Soru şudur;
İstanbul'a göç nasıl önlenir?
İstanbul'a göç nasıl önlenecek?
Neler yapmak lazım ki yatağını yorganını sırtlayan soluğu İstanbul'da almasın!
Bu sorular bugüne kadar;
* Birçok belediye başkanının,
* Birçok milletvekilinin,
* Birçok Bakanın,
* Birçok Başbakanın,
* Birçok Cumhurbaşkanının,
* Birçok Hükümetin gündeminde oldu...
Peki, Osmanlı'dan bugüne hangi önlemler ya da düzenlemeler gündeme geldi?
Bakalım;
1) Başvurulan en önemli tedbir hiç şüphesiz nüfusu kontrol altında tutmak ve kalabalık nüfustan kaynaklanabilecek aksamaların önüne geçmeye çalışmaktı. Bu maksatla çeşitli kararlar alınmış ve uygulanmaya gayret edilmiştir. İstanbul’a Anadolu’dan ve Rumeli’den gelip yerleşmelerin yasaklanması, belli bir süre sonra gelmiş olanların geri gönderilmeleri düşünülmüştür.
2) Dilenci, hırsız ve benzeri gruplarla mücadele edilmesi, İstanbul’a iş bulmak maksadıyla gelmiş olanların kefalete bağlanması alınan tedbirlerin başlıcalarıydı...
3) İstanbul’a herhangi bir sebeple gelmiş olup elinde tezkeresi olmayanlar ile kefîli bulunmayanların memleketlerine geri gönderilmesi... Bu uygulama hem bireysel hem de kitlesel göçler (hane nakli) için düşünüldü...
4) Ev göçlerinin tamamen yasaklanması...
5) İstanbul’a yolcu taşıyan gemilerin tezkeresiz ve kapasitelerinden fazla yolcu almalarının yasaklanması... Bu gemilerin kaptanlarının sıkı bir şekilde tembih edilerek, gemilerine tezkeresi olmayan kişileri ve kapasite fazlası yolcuları almamaları sağlanmaya çalışıldı...
6) Ellerinde mürûr tezkeresi olmayanların derbend ve geçitlerden geçişlerine izin verilmemesi ile ilgili kaza, nahiye ve derbend yetkililerine kesin talimatlar verilmesi... Böylece İstanbul’da düzeni bozacakları varsayılan işsiz güçsüz kişilerin ve fazla nüfusun şehre gelmeden engellenmeleri hedeflenmekteydi.
7) "1994’te İstanbul’a Büyük Şehir Belediye Başkanı olduğumda bir açıklama yaptım. Dedim ki, İstanbul’a giriş vizeye tabi olmalı dedim. Nakil ilmühaberi sormalıyız dedim. O zaman tabi yazılı-görsel medya benim üzerime çok saldırdı, mevcut iktidarda üzerime saldırdı. Dediler ki, insanların seyahat hürriyetini kısıtlıyor dediler. Halbuki benim iddiam, insanların seyahat hürriyetiyle alakalı değildi. İstanbul’a yerleşmek isteyene soracağız, İstanbul’a niye geliyorsun? Turist olarak, ayrı mesele, gel seyahatini yap ama İstanbul’a yerleşmek istiyorsan, İstanbul’a yerleşemezsin. Eğer elinde, İstanbul’da yerin var, imkanların var, işin hazır ise buyur gel. Ama yoksa niye geliyorsun. Çünkü İstanbul’da yaşamak kolay değil." (Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan, 2006)
