Güneş doğudan doğar ve batının karanlığını gidermek için yürür ve hep karanlık kovalar.

Rivayete göre Hz. Adem, Cennetten indirilişinde ilk defa Doğuya indirilir. Hindistan dan Batıya doğru yürür ve Mekke deki Kâbe yi inşa eder.

Rabbimiz, "Şüphesiz âlemlere hidayet ve bereket için yapılan ilk ev Bekke (Mekke)  dekidir" (Âl-i İmran 96) ayetiyle buna işaret etmekte.

Biz de, Hz. Adem in genlerinde vardık. Binlerce yıldır nesilden nesile yol aldık. Nuh un (s.a.v.) gemisinde kurtuluşa erdik. O da batıya doğru göç etti.

Bir kısmımız Firavunla beraber denize battı. Bir kısmımız Musa (a.s.) ile karşıya geçti.

Sahabe-i kiram, İstanbul önlerine kadar geldi ve Eba Eyyub el Ensari batı surları önünde şehit olarak yatıyor.

Ashabı kiramın yetiştirdiği tabiin, yine Batıya doğru yürüdü. Kuzey Afrika yı İslâmla şereflendirdikten sonra Avrupa üzerine yürüdü ve 711 yılında oğullarından birini Tarık bin Ziyad ı Avrupa üzerine gönderdi ve onlara Kelime-i şehadetle iç temizliğini, papaz sultasından, kral baskısından kurtulmayı, hamamlarla dış temizliğini öğrettiler.

Alpaslan da batıya doğru yürüdü. Osmanlı aynı çizgiden yol almaya devam etti ve İstanbul u merkez yaptıktan sonra Viyana ya kadar vardı.

O güne kadar hamam nedir bilmeyenlere suyun yalnız içmek ve bahçeleri sulamak için kullanılmadığını yıkanmak gerektiğini öğrettiler.

1960 lı yıllardan sonra yeni bir metodla batı yolculuğumuz devam etti.

Daha önceleri, "Bey" olarak yolumuza devam ediyorduk. 1960 yılından beri hizmetçi olarak yolumuza devam ediyoruz. Olsun, "Bey" nerede olursa olsun "bey" dir.

"Altın yere düşmeyilen pul olmaz."

İngiltere nüfus idaresinin bir haberine göre en çok koyulan isimlerin en başında Muhammed ismi geliyormuş.

Batıda İslâm ı yaşayan insanlar arasında fuhşun, kapkaçın, hırsızlığın, uyuşturucunun, AIDS hastalığının, öldürme, yaralama, ırza geçme gibi olayların bulunmadığını batılı yöneticiler söylüyorlar.

Türklerden bozulan çocukların hepsi batı tarafından assimile edildiğine inanılan kesimden çıktığını kendileri de biliyorlar.

Onlara teknoloji öğretme imkanımız yok ama adamlık öğretme imkanımız var ve bu eğitim devam ediyor.

İlkokul diploması olmayan insanımızın dinine Avrupa nın diplomatları giriyor. Yıllarca Komünist parti yöneticiliği ve komünist felsefesinin yorumculuğunu yapanlar Müslüman oluyorlar.

Onlar, öldürücü silahlar üretsinler ve dünya insanının elindekini soymanın yollarını arasınlar, bizler de diriltici İslâm eğitimine ağırlık verelim, insanların gönlünü kazanmaya, haram yollardan uzaklaşmalarını sağlamaya, fuhuş, uyuşturucu, sömürü, katillik, soygun hastalığından onları kurtarmaya ve onların cehenneme giden yolunu cennete çevirmeye çalışalım.

Hep Batıya gidiyoruz. Doğuyu ihmal mi ediyoruz Diye sorulabilir.

Çin de Çin ırkından 130 bin insanın Müslüman olduğunu, Malezya nın, Endonezya nın çoğunluğunun Müslüman olduğunu, Doğudan gelip batıya doğru yürüdüğümüzü, Güneşin hareketlerine göre gittiğimizi ve İslâm ın nurunu götürdüğümüzü unutmayalım.

Japonya da, Kore de İslâm ın yayılışı konusunda Nimetullah hocayla yapılan röportajı bu gazetede okumuştunuz.

Bakalım iki dünyada da kim haklı çıkacak.

"Görelim Mevla neyler,

Neylerse güzel eyler."

Batıya  yürüyüşe devam. Kendimizi kaybetmemek için günde beş vakit Kabe ye dönerek yerimizi hem bilmeye hem de bildirmeye de devam.