Son dönemde dikkatli okurlarımızdan çok sayıda mesaj, mail vb. aldık.
Bu mesajların içeriği bir yazarın yazılarındaki ve çalışmalarındaki farklılık!
Okurların bu mesajlarını derledik ve şöyle bir haber-analiz ortaya çıktı. Buyursunlar;
" Gazze soykırımı son hızıyla devam ederken...
Gazze'de bebekler, çocuklar, kadınlar, erkekler, yaşlılar katledilirken...
Hamas ve İzzettin el Kassam Tugayları kendi ülkelerini, kendi vatanlarını, kendi topraklarını korumaya, savunmaya çabalarken...
Bir yazarın, Gazze’de yaşayanların başka yerlere göçmesi gerektiğini , hicret önerisi yapması, ‘mülteci’ formülü önermesi ve "Hem böylece Gazze’deki kıyım ve katliam sona erer" diye yazması çok eleştirildi.
Kendi cenahları tarafından da eleştirildi.
Söz konusu yazar, İsrail ordusu saldırıları altındaki Gazze’de yaşayanların başka yerlere göçmesi gerektiğini belirterek “İslam dünyasının farklı ülkeleri, belli kotalarla bu insanları ‘mülteci’ olarak kabul edebilir” dedi.
Gazze halkının ciddi bir bölümünün, böylesi bir ‘hicrete’ sıcak bakmadığını savunan yazar, yazısında, “Gazzelilerin önemli bir bölümünün gitmek istemediğini nerden biliyoruz, peki? ‘Hicret’ söz konusu olduğunda Gazzeliler adına konuşmayalım diyoruz, ama ‘Gazze boşaltılmasın’ derken onlar adına konuşmakta beis görmüyoruz. İçeriden gelen çığlıklara bakarsak, insanlar artık kurtulmak istiyor. Çarelerden biri de hicret.” ifadelerine yer vermişti.
İslam coğrafyasından farklı ülkelerin Gazzelileri mülteci olarak kabul etmesiyle, yaşanan katliamın sona ereceğini savunan yazar, “Türkiye, Endonezya, Balkan ülkeleri, Cezayir… Akla gelen birçok alternatif var. Gazzeliler buralarda ‘hicret’ mantığıyla hayatlarına devam ederler.” satırlarını da kaleme almıştı.
ŞİMDİ FARKLI BİR ÇALIŞMAYLA GÜNDEMDE
Şimdi...
Gazzelilere 'hicret edin' diye yazan yazar, farklı bir alandaki çalışmasıyla gündemde...
Doğu Türkistan ziyaretindeki gözlemlerini "Kayıp Coğrafyanın İzinde" adlı seyahatname kitabında anlattı.
Yazar, bölgedeki Müslüman Uygur Türklerine yönelik asimilasyon ve baskı politikalarını birinci elden tanıklıklarla belgeleyen "Kayıp Coğrafyanın İzinde: Doğu Türkistan Seyahatnamesi" adlı kitabıyla okurları çetin bir yolculuğa çıkarıyor.
Türkiye kamuoyunun hassasiyetle takip ettiği Doğu Türkistan dramını bizzat yerinde inceleyen yazar, karşılaştığı durumu "doğrudan doğruya yaşanan bir soykırım" olarak nitelendirerek, vicdanları harekete geçirecek çarpıcı gözlemlerini aktarıyor.
Unutulmaya yüz tutmuş bu coğrafyanın hafızasını yeniden canlandırmayı hedefleyen seyahatname, bölge gerçeklerini anlamak isteyenler için adeta bir başucu kaynağı niteliğinde.
Ziyaret sürecinde Çin makamlarının uyguladığı tüm engellemelere dikkat çekiyor ve kitabında sadece kişisel tanıklıklarını değil; Uygur Türklerinin kültürlerinin, inançlarının ve kimliklerinin nasıl yok edilmeye çalışıldığını da detaylarıyla aktarıyor.
"Uygur Türkleri Doğu Türkistan'dan hicret etsin!" görüşünü de serdetti mi acaba bu yazarımız!
***
Gazzelilere 'Hicret' önererek tepkileri üzerine çeken yazarın bu eseri, bu tepkileri asgariye indirmenin bir yolu mu bilinmez!
Amacımızın karalamak olmadığını ifade etmek için, son çalışmasının iyi bir çalışma olduğunu bir kez daha iletelim!
Ama iyi bir gelişmeyi de buradan duyuralım;
O yazarın Gazzelilere 'hicret edin' yazısı, gazetesinin internet sitesinden kaldırılmış, çıkarılmış bu yazı siteden, ulaşılamıyor!
Demek ki kendisi ya da yönetim de bu yazıdan rahatsızlık duymuş!
Ne de olsa, hatadan dönmek de fazilettir!.."
***
Bir kez daha ifade edelim;
Bu haber/analizi yapmamızın gayesi kişileri, şahısları kısacası kimseyi karalamak, kötü göstermek değil!
Zaten yazarın adını da yazdığı gazeteyi de zikretmedik, dikkat ederseniz...
Sadece bir daha yanlışlara hatalara düşmemek adına;
Bir fotoğrafı ortaya koyduk...
Dikkatli okurlarımızın hislerine tercüman olduk.
Hepsi bu kadar!
---




