Milli Gazete de yazmanın hayatım için önemli olduğuna

inanıyorum. Yaklaşık üç yıl önce değerli büyüğüm Ali Haydar Haksal beyin

yönlendirmesiyle başladığım yazılarımın daha uzun süreler boyunca devam etmesi

en büyük dileğim.

Yazı ve yazarlık faaliyeti birden bire oluşmuyor.

Bin dokuz yüz seksen dört yılında Konya ya gittim. Meram

yeni yol da bulunan fakültemiz bana hayatımın en çileli dönemlerini yaşattı,

hamdım, yandım, piştim denildiği gibi bin bir ızırabın içinde neler yaşadım,

neler. Hayatımın ilerleyen yıllarında o yıllarla ilgili edindiğim tecrübelerimi

yazıp ilahiyat okumanın bedelini sizlere aktaracağım.

Aşkan da küçük bir evde Nuri, Yusuf la birlikte kalırdık

hafta sonları başta Milli Gazete olmak üzere en az altı adet gazete alır bu

gazeteleri Milli gGazete kriterlerine göre okur yorumlardık. Milli Gazete her

zaman bir ölçünün haklı tesbitini de bizim elimizden tuttu. Milli Gazete nin

önce okuru şimdilerde yazarı olmak bahtiyarlık!

Milli Gazete ne yaptı

Sözüm ona kendilerini bu toplumun üstünde gören bir gurup

başta din olmak üzere her olguyu yeniden tanımlayarak yeni bir dünya oluşturmak

istedi. Örf adet, kanun, gelenek, ahlak kuralları bundan nasibini aldı

oluşturulmaya başlanan kavramlar dünyasında milletimiz değiştirilmeye ve

dönüştürülmeye çalışılan sosyolojik bir obje oldu. Türk milletinin dünden

bugüne taşıdığı değerler yok muydu İslam la şekillenen bu toplum hayal

dünyasında mı yaşıyordu ki olup bitenleri görmezden gelsin.

Modern dünyanın geldiği nokta bizi nerelere getirdi

Osmanlı döneminde başlayan yenileşme faaliyetleri hız kesmeden devam ederken

ortaya çıkan değişikliklerin din dışı bir zeminde ele alınması hayli sarsıcı

oldu. Avrupa da başlayan modernizm dini hurafe biçiminde ele almakla hayli

sarsıcı işlerinde kapısını araladı. Milli Gazete şok geçtikten sonra olup

bitenleri anlamak için bizlere hayli farklı bir bakış açısı sundu. Milletimiz

savaşın getirdiği olumsuzlukları yavaşça hal ettikten sonra kendine döndü

üzerine giydirilmeye çalışılan deli gömleğini çıkarmak için çaba sarf etmeye

başladı. Din denilen hakikat kadro tarafından hayatın dışında tutulmuş ona bir

ucube gözüyle bakılmaya başlanmıştı, Milli Gazete din gerçeğini doğru bir

zemine oturtmak için hayli bir çaba sarf etti bunun bedelini de ödedi.

Dinimiz dünyamız içindir!

İslamiyet için anlatılanlara baktığımızda nereden nereye

geldik. İman, ibadet, ahlak, hukuk, iktisat, estetik boyutlarıyla şekillenen

din anlayışı Milli Gazete nin ısrarlı çabalarıyla kendi zeminini buldu. Dinin

doğru bir zeminde anlatılması, hurafelerden uzak bir yaklaşımı da bizlere

sağladı.

Milli Gazete de yazmak aynı zamanda dil estetiğinin de

oluşmasını sağlıyor. Yazarken dikkatli olmak kelimelere özen göstermek doğru

bir üslupla konuya bakmak yazının bereketini de artırıyor. Milli Gazete de

yazının hayat bulması bir yazar için başlı başına bir kazanç. Gazetenin günlük

siyasetin basitliklerinden uzak olması da insan sağlığı açısından çok önemli.

Milli Gazete bizimle yaşarken kattığı hayat enerjisiyle övgüyü hak ediyor.

Nice yıllara.!