Bir yıllık evli bir bayanım. Eşimin benden önceki hanımından 10. yaşında bir kızı var. Aslında üvey kızım babanın evlenmesini çok istemiş ve onu teşvik etmiş. Annesi kayınvalidemle anlaşamadığından boşanıp baba evine taşınmış. Kızım bu konuda babayı suçluyor ve babanın bana davrandığı gibi annesine davranmadığını ifade ediyor. İlk bir ay ilişkilerimiz gayet iyiydi, bu dönem bana çok iyi davranıyordu. Birinci aydan sonra sorun çıkarmaya başladı. Bu günlerde sürekli benimle tartışıyor ve seni evden kovacağım, babam seni değil beni daha çok seviyor...diye çıkışıyor, sürekli sorun çıkarıyor... Ona nasıl davranacağımı bilemiyorum bana neler tavsiye edersiniz? Nurten B.
Zamana bırakın
Çocuklar üvey anneyi, öz annenin yerini alan ve babayla aralarına giren biri gibi görebiliyorlar ve kabullenmekte sorun yaşayabiliyorlar. Siz bunu bilerek hareket edin ve onunla doğru ilişkiler kurmaya özen gösterin. Sorunun çözümünü zamana bırakın. Bu dönem, onun bazı tepkilerinin doğal olduğunu kabul ederek, anlamaya ve destek vermeye çalışın. Ondan beklediğiniz saygı ve sevgiyi önce siz gösterin ki, size karşı güven kazansın ve sizi benimsesin. Burada çocuğun en büyük kaygısı annenin ardından babayı da ya da babanın sevgisini de kaybetme korkusudur.
Bunun için, babanın çocukla kurduğu ilişki de önemli. Her şeyden önce bunu çocukla konuşmalı ve onun anlayacağı bir dille niçin evlendiğini anlatmalıdır. Onu sevdiğini ve değer verdiğini bundan sonra birlikte yaşayacaklarını ve her zaman birlik içinde olacaklarını ifade ederek onun endişelerini gidermelidir. Ayrıca siz de kızınızla vakit geçirmeye ve birlikte bir şeyler yapmaya çalışın. Yaptığınız fedakarlığın karşılığını alacağınızı bilerek kendinizi motive edin... Sevgi ve ilgi noktasında onun güvenini kazandığınızda sorun çözülecektir.
Hayvanları seviyorum
48 yaşında emekli bir bayanım. Babam, çok huysuz bir adamdı ve sürekli evde kavga çıkarırdı. Evdeki huzursuzluklar yüzünden liseyi bitirir bitirmez memur olarak işe başladım ve evden uzaklaşmaya çalıştım. Babamın aile içindeki tutumları beni çok etkilemişti bütün erkeklerin aynı olabileceğini düşündüm ve hiç evlenmedim. Annemle babamı beş yıl arayla kaybettim ve yalnız kalınca eve hayvan almaya başladım. Bu güne kadar bir çok hayvan aldım. Köpekler, kediler, kuşlar, kaplumbağalar, tavsanlar, maymunlar... Hayvanları çok seviyorum fakat bir şeyler oluyor ve ölüyorlar bu kez günlerce kendime gelemiyorum. Şimdi evde beş tane kedim var onlarla yaşıyorum... Son günlerde başımı örttüm ve namaza başladım. Millî gazete okuyorum, dini kitaplar okuyorum... Ama hayvanlarımdan da ayrılmak istemiyorum. Acaba onlarla yaşamamda bir sakınca olabilir mi ? Bu kötü bir şey midir? Çiçek Y.
Sosyal çevreye açılın
Bizler, insanı evreni tabiatı, hayvanatı bir bütün olarak görür ve onları severiz, hayatın içinde önemli bir yere sahip olduklarına inanırız. Peygamberimiz, hayvanlara karşı da son derece merhamet göstermiş, ayakkabısıyla köpeğe su içiren kadını övmüştür. Sizin de hayvanların bakımıyla yakından ilgilenmeniz onların ne kadar çok sevdiğinizi gösterir. Ancak Çiçek hanım, bir kedi bir arkadaşın bir dostun yerini tutmuyor. Sanırım siz de arkadaşa, dosta, komşuya ihtiyaç duymaktasınız ve onlarla konuşmak, anlamak ve anlaşılmak istemektesiniz.
Hayvanlarınız da olsun, onlarla da ilgilenin ama biraz da sosyal alana açılınız ve orada arkadaşlıklar kurunuz. Yaşadığımız toplumda alabildiğince sosyal aktiviteler ve bu tür çalışmalarda yer alan kadınlar var. Buralara katılabilir, onları zaman zaman evinize davet edip ikramda bulunabilirsiniz.
Ayrıca evinizde kitap okuyabilir, ibadet edebilir, genel kültürünüzü, dini bilgilerinizi geliştirebilirsiniz. Kedileriniz, kuşlarınız ilgi alanlarınızın bir parçası olarak güzel ama sizi hayatın diğer alanlarında da görmek istiyoruz. Ayrıca evin içerisinde hangi hayvanı besleyebileceğinizi, hangisini ev içinde beslemenin mahzurlu olduğunu gazetemizde yazan hocaefendilerden, ya da ilim irfan sahibi bilge kişilerden öğrenebilirsiniz.