Resmi evraklarda sahte mühür ve belge kullanılarak yapılan dolandırıcılık olaylarındaki artış, Adalet Bakanlığı'nı yeni güvenlik önlemleri almaya yöneltti. Bu kapsamda, noterlik işlemlerinde düzenlenen tüm belgelere karekod zorunluluğu getirilerek, sahteciliğe karşı önemli bir adım atılıyor. Özellikle tapu devirleri ve taşınmaz satışları gibi kritik işlemlerde güvenliği artırmayı hedefleyen bu yeni sistem, belgelerin dijital olarak doğrulanmasına olanak tanıyacak. Vatandaşlar ve kurumlar, karekod sayesinde ellerindeki belgenin gerçek olup olmadığını saniyeler içinde teyit edebilecek. Bu uygulama, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un duyurduğu yargıda dijitalleşme adımlarının bir parçası.
Sahte Noter Belgelerine Karşı Güçlü Kalkan
Son yıllarda Türkiye genelinde, özellikle tapu ve diğer gayrimenkul işlemlerinde sahte noter belgeleri kullanılarak gerçekleştirilen dolandırıcılık vakalarında ciddi bir artış yaşandı. Bu durum, sayısız vatandaşın maddi ve manevi olarak mağdur olmasına yol açtı. Adalet Bakanlığı, bu tür yasa dışı faaliyetlerin ve kötü niyetli girişimlerin önüne geçebilmek amacıyla noterlik sisteminde devrim niteliğinde bir dijital doğrulama mekanizması kuruyor. Yeni karekod uygulaması, düzenlenen her belgenin kaynağının ve içeriğinin güvenilir bir şekilde teyit edilmesini mümkün kılarak, sahte evrakla yapılan dolandırıcılık girişimlerine karşı etkili bir caydırıcılık sağlayacak.
Tapu ve Arsa İşlemlerinde Yeni Güvenlik Standardı
Hatırlanacağı üzere, 4 Temmuz 2023 tarihinden itibaren noterler aracılığıyla taşınmaz devir işlemleri gerçekleştirilebiliyordu. Ancak bu süreçte, dolandırıcılık riskinin tamamen bertaraf edilemediği ve bazı güvenlik açıklarının devam ettiği gözlemlendi. Adalet Bakanlığı, bu açıkları kapatmak ve tapu işlemlerindeki güvenliği en üst seviyeye çıkarmak amacıyla sistemi yeniden yapılandırıyor. Yeni düzenlemeyle birlikte, tapu, arsa ve diğer gayrimenkul alım satım işlemlerinde alıcı ile satıcı taraflar arasında tanzim edilen tüm resmi belgeler, üzerlerinde bulunacak olan özel bir karekod vasıtasıyla dijital olarak doğrulanabilecek. Bu sayede, herhangi bir tereddüt anında belgenin geçerliliği anında kontrol edilebilecek ve sahtecilik girişimleri engellenecek.
Karekod Uygulaması Hangi Belgeleri Kapsayacak?
Adalet Bakanlığı tarafından yakın zamanda yürürlüğe girmesi beklenen karekod zorunluluğu, sadece tapu ve gayrimenkul işlemleriyle sınırlı kalmayacak, çok daha geniş bir yelpazede uygulanacak. Bu yenilikçi dijital güvenlik önlemi, noterliklerde düzenlenen her türlü resmi belgenin (vekaletnameler, sözleşmeler, miras beyanları, şirket ana sözleşmeleri, ihtarname ve ihbarnameler, tespit tutanakları vb.) sahte olup olmadığının kolaylıkla ve hızla denetlenmesine olanak tanıyacak. Bu geniş kapsamlı uygulama, hem bireylerin yasal haklarını ve mülkiyetlerini koruma altına alacak hem de kurumların gerçekleştirdiği resmi işlemlerdeki güvenilirliği ve şeffaflığı artıracak. Sahte belgelerle yapılan usulsüzlüklerin ve dolandırıcılıkların önüne geçilmesi, aynı zamanda toplumsal adalete ve hukuka olan güvene de pozitif katkı sağlayacak.
Yargı Hizmetlerinde Dijital Dönüşümün Yeni Halkası
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç tarafından kamuoyuna duyurulan ve büyük bir beklentiyle karşılanan bu karekod uygulaması, Adalet Bakanlığı'nın son yıllarda yargı hizmetlerinde başlattığı ve başarıyla sürdürdüğü daha geniş kapsamlı dijital dönüşüm stratejisinin önemli ve yeni bir halkasını oluşturuyor. Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) gibi temel bir altyapının üzerine inşa edilen elektronik duruşma (e-duruşma) sistemleri, tebligat süreçlerini hızlandıran ve kolaylaştıran elektronik tebligat (e-tebligat) uygulamaları ve noterlik işlemlerini dijital ortama taşıyan elektronik noter (e-noter) gibi başarılı ve yaygın olarak kullanılan dijital uygulamaların ardından gelen bu yenilik, yargı süreçlerindeki verimliliği, hızı, erişilebilirliği, şeffaflığı ve en önemlisi de güvenliği daha da ileri bir seviyeye taşımayı amaçlıyor. Bakanlık, bu tür teknolojik yenilikler ve dijitalleşme adımlarıyla vatandaşların adalete daha kolay, daha hızlı ve daha güvenli bir şekilde erişimini sağlamayı ve Türkiye'nin yargı sisteminin uluslararası standartlarda modernizasyonunu tamamlamayı hedefliyor.
Kaynak: HABER MERKEZİ




