Yıl sonu yaklaşırken maaş hesapları kızıştı.
Asgari ücret 30 bin TL olur mu? Yüzde kaç zam yapılırsa enflasyonla mücadele zeval görmez tartışması sürerken Milletvekili maaşları ve zam oranları da gündem oldu.
Çarşıda pazar fileleri dolmuyor, emekli ay sonunu getirmek için kuruş hesabı yapıyor. Sokaktaki vatandaşın gündemi "geçim derdi" iken, Ankara’dan gelen maaş rakamları bir kez daha "bu kadar da olmaz" dedirtti. Enflasyon canavarı asgari ücretliyi ezerken, milletvekili maaşları ile vatandaşın geliri arasındaki makasın tarihi seviyelerde açıldığı resmi rakamlarla tescillendi.
2025 yılı verilerine göre hem emekli hem de vekil olan bir ismin cebine giren aylık para tam 379 bin TL’yi buldu.
Asgari ücretli ile vekil arasındaki uçurum ise Avrupa’yı bile solladı.
Asgari Ücretin Tam 10 Katı!
Temmuz ayındaki enflasyon farkının yansımasıyla birlikte milletvekili maaşlarına yapılan zam, cüzdanları doldurdu. Güncel verilere göre bir milletvekilinin maaşı 229 bin 676 TL olarak kaydedildi. Bu zamlı tarifenin Ocak 2026'ya kadar geçerli olacağı belirtildi.
Türkiye'de milyonlarca çalışanın talim ettiği net asgari ücretin 22 bin 104 TL olduğu düşünüldüğünde, ortaya çıkan tablo düşündürücü. Bir vekil, bir asgari ücretlinin tam 10,3 katı maaş alıyor.
Çifte Maaşlılar İçin Rakam 379 Bin TL
Asıl dudak uçuklatan tablo ise "çifte maaş" alanlarda ortaya çıkıyor. TBMM çatısı altında hem emekli olup hem de aktif milletvekilliği görevini sürdüren isimlerin aylık geliri 379 bin TL'yi buluyor.
Sadece emekli vekil maaşına bakıldığında ise rakam 149 bin TL seviyesinde. Türkiye'de en düşük emekli aylığının 16 bin 881 TL'de kaldığı bir ortamda, emekli bir vekilin normal bir emekliden yaklaşık 9 kat daha fazla maaş alması, "adalet bunun neresinde?" sorusunu akıllara getiriyor.
Avrupa'da Makas Bu Kadar Açık Değil
Türkiye'deki bu devasa fark, Avrupa ülkeleriyle kıyaslandığında daha net anlaşılıyor. Vekil maaşının asgari ücrete oranı İspanya'da sadece 2,6 kat, refah seviyesi yüksek İsveç'te 3,6 kat, Hollanda'da ise 4,1 kat seviyesinde.
Komşu Yunanistan'da bile bu oran 5,9 kat iken, Türkiye'deki 10,3 katlık fark, gelir dağılımındaki adaletsizliğin en somut kanıtı olarak masada duruyor.
"Halktan Kopukluk" Eleştirisi Büyüyor
Maaşların yüksekliği ve sağlanan sosyal haklar, kamuoyunda "ayrıcalıklı sınıf" algısını güçlendiriyor. Özellikle öğretmen, hemşire veya memur maaşlarıyla kıyaslandığında ortaya çıkan tablo, vekillerin temsil ettikleri halktan koptuğuna dair eleştirileri beraberinde getiriyor.
Vatandaşın kemer sıkmaktan beli bükülürken, gözler şimdi Meclis'te yapılacak yeni düzenlemelere ve bu derin uçurumun ne zaman kapanacağına çevrildi.
