Uzun adı, Türkiye Radyo Televizyon Kurumu…
Kısa adı, TRT…
TRT bir devlet televizyonu…
Çalışanları maaşını halkın vergilerinden alıyor…
Bütçesi devlet tarafından karşılanıyor…
Olması gereken halkın farklı kesimlerine mümkün olabildiğinde “eşit” ve bundan da önemlisi “adaletli” yaklaşmak!
Ama öyle mi gerçekten?
Son örnekten yola çıkarak…
Gazze ablukasını kırmak ve Gazze’ye insani yardım götüren Küresel Sumud Filosu aktivistleri işgalci İsrail’den ülkemize geldiğinde saatlerce canlı yayınlar yapan TRT…
Gazze ablukasını kırmak ve Gazze’ye insani yardım götüren Özgürlük Filosu aktivistlerinden 3 milletvekili, işgalci İsrail’den ülkemize geldiğinde TRT nerede?
Saadet Partisi milletvekilleri Doç. Dr. Necmettin Çalışkan, Mehmet Atmaca ve Gelecek Partisi milletvekili Sema Silkin Ün alıkonuldukları işgalci İsrail’den, Azerbaycan üzerinden ülkemize geldiğinde TRT nerede?
Milli iradenin tecelli ettiği mekan olarak bildiğimiz TBMM’nin üç üyesi işgalci İsrail tarafından korsanlıkla kaçırılıyor, ülkemize geliyor ve TRT ortalıklarda yok…
Bu çifte standardı anlamak da mümkün değildir!
Peki, bu sebeple TRT’nin ilgili sorumluları hakkında şu ana kadar herhangi bir soruşturma açıldı mı?
Sahi, TRT kimin sesi?
Vekillerin ülkemize sağ salim dönmesini gelmesini neden layıkıyla vermediler?
ERBAKAN HOCA TRT HAKKINDA NELER SÖYLEDİ?
TBMM kürsüsünde dönemin hükümetinin bütçe içinden ödediği faizi eleştiren Necmettin Erbakan, "Muhterem kardeşim size sesleniyorum, TRT'ci! Duymuyor! İşte TRT böyle. Niye bu grafikleri millete göstermiyorsunuz? Faiz bu, faiz! Bu ülkeyi mahveden bu. Görüyor musunuz? Faiz gittikçe artıyor, arttıkça da her şey perişan oluyor. İşte felaket bu!" sözleriyle TRT'nin yayın politikasına sert sözlerle yüklenmişti.
CAFER GÜNEŞ’İN YAŞADIĞI TRT OLAYI!
Saadet Partisi Genel Sekreteri Cafer Güneş, TRT’nin bu ikircikli tutumunu yaşadığı bir örnekle anlattı:
* “Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı adayı iken, TRT’ye "ücretli reklam verelim dedik. Devletin televizyonuna kendi paramızla reklam verelim istedik, kabul etmediler. İktidar partisinin belediye başkan adaylarının en küçük hareketi haber oldu, reklam oldu ama bizim ücretli reklamımızı kabul etmediler. Böyle bir tutum kabul edilemez…”



