye hazırım" diyerek kendine olan güvenini ortaya koydu.
ZAMANLAMA MANİDAR: BİLGİLER NASIL SIZDI?
Açıklamada dikkat çeken bir diğer detay ise "zamanlama" vurgusu oldu. Dosyada gizlilik kararı bulunmasına rağmen, test sonucunun çıktığı iddia edilen sabahın ilk saatlerinde bilgilerin "eş zamanlı ve koordineli" bir şekilde servis edilmesine dikkat çekildi. Saran, bu durumun ayrıca değerlendirilmesi gereken ciddi bir tablo olduğunu savundu.





