Başlığa bakarak IŞİD e destek verdiğim sonucuna

varırsanız haksızlık etmiş olursunuz. Derdim ne IŞİD e destek vermek ne de

oluşturulacak ittifaka karşı çıkmak. Sadece ABD nin bir anda IŞİD konusunda

şahin kesilmesine, ABD Dışişleri Bakanlığı nın IŞİD ile mücadelede 40 ülke ile

temas kurmasına ve bu ülkelerin önemli bir bölümünün ortak mücadelede yer

alacağının belirlendiği konusuna dikkat çekmek istiyorum. Bu arada Türkiye, ABD

ve Suudi Arabistan ın da aralarında bulunduğu ülkelerin bugün Cidde de bir

araya gelerek IŞİD e karşı mücadele hususunda strateji belirleneceğini

hatırlatarak aynı gayreti ve tepkiyi ABD ve yandaşlarının bugüne kadar Esad a

karşı niçin sergilemedikleri sorusunu tartışmaya açmak istiyorum.

Esad ın işlediği cinayetler düşünülürse bölgemizde

insanlık dışı eylem ve katliamlar konusunda sanıyorum Esad daha önce akla

gelir. Çünkü Esad ın katlettiği insanların sayısını artık BM bile takip

edemiyor. Tahminlere göre Suriye de Esad ordusunun saldırılarında hayatını

kaybedenlerin sayısı 200 bini geçmiş bulunuyor. Laf değil, bir kişi, emrindeki

askerler eliyle 200 bin kişiyi katlettiriyor ama dünyaya yön verme iddiasındaki

ülkeler ve uluslararası örgütlerden ciddi bir yaptırım çıkmıyor. Bırakın karar

çıkmasını harekete bile geçilemiyor ama IŞİD söz konusu olduğunda bir anda ABD

40 ülke ile temas kuruyor ve ortak hareket kararı çıkartılıyor. Bu arada

ülkemizi ziyaret eden ABD li yetkililer IŞİD le mücadelede Türkiye nin

vazgeçilmez olduğunu ileri sürüyorlar. Hâlbuki Türkiye 3,5 yıl önce Suriye de

ilk çatışmalar gündeme geldiğinde başta ABD olmak üzere çeşitli ülkelere

müdahale çağrısında bulunmuş, hatta bunun için çırpınmış ama kimsenin kılı

kıpırdamamıştı. Bununla da kalınmamış Suriye de iç çatışmalar sebebiyle bir

milyonu aşkın insan ülkemize sığınmak zorunda kalmış, bunların ihtiyaçlarını

karşılamak konusunda da ülkemiz yalnız bırakılmıştır.

Yani, ABD ve İsrail başta olmak üzere Batılı ülkeler

Suriye deki çatışmaların devamını çıkarlarına uygun görmüş, bunun için

insanların öldürülmesini seyretmeyi tercih etmişlerdi. Suriye deki çatışmalar

bugün de son bulmamış, ölümler ve göçler devam ediyor ama kimsenin umurunda

değil. Ama IŞİD söz konusu olunca bir anda harekete geçtiler. Medyaya yansıyan

aslının ne olduğu da net olarak bilinmeyen bir takım görüntüler Batı dünyasının

inanlık duygularının harekete geçmesine(!) vesile olmuş bu vahşeti durdurmak

için harekete geçtiler. İyi de Suriye de yaşananlar neden bu insanların

insanlık duygularının harekete geçmesine kâfi gelmiyor

Kaldı ki Suriye de çatışmalar başladığında dünya üzerinde

barışı hâkim kılma(!) iddiasındaki ülkeler harekete geçmiş olsaydı bugün ortada

bir IŞİD örgütü de olmayacaktı. Çünkü IŞİD Suriye ve Irak taki otorite

boşluğundan yararlanarak ortaya çıkmış bir örgüttür. Olaya bu açıdan

baktığımızda IŞİD aslında ABD ve yandaşlarının Suriye deki çatışmalara

duyarsızlıklarının bir ürünüdür. Öyle ise IŞİD gösterip tüm dikkatleri buraya

çekerek Suriye de yaşananları görmezden gelenler suçlarını gizlemenin peşindeler

dersek sanıyorum haksızlık etmiş olmayız.