Bir devlet veya topluluk, kendi ülkesinin sınırlarını koruyacak silahlı gücü varsa o topluluk "devlet"tir. Bu tanım, dünyanın en merkezî sosyoekonomik ve jeostratejik konumunda olan Türkiye için daha çok geçerlidir.

Tekel sömürü sermayesi dünyayı tek sermaye devleti hâline getirmek için ordusuz devletleri icat emiştir. Dolayısıyla bugün adı "devlet" olan ama aslında kendisini savunacak ordusu olmayan devletler vardır. Ordusu olmayan bu ülkelere ne kadar devlet denebilirse, onlar işte o kadar devlettirler. Bu ülkeler/devletler şimdilik bugünkü dünya şartlarının gereği olarak varlıklarını sürdüreceklerdir. Gelecekte -çok uzak değil, yakın gelecekte- ise tekel sermayenin hakimiyeti bitecektir. Aslında bitmektedir. O zaman bu dünya siyaseti sayesinde korunmuş devletler ya yok olacaklar ya da kendi ordularını kuracaklardır.

Bugün orduları olmayıp güçlü olan iki devlet vardır. Bunlardan biri Almanya, diğeri de Japonya dır. Almanya Avrupa Birliği içinde zaten tam devlet olduğunu iddia etmiyor. Japonya ise her yönüyle hâlâ ABD ye teslim olmuş durumdadır.

***

Türkiyemize gelinirse.

Türkiye güçlü ordusuyla tam devlettir.

Türkiye bu özelliğiyle dünyanın sayılı devletlerinden bir devlettir.

Küresel tekel sömürü sermayesi bu meseleyle yani Türkiye nin bu özelliğiyle özel olarak uğraşmak ve ülkemizi önce zayıflatmak, sonra yıkmak için neler yapmaktadır

-Türk ordusunu ekonomik destekten mahrum etmek

-Komşularıyla çatıştırmak veya savaştırmak

-Sivil yönetim ile askeriyeyi çatıştırmak

-Ordu içinde iç çatışma çıkartmak

Küresel tekel sömürü sermayesi işte bu musibetleri oluşturmak için uğraşmakta, böylece ordusuz Türkiye yi devlet olmaktan çıkarmayı hedeflemektedir.

***

Türk ordusunu önümüzdeki yıllarda bekleyen en büyük tehlike "ekonomik sıkıntı ve sıkışıklık" olacaktır.

Bu ekonomik sıkıntı ve sıkışıklığın giderilebilmesi için ülke ekonomisi IMF politikaları ile sembolleşen dışa bağımlılıktan bir an önce ve  hiç gecikmeden kurtulmalı, kurtarılmalıdır. Ekonomik istiklâl mücadelesi verilmelidir. Türkiye yi "bağımsız ekonomi"ye götürecek tek düzen de "Adil Düzen/ Adil Ekonomik Düzen"dir.

Bunun gerçekleşmesi için neler yapılacaktır  

-Dış borçlar derhal ödenecektir.

Türkiye bu önemli sorununun çözümünü döviz borcunu YTL borcuna çevirmek, faizli borcu kredileşme borcuna çevirmek, para borcunu mal borcuna çevirmek veya borcu iştirake çevirmek suretiyle başaracaktır.

-İşsizlik sorunu gecikmeden çözülecektir.

Türkiye bu meselesini çalışana faizsiz kredi vererek işvereni borçlandırma yoluyla çözecektir. Tam emek istihdamı olmadan ülke ekonomisi düzlüğe çıkamaz. Hep genç nüfusumuz var diye övünüyoruz ama o nüfusa iş bulamadıktan sonra bu genç güç neye yarar.

-YTL altına kote edilecek ve devlet faiz alıp vermeyecektir.

Bütün devlet hesapları faizsiz yürütülecektir. Krediler icrasız ve faizsiz olacaktır. Borcunu ödeyemeyenin borçlanma ehliyeti düşürülecektir.

-Gümrükler kalkacak, Türkiye dünya ekonomi/ticaret merkezi olacaktır.

Yabancıların Türkiye ye gelip çalışmaları tamamen serbest bırakılacaktır. Türkiye başta ekonomi olmak üzere pek çok yönüyle dünyanın en cazip ülkelerinden biri olacaktır.