Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 104 emekli amiral hakkında “Devletin Güvenliğine ve Anayasal Düzene Karşı Suç İşlemek için Anlaşma" suçlamasıyla başlattığı soruşturma kapsamında gözaltı süreleri 4 gün uzatılmıştı.
Bazı emekli amirallerin Montrö bildirisinde sonrasında gözaltına alınan 10 emekli amiralin ifadeleri ortaya çıktı.
Gözaltına alınan emekli amirallerin ifadeleri şöyle:
Ramazan Cem Gürdeniz: "Balyoz'dan ilk tutuklanan amiral benim. Mavi vatan kavramı bana aittir. Çok uğraşılan bir amiralim. Aynen o kötü günlerde olduğu gibi bugün de buraya geldiğimizde bazı radyo ve televizyon kanallarında uzatmanın yapıldığı bildirildi. Bu husus beni yaralamıştır. Bu süreçte kaçmak benim gibi birisine zaten yakışmaz. Gözaltı süreci sırasında tarafıma hiçbir belge verilmedi. Gözaltında Covid olma ihtimalimiz çok yüksektir. Bu nedenle Cumhuriyet Savcılığı'nın gözaltı süresinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum."
KAÇMA DURUMUM YOK
Kadir Sağdıç: "Ben 69 yaşındayım. Gözaltı koşullarının oluşmadığını düşünmekteyim. Gözaltına alınmama ilişkin tebliğ tutanağı bana veya avukatıma tebliğ edilmedi. Söz konusu duyuru hazırlandığı günlerde yoldaydım. Ben 40 ay balyoz davasında tutuklu kaldım. Bu süreçte anneme veda edemeden vefat etti. Yaşlı babam vardır. Kaçma durumum yoktur. Tansiyonum yüksektir. Bu konuda raporum vardır. Cumhuriyet Savcılığı'nın gözaltı süresinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum"
SAĞLIK PROBLEMLERİM VAR
Ali Sadi Ünsal: "Ben Balyoz davasında da haksız şekilde hürriyetimden yoksun bırakıldım. Adaletli hakimlerimiz kürsüde bulunsun diye bedel ödedim. 2010-2011 yıllarında kanser tedavisi gördüm, radyasyon tedavisi aldım. Bundan dolayı tükürük bezlerimin bir kısmını kaybettim, yutkunma zorluğu başladı. Böbreklerimde kanal genişlemesi var. Dolayısıyla idrar sorunu yaşıyorum. Çok yüksek miktarda kan değerlerim vardır. Kolesterolüm düşürülemediği için yüksek dozlu ilaçlar kullanmaktayım. Bel fıtığımda vardır. Gözaltı sürecinde zorlanmaktayım. Benim özel beslenme koşullarına ihtiyacım vardır. Emniyette verilen yiyecekleri bahsetmiş olduğum sağlık sorunları nedeniyle tüketemiyorum. 2 yıldan beri evimdeyim. Darp ve cebir iddiası dışında doktordan bir soruya muhatap olmadığım için size anlatmış olduğum hususları beyan etme gereği duymadım. Bu nedenlerle Cumhuriyet Savcılığının gözaltı süresinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum."
GÖZALTI KOŞULLARI BENİM İÇİM ELVERİŞLİ DEĞİL
Alaettin Sevim: "Benim böbrek yetmezliğim vardır. Yüzde 50'den fazla fonksiyon kaybım vardır. Raporlarımı avukatım vasıtasıyla teslim ettim, ilaç kullanıyorum. Gözaltı koşulları bunu zorlamaktadır. Kaçacak birisi değilim. İstenildiği takdirde gelip ifade veririm. Bu nedenle Cumhuriyet Savcılığı'nın gözaltı süresinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum."
KAÇMA GİBİ BİR DÜŞÜNCEM OLAMAZ
Bülent Olcay: "Balyoz davasında 997 gün özgürlüğümden mahrum kaldım. O zaman kaçmadım. Bu dava sürecinde de böyle bir düşüncem olamaz. Nezarethane koşulları sağlık koşullarına uygun değildir. Sağlık sorunlarım vardır. Bu sorunları diğer şüphelilerin yanında söylemek istemiyorum. İleri yaşta olan anne ve babam en büyük endişemdir. Cumhuriyet Savcılığı'nın gözaltı süresinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum"
KORONA OLMA İHTİMALİMİZ YÜKSEK
Türker Ertürk: "Gözaltı sürecimin sonlandırılmasını talep ediyorum. Uzatmanın gayri hukuki olduğunu söylemek istiyorum. Kaçma şüphem yok, delil karartma şüphem yok. Üzerinde çalışılan materyal dijital materyaldir. Gözaltını bitirdiğiniz takdirde benim bu materyali karartmam, değiştirmem mümkün değildir. Ben 63 yaşındayım. Bu şartlar altında bağışıklık sistemim düşecektir. Korona olma ihtimalimiz çok yüksektir. Bu nedenlerle Cumhuriyet savcılığının gözaltı süresinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum."
KALP AMELİYATI GEÇİRDİM
Nadir Hakan Eraydın: Yaklaşık 1 ay önce kalp ameliyatı geçirdim. Ailemle dahi görüşmezken bu şartlarla karşılaştım. Ameliyat sonrası baş dönmesi atakları ve tansiyon atakları yaşamaktayım. Gözaltında kaldığım süre boyunca hayatım risk altındadır. Tedavimi uzun zamandan bu yana takip eden doktorum ile görüşme sağlayamadığım için tedavimin doğru bir şekilde ilerleyip ilerlemediğini bilemiyorum. Kullandığım ilaçlarda aksama olmuştur. Sağlığımla ilgili risk altında bulunduğumu düşünüyorum. Gözaltındayken sağlık koşullarım sebebiyle hastaneye kaldırıldım. Bu hususları doktora da aktardım. Soruşturmanın tamamlanarak serbest bırakılmamı talep ediyorum
PANDEMİ NEDENİYLE RİSK ALTINDAYIZ
Atilla Kezek: 65 yaşındayım. Yaşım gereği diyabet ve tansiyon rahatsızlığım vardır. Şu anda nezarethanede kalabalık koğuşlarda bulunmaktayız. Pandemi koşulları sebebiyle sağlığımızın risk altında bulunduğunu düşünüyorum. Cumhuriyet Savcılığı'nın gözaltı süresinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum.
NEZARETHANE KOŞULLARI BİZİM İÇİN UYGUN DEĞİL
Ergun Mengi: Nezarethane koşulları sağlık durumumuz için uygun değildir. Cumhuriyet Savcılığı'nın gözaltı süresinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum
3,5 YIL HAPİS YATARAK BEDEL ÖDEDİM
Turgay Erdağ: Balyoz kumpasından 3,5 yıl hapis yatarak bedel ödemiş bir insanım. Gözaltına alınma sürecinde 90 yaşında alzheimer ve görme bozukluğu olan anne babamın yanında gerçekleştir. Nezarethane koşulları çok kötüdür. Pandemi sürecinde yaşanmaması gereken bir yerdir. Cumhuriyet savcılığının gözaltı süresinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum
BİLDİRİ SAATİ VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ AŞAN CÜMLEYE DİKKAT ÇEKİLDİ
Şüpheliler suçlamaları kabul etmediklerini ve çeşitli sağlık sorunları olduğunu belirterek gözaltı sürelerinin uzatılmamasını talep etti. Ankara 5. Sulh Ceza Hakimliği gözaltı süresinin 4 gün uzatılmasına karar vererek, gerekçesinde şu değerlendirmeyi yaptı:
"Üzerlerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, bildirinin yayınlanış saati, metin içeriğinde ifade ve düşünce özgürlüğü sınırlarını aştığı değerlendirilebilecek 'Aksi halde, Türkiye Cumhuriyeti, tarihte örnekleri olan...' gibi ifadelere yer verilmesi, metne imza atmış olan şüphelilerin aynı kuvvet komutanlığında belli bir kademe düzeyinde çalışmış bulunmaları ve bu hususa açıkça metinde yer vermiş olmaları, soruşturma kapsamında el konulan dijital materyallerin çokluğu, bu materyallerin şüphelilerin hem lehine hem de aleyhine delil niteliğinde olması, el konulan dijital materyallerin imaj/export incelemelerinin tamamlanmaması, HTS analiz çalışmalarının sürdürülmesi, şüpheli sayısının fazlalığı, henüz ifadelerinin alınmamış olması birlikte değerlendirildiğinde gözaltı tedbirinin soruşturma açısında zorunluluk arz ettiği, ayrıca şüphelilerin belirtmiş olduğu sağlık mazeretlerine ilişkin olarak gözaltında bulunmalarına engel teşkil edebilecek olduğuna dair yoruma muhtaç bulunmayan tıbbi rapor ve belgelerin sunulmadığı anlaşılmıştır." Ayrıca mahkeme, sağlık sorunları yönünden ise doktor kontrolünden geçirilerek tedavilerinin yaptırılmasının mümkün olduğunu şüphelilere hatırlattı."
Kaynak: DHA
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(7)Hadra - Doğru! Yakalandığınız için kaçamıyorsunuz? Fetöcüler nerde? Diyarbakır eski Belediye Başkanı HDP li zat nerde? Kanun kaçakları nerde? Bildiriyi Kimin hesabına yaptınız? Ne kadar emekli Maaşı alıyorsunuz? Lojmanlar Korumalarınız ne oldu?
İnsan - Feto meselesi öncesi sonrası son yirmi yıl borsa hisselerini incele parayı koyan yabancı güçlerin iktidarlarla ab Rusya ABD dahil ilişkisini gör sonra darbeyi kimin yaptirdigini kimin kazandığını kimler kimlerle oyunda beraber çöz.
432 - zalimler hem suçlu hemde güçlü olduklarını sanıyorlar
İnsan - Fethullah cemaatide böyle feto oldu...adres şebeke suçlar delil tespit yeri borsada...son yirmi yıl borsa hisselerini incele ülkenin pisliği dünyadaki savaş kaus oyunlar dahil şebekeye ulasacagin adres BORSADA..Parayi koyan yabancı sermaye kuruluşları şirket sahipleri yöneticileri bankalar ve siyaset bürokratlar bu sistem bunlarla isletilip millet bedel ödüyor.Daha ne diyeyim size....burası diyorum net
İnsan - Montrö hadisesi,Merkez bankası başkanı alınıp borsada tabanlar,Rusya Ukrayna muhabbeti ve kısaca olumsuz hava...Bunlar zamanı gereği oldurulan işler,Ekonomik sömürü yani dunyada parayla oyun kuran,sıcak para ile kendilerine alan açılan küresel paradan para kazanan kişi ve kuruluşlar her daim bu oyunu oynatır dalgalanma yaptırır piyasalarda.Haziran ortasına kadar bunlar oldurulacak bu arada borsada silkeleme ile dip hisseleri toplama ve uçurma sürecek.Yani nedir anlattığım neyi söylüyorum şunu söylüyorum Şuan banka hisseleri ve bil umum dön 10 yıldır uçuş yaptirilmamis hisseleri milletten toplama oyunu bunlar düştükçe alacaklar millet panikleyip sonra sonbahara kadar dip hisseleri zirveye taşırken ortalıkta medyada olumlu psikolojik hava oluşturmak için olumlu güzel şeyler konuşulacak mesela covid bitiyor ekonomi canlanıyor faizler düşüyor inşaat sektörü ve esnafın işleri açıldı turizm güzel gidiyor şimdilik döküp zararına milleti sattirma için hadiseler oynatilip medyadan servis edilerek milleti panik ettiriyorlar tek bişey biraz sallantı yapabilir bu aralar oda halkbank davası .Yani sömürge güç işbirliği ağı ile heryerde özellikle paranın olduğu borsada...Banka hisseleri dip hisseler sonbahara kadar ralli yaptırılır bu dönemler milleti dökme dönemi.Dolar ve altın maksimum15 gün daha ne yaptı yaptı sonra dolar son bahar bitip Aralık'ta kadar düşer.Nere düşer dolar 6.5 TL yi görür.Dusuncem tecrübem birikimim budur.Siz asla bulaşmayın ne yapın para dünya derdi ile yatıp kalkmayın arsa ev ticaret yapın helal yaşayıp para işlerine bulâşmayin emin olun boşa uğraşırsınız.Dogal ticaret helal yaşam zekat sadaka.Gerisi birbirini yesin Ütsün Dursun.Asla faiz borsa dolar falan bulaşma gereksiz ömür israfı.Asla bulaşma
Ali - Kaçmayabilirsiniz, ancak çapraz ifade imkanı ortadan kalkar. Bir araya gelip "kurgusal ortak ifade" verilebilir ve gerçeğe ulaşılamaz.
Ömeri - Yani darbe yapmak için bu kadar organize olmuşlar, ancak nasıl ifade vereceklerini önceden konuşmamışlardır mı diyorsunuz.
Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.