Yazıma Üstad Necip Fazıl Kısakürek’in özlü bir tespitiyle başlamak istiyorum: “Yahudiler mi? Onlar yumurtalarını pişirmek için dünyaya ateşe atmaktan çekinmeyen lanetlilerdir”… Çok çok doğru bir tespit…
Hamas ile ateşkes imzalayan Siyonist İsrail, ahdine uymadı ve tam da Ramazan ayında tüm dünyanın gözü önünde Gazze’ye saldırı düzenledi… Yüzlerce Filistinli kardeşimiz şehit edildi, yüzlerce yaralı var. Gazze kasabı Netenyahu, üstelik mübarek ramazan ayında iş başında. Bunların mukaddes değerlere zerre kadar saygıları yok.
Müslümanların mübarek ayında, üstelik sahur vaktinde, gökten yine ölüm yağdırdılar. Neymiş? Siyonistler Gazze’ye saldırı yapmadan önce ABD’ye bilgi vermişler… Ne diyecekti ki Siyonist kuklası ABD… “Siz, Hamas ile ateşkes imzaladınız, anlaşmanıza uyun, saldırı yapmayın, üstelik Müslümanların mübarek oruç ayında yapacağınız saldırı uygun olmaz mı?” Şimdi, tüm dünya ülkeleri bu saldırıyı kınayacak, bazı ülkelerde protesto gösterileri düzenlenecek. Kınamalar, protestolar Siyonist, barbar, vandal, gaddar İsrail’i bir adım geri attırır mı? Onlar yine bildiklerini okumaya devam edecekler. Gazze kasabı Netenyahu, saldırıların devam edeceğini ifade ediyor.
Cennetmekan Milli Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan, “Siyonist İsrail, sadece güçten anlar” demişti. Bunlar sadece güçten anlar… Cennetmekan Erbakan Hocamız, “Bir gün İsrail’e öyle bir tokat atacağız ki, bütün hayatı Gazze şeridi gibi gözünün önünden geçecek” demişti…
Bunlara öylesine bir Osmanlı şamarı vurulmalı ki, bir daha ayağa kalkamasınlar, bunlara öyle bir terbiye verilmeli ki bir daha zıplayamasınlar. Siyonist İsrail’in yularını elinde kim tutuyorsa, bu yuları sonuna kadar sıkmalı. Bu azgınlar güruhuna karşı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ülkeleri, İslam ülkeleri acilen bir karar almalı.
Gerçi diyeceksiniz ki, Siyonist İsrail, bunları dinler mi? Özellikle İslam ülkelerinin içinde bulunduğu ayrılıkçı, tefrikalı durum Siyonist İsrail’in barbarlıklarını artırmada en önemli unsurdur. Ne demişti Cennetmekan Erbakan Hocamız, “Siyonizm timsah gibidir, alt çenesi AB, üst çenesi ABD, gövdesi işbirlikçi İslam ülkeleri, kuyruğu ise İsrail’dir”… Buradaki teşbihe dikkat çekmek isterim… Timsah, avını ağzıyla yakalar, ama kuyruğuyla döne döne etkisiz hale getirir.
Yine bir Ramazan'ı Şerif ve Gazze'de yine acı, yine zulüm, yine kan. Siyonist Nazilerin sahur vakti ateşkesi tek taraflı bozarak Gazze'ye saldırması elbette tüm İslam alemine karşı açık bir tehdit olduğu aşikar.
Siyonist İsrail’in, zaten taş üstünde taş, baş üstünde baş bırakmadığı Gazze’de okul, hastane, cami ve mülteci çadırlarını hedef alması, birkaç aydır bitirilen soykırımı yeniden başlattığının göstergesi oldu. Artık söz değil, eylem vaktidir..: Tüm İslam ülkelerinin bu gaddarlığa, bu zalimliğe, bu vandallığa karşı çok daha üst perdeden bir karşılık verme zamanı gelmiştir. Artık boykot zamanı geçmiştir…
İslam ülkelerinin, Siyonist kuklası ABD ve Siyonist İsrail’e karşı bu zalimliklerine karşı, Cennetmekan Erbakan Hocamızın dediği gibi, “Güç kullanmaları” gerekmektedir. Bunun şekli, bunun nasıl olacağı, bunun nasıl yapılacağına İslam ülkelerinin liderlerinin karar vermeleri gerekiyor.
Hz. Ali (ra) ne buyurmuştu: “Zulüm iki türlüdür. Biri zulmeder, diğeri zulme rıza gösterir. İkisi de zalimdir”… Dünya ülkelerinin Siyonist İsrail’e karşı gösterdikleri müsamaha, hoşgörü artık zalimliğin dibini bulmuştur. Siyonist kuklası ABD’nin de Ortadoğu’da yaşanan bu zulümdeki katkısını hiç kimse inkar edemez. Onun için, Siyonist İsrail’in yularını elinde tutan Siyonist kuklası ABD ile diplomatik ilişkilerin de acilen gözden geçirilmesi gerekmektedir. Zaten, Siyonist kuklası ABD ile stratejik müttefiklik içi boş bir çuvaldan ibaret hale gelmiştir. PKK’nın Suriye uzantısı YPG’yi dibimizde uydu devlet yapmaya çalışan, besleyen, büyüten, palazlandıran, eğitip donatan Siyonist kuklası ABD’nin Türkiye ile stratejik müttefik olarak adlandırılması kof diplomatik savrulmadan başka bir şey değildir. Arz-ı Mev’ud hesaplarıyla yanıp tutuşan Siyonist İsrail’e en kısa zamanda bir ders verilmesi gerekiyor… Öylesine bir ders verilsin ki, oturduğu yerden bir daha kalkamasın!
Ey kahhar olan ya Rabbim, sen bu zalimleri kahreyle! Ey kahhar olan ya Rabbim, bu mübarek ramazan gününde Müslüman kardeşlerimizin üzerine kan ve gözyaşı yağdıranların üzerine, sen de bela ve musibet yağdır…Ey kahhar olan ya Rabbim, senin her şeye gücün yeter!
