Gazze’de ateşkesin birinci aşamasının yürürlüğe girmesinin ardından ABD Başkanı Donal Trump, Hamas’ın şu anda rehineleri "toplamakla" meşgul olduğunu söyledi.
Gazze’de iki yılı aşkın süredir devam eden soykırımın ardından yürürlüğe giren ateşkesin birinci aşamasının ikinci gününde teknik ayrıntılara ilişkin tartışmalar gündemde.
Ateşkesin dün öğlen saat 12.00'da yürürlüğe girmesinden itibaren Hamas’a, Gazze’deki tüm İsrailli rehineleri 72 saat içinde serbest bırakma süresi verildi. Ateşkesin birinci aşaması için kritik önemde görülen sürenin dolmasına yaklaşık 48 saat kaldı.
On binlerce Filistinli, ABD arabuluculuğunda varılan ateşkesin yürürlüğe girmesiyle birlikte ağır yıkıma uğramış Gazze Şeridi’nin kuzeyine geri dönmeye başladı. Ancak savaşın sona erdirilmesine dair umutları yeniden canlandıran anlaşmanın detayları hala netleşmiş değil.
UNICEF: Yardımlar henüz Gazze’ye girebilmiş değil
BM Ulualararası Çocuk Acil Durum Fonu (UNICEF) bölge yetkilisi Tess Ingram, ateşkesin yürürlüğe girmesine rağmen Gazze’ye büyük ölçekli yardım akışının hâlâ başlamadığını söyledi. "Bu ateşkesin, çocukların uzun süredir beklediği yardımların anlamlı şekilde artmasına yol açmasını umuyoruz, ancak henüz bunu göremiyoruz" diyen Ingram, bin 300 tırın Gazze girişinde hazır beklediğini, ancak "geçişlerin etkin biçimde açılması" gerektiğini vurguladı.
Anlaşmanın ilk aşamasına göre, ateşkesin yürürlüğe girdiği cuma gününden itibaren her gün yaklaşık 600 tır yardımın bölgeye ulaşması öngörülüyordu.
Refah Sınır Kapısı salı günü yeniden açılıyor
İtalya Savunma Bakanı Guido Crosetto, insani yardımların Gazze’ye ulaştırılmasında kritik öneme sahip Refah Sınır Kapısı’nın Salı günü yeniden açılacağını açıkladı. Crosetto, sınırın "iki yönlü ve dönüşümlü şekilde" işletileceğini belirterek, günde 600 yardım tırının Gazze’ye giriş yapacağını bildirdi. İtalyan Savunma Bakanı personel geçişlerinin de sadece tıbbi acil durumlarla sınırlı kalmayıp, İsrail ve Mısır’ın ortak onayıyla genişletileceğini söyledi.
Refah Sınır Kapısı, 2024 yılının mayıs ayında İsrail güçlerince ele geçirilmiş, sekiz ay süren kapanlı tutulmasının ardından şubat ayında kısmen yeniden açılmıştı. İtalya, AB’nin Sınır Yardım Misyonu (EUBAM) çerçevesinde Refah sınırının işleyişine destek veriyor.
Trump: "Bir sonraki aşamalar üzerine mutabakat var"
ABD Başkanı Donald Trump bugün yaptığı açıklamada, ateşkesin kalıcı olacağına inandığını belirterek, tarafların artık "savaşmaktan yorulduğunu" söyledi. Trump, Hamas’ın esirleri serbest bırakma sürecinde olduğunu, şu anda "’esirleri toplamakla meşgul olduğunu ve taraflar arasında büyük ölçüde mutabakat bulunduğunu" ifade etti.
ABD Başkanı ayrıca, gelecek hafta Kahire’de çok sayıda liderle bir araya geleceğini ve Gazze’nin geleceğini ele alacağını açıkladı. Trump’ın Kahire ziyaretinden önce İsrail’e giderek İsrail parlamentosu Knesset’te konuşma yapması bekleniyor.
Hamas, üst düzey tutukluların serbest bırakılmasını talep ediyor
Batı medyasında yer alan bilgilere göre Hamas, ateşkes kapsamında serbest bırakılması planlanan Filistinli mahkûmlar listesine yedi üst düzey ismin eklenmesini istiyor. İsrail Adalet Bakanlığı’nın dün yayımladığı 250 kişilik listede, Hamas’ın talep ettiği isimler arasında yer alan Marwan Barguti ve Ahmad Saadat bulunmuyor.
Bir Filistinli yetkili İngiltere merkezli BBC’ye, ABD Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un bu konuyu İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile gündeme getirme sözü verdiğini, ancak İsrail’in talepleri "kesin şekilde reddettiğini" aktardı.
Ateşkes anlaşmasının metninde belirsizlikler var
ABD Başkanı’nın girişimiyle imzalanan ateşkes anlaşmasının tam metni kamuoyu ile paylaşılmadı. İsrail basınında ateşkesin bazı bölümleri yayımlanırken, ateşkes anlaşması kapsamında bazı noktaların kasıtlı olarak muğlak bırakıldığı yorumları gündemde.
Belgede, Trump’ın Beyaz Saray’da açıkladığı 20 maddelik planın ilk uygulama adımları yer alıyor. Metin, "Gazze savaşının kapsamlı biçimde sona erdirildiğini" vurgulasa da Hamas’ın silahsızlandırılması, İsrail’in çekilme ölçeği ve Gazze’nin kim tarafından yönetileceği gibi konularda netlik bulunmuyor. Taraflardan birinin anlaşmayı ihlal etmesi durumunda ne olacağına ilişkin herhangi bir güvenceye de yer verilmemesi dikkat çekiyor.





