Erdirici olanın tanınması şart.

Çok uzun bir yol da olduğumuz kesin . Devamlı değişen büyük oluşumların gökkuşakları üzerimizden eksik olmuyor. Bakıp görebilene her şey aşikar ama gözü gönlü açık olanlar nerede

Tartışmalardan uzak durun.

Kaosun yaşandığı , bütün değerlerin allak bullak olduğu ahir zamanda Sıratı müstakim üzere olmak için beşikten mezara kadar ilimle meşgul olmak gerek.

Çevrenin yıkıcı etkilerini azaltmak, varlık hazinesini çoğaltmak ancak ilimle mümkün olabilir. Ülkemizin ilim seviyesi ne durumda Toplum geneline bakıldığında rakamlar okur yazar insanın yüzde seksenlere ulaştığını belirtiyor ama Hak Hakikatı okuyup yazanların oranı nedir denildiğinde başlar yere eğiliyor, gözler kapanıp etrafı büyük bir sessizlik kaplıyor.

Üzülsek elimize ne geçeçek

Derdimiz var , sıkıntılarımız büyük bizi derinden yaralayan acılarımız hep bilgisizlik ve irfan eksikliğinin sonucu.

Yaşadığımız yüzyılı çok iyi değerlendirme imkanımız olmadı bunun sebeblerini maddeler halinde yazalım da yüreğimize su serpilsin.

1- Savaşlar.

2- Dünyadaki yeni güç oluşumları .

3- Bilim anlayışındaki farklar.

4- Değişen ihtiyaçlar.

5- Kadim değerleri yorumlayacak imkanların azlığı.

Şimdilik beş maddede topladığım genel gidişatla ilgili fikirleri daha derli toplu yazarak açıklamak istiyorum. Sondan başlayayım, binlerce yıldır devam eden insanlık tarihi bu yüzyıl içinde farklı tortuları bünyesinden atamadığı için Materyalist dünya görüşünün çıkmaz sokaklarına daldı da geriye dönüşü beceremedi.

Dağılan imparatorluk ve yeni dünya düzeninde milletimize biçilen payın azlığı kaygıları barındırmakla birlikte yeniden toparlanma fırsatlarınıda barındırıyordu. Osmanlı devletinin hakim olduğu geniş çoğrafyaya bakılacak olursa bu dediğim çok iyi anlaşılacaktır.

Temsilde iyi örneklerin bulunamayışına gelirsek işte bu nokta trajedinin başladığı yerdir.Saf zihinler, yüce erdemli gönüllerin azaldığı zamanları yaşadık . insanlar iman denilen o hakikatın eşiğine bile varma bahtiyarlığına ulaşamadı, geçim derdi, fiziksel varlığı sürdürme endişesi , harp, oynanan oyunlar insanları

Gönül mülkünden çok ötelere savurdu.

Din adına ortaya çıkan meczuplar , akla zarar fikre ziyan bilgi ve beyanlarda bu işin tuzu biberi oldu .

Sis dağıldı mı dersiniz