İran ile ABD arasındaki nükleer müzakereler dört tur olarak tamamlanmıştı. Müzakere sürecinde, Tahran'ın uranyum zenginleştirme konusu, iki ülke arasında temel anlaşmazlık noktası olmaya devam ediyor. İran, nükleer programını atom bombası üretmesine engel olacak şekilde kısıtlama karşılığında yaptırımların kaldırılmasını istiyor. Daha önceki açıklamalarında Tahran'ın düşük düzeyde uranyum zenginleştirmesini kabul edeceklerini söyleyen ABD'li yetkililer, son zamanlarda İran'ın her düzeyde uranyum zenginleştirme işlemini durdurmasını talep ettiklerini belirtiyor. ABD Başkanı Donald Trump, 26 Mayıs'ta İran ile nükleer müzakerelerde "önemli ilerleme" kaydedildiğini ifade ederek, kısa süre içinde görüşmelerden olumlu haberler gelebileceğini söylemişti. ABD ile müzakere sürecinin başarısız olma ihtimaline değinen İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, aynı gün "Sorunları çözebileceğimize inanmalıyız. Bizimle müzakere etmezler ve yaptırım uygularlarsa açlıktan ölecek değiliz. Yüzlerce yol var." ifadelerini kullanmıştı.
"Endişe duyuyorlarmış"
İsrailli yetkililer, Tel Aviv yönetiminin, ABD Başkanı Donald Trump'ın İran ile yürüttüğü nükleer müzakerelerin "sıfır uranyum zenginleştirme" ilkesine uymayan bir anlaşmayla sonuçlanmasından endişe duyduğunu öne sürdü. Wall Street Journal'ın (WSJ) haberine göre, bazı İsrailli yetkililer, ABD ile İran arasındaki müzakerelere ilişkin yeni bir iddia ortaya attı. İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi eski kıdemli direktörü ve ulusal güvenlik kurumlarına danışmanlık veren MIND Israel'in Araştırma ve İşbirliklerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Avner Golov, "Trump bir anlaşma istediği ve İran zaman kazanabileceği için müzakerelerin sıfır zenginleştirme ilkesine uymayan bir anlaşmayla sonuçlanmasından endişe duyuluyor." dedi.
"ABD'nin onayı olmadan askeri bir seçeneğe yönelmeyecek"
Tel Aviv merkezli Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü (INSS) kıdemli araştırmacısı Raz Zimmt de İsrail'in, ABD'nin onayı olmadan askeri bir seçeneğe yönelmeyeceğini belirterek, "Dolayısıyla hem anlaşmanın yeterince iyi olmayacağı hem de nükleer meseleyi derinlemesine ele almak için bir diğer fırsatı kaçıracağımız endişesi var." değerlendirmesinde bulundu. Öte yandan, ismini vermek istemeyen ABD'li üst düzey bir yetkili, Washington yönetiminin, İran'a uranyum zenginleştirmenin durdurulmasını da içeren bir "ön protokol" vermeye hazırlandığını söyledi.
"Ancak eğer İran anlaşma yapmak istemezse, yaklaşımımız değişebilir"
ABD'nin İran'la yürüttüğü müzakerelere ilişkin, İsrail ile nasıl bir yaklaşım benimseneceği konusunda bazı görüş ayrılıkları yaşandığını kaydeden yetkili, "Ancak eğer İran anlaşma yapmak istemezse, yaklaşımımız değişebilir." ifadesini kullandı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun "sırdaşı" olarak nitelendirilen İsrail'in eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Yaakov Amidror, İsrail'in bu konuda yeniden bağımsız hareket etmek zorunda kalabileceğini vurgulayarak "İyi bir anlaşmayı tercih edeceğiz. Eğer sonuçta kötü bir anlaşma olursa, ABD karşı çıksa bile İsrail, İran'ın nükleer programını yok etmek için kinetik güç kullanmalıdır." diye konuştu. İsrailli yetkililer ve uzmanlar, "olası bir askeri müdahalenin" İran'ın nükleer programını yalnızca geciktireceğini, Tahran yönetiminin programdan vazgeçmeyi kabul etmesi için "uzun süreli bir çaba" ve "birden fazla askeri çatışma" gerekebileceğini ifade etti.