MAK Danışmanlık da halka sordu. Yüzde 94’ü, kontrollü darbeye inanmıyor. Ancak bugünlerde Başkent’te, bir kontrollü kriz endişesi taşıyanlar da yok değil. Şöyle ki;
***
Önce Kadir Topbaş ve Bülent Arınç’ın damadı alındı. Sonra bırakıldı. Kamu vicdanı, “Güçlülere hukuk işlemiyor” diye yaralandı. İlginçtir. Cumhurbaşkanı olumlu veya olumsuz tek bir söz etmedi.
***
“Biz babamızın oğlu bile olsa, adaletten şaşmayız. Ucu nereye giderse gitsin, FETÖ’yle mücadelemiz sürecek. 249 şehidimizin kanını yerde bırakamayız” tarzında açıklamada bulunmadı. Hiç konuşmadı. Tamamen geriye çekilme… Olayları ve durumları “izleyen” bir pozisyona kayma…
“Yüksek beklentiye” rağmen kabine değişikliğine yanaşılmaması…
***
Ardından CHP Milletvekili Berberoğlu’na 25 yıl hapis verildi. CHP tabanı tahrik edildi. HDP eş başkanları ise zaten cezaevinde. Toplumsal bir gerginlik diz boyu. Kaos diye elini ovuşturanlar için ortam hazır.
Ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Adalet Yürüyüşü başlattı!
Ufak tefek tahrikler dışında, şükür şu ana kadar sorun yok.
Ancak İstanbul’a yaklaştıkça Gezi endişesi artmıyor değil!
***
Dikkatinizi çekmiştir. İktidar medyasında da bir süreden beri şu haberler var:
“Ekonomi düzeliyor. Dolar düşüyor. Borsa rekor kırıyor. Tam bu dönemde CHP sokağa çıkıyor!”
Acaba Devlet Bahçeli’nin, “Kaosa karşı uyarması”, Gezi endişesinden midir?
Darbeyi kastetmiyorum ama derin siyasette mühendislik her zaman bakidir!
***
Acaba “Hoş olmayan olaylar” sonrası, kontrollü bir ekonomik, sosyal kriz mi planlıyor birileri! Mesela maaşların 2 ay ödenmediğini de ekleyin! Ve hemen ardından bir baskın seçim… Amannn. Bu Başkent’in de komploları hiç bitmiyor ya hu!
ÜNLÜ KOMUTANA ARACI OLAN KÜRT AK SAÇLISI
Terörün zirve yaptığı 90’lı yıllardır. Mardin’de kahraman ordumuzun bir yüzbaşısı, emrindeki 35-40 askeri ile operasyona çıkar. Ancak işler ters gider ve örgüt tarafından kıskaca alınırlar.
İki gün boyunca çatışmalar aralıksız devam eder.
Asla teslim olmayı düşünmezler. Ancak açlık ve susuzluk da had safhaya ulaşmıştır.
***
O günün yüzbaşısı, bugünün ünlü komutanı bölgede yaygın tabanı olan o kanaat önderine haber uçurur. Gelen cevap nettir: “Bizim kendisiyle çay-kahve içmişliğimiz var. Onlara yem etmeyeceğiz. Biraz daha dayansınlar.”
Soluğu PKK’ya doğrudan etki edecek Kürt siyasal hareketinin o ak saçlısının yanında alır!
Tek bir Mehmetçiğimizin burnu kanamadan da kuşatma kırılır.
***
Mardin’deki bu üçlü ittifak dikkat çeker. Üçlü ittifaktan geriye ise “O günün yüzbaşısı-bugünün ünlü komutanı, aracı olan kanaat önderi ve Kürt ak saçlısı kim?” soruları kalır!
FATURA RAY-BAN VE METALE!
AK Parti, 7 Haziran 2015 seçimlerinde yüzde 41’e düşmüştü. Koalisyon görüşmelerine başlamıştı.
O zaman bunun faturası Ray-Ban gözlüklere kesildi. Parti gençlik kolları, “İllerde, ilçelerde, köylerde güneş gözlüğü takmayın, takım elbise, rugan ayakkabı giymeyin!” diye teşkilatlara genelge gönderdi.
***
Şimdi 16 Nisan’da evet oyları düşük çıkınca bu kez de fatura “yorgun metale” kesildi. FETÖ, 15 Temmuz, terör, dejenerasyon, teşkilatların heyecansızlığı… Bakalım, yorgun ve ihtiyar metal bu büyük faturayı ödeyebilecek mi?
HALK DAMGAYI VURMUŞ!
Siyasetçilerle Başkent’te zaten konuşuyoruz. İktidar bürokratları arıyor. Partilileri denk geliyor. Dedikleri şu:
“Hani parti yönetimi, teşkilatlar, kabine değişecekti? Hani siyasi ayağa dokunulacaktı? Sen üç tane adamına damgayı vuramıyorsun, ama halk sana komple damgayı vuruyor. Kaybediyoruz!”
TATLISES’İN BERBERİ
Kim ne derse desin, sanatçılar toplumu herkesten daha fazla etkiliyor. İşte size ilginç bir olay. Ünlü türkücü İbrahim Tatlıses’in bir “berberi” varmış. “Tatlıses’in kuaförüne tıraş oldum!” havasını taşımak isteyen bazı Urfalılar da, saç sakallarını altın makas ile kestirmek isterlermiş.
***
Ancak berber, ilginç bir taktik geliştirmiş. Normalde tıraş 10 lira, 20 lira diyelim. Berber her koltuğa oturana, bir önceki tıraş olan kısmen ünlü kişi için, bayağı bir kalaylayıp “50 lira verdi!” dermiş.
***
Koltukta oturan kimse de, “Benim de arkamdan öyle konuşmasın” diye, 100 lira vermek durumunda kalırmış! Nasıl taktik ama!
