Bu yeni sistem, mevcut yüzde 10’luk gümrük vergisine ek olarak tüm segmentlerde ilave mali yükümlülükler getiriyor. Matrahsız fiyatı 1 milyon TL olan bir otomobilde ek vergi yükü 250 bin TL’yi buluyor. Üzerine ÖTV ve KDV eklendiğinde toplam artış 540 bin TL’ye kadar çıkıyor. Fiyat tabanı yükseldikçe vergi yükünün daha da ağırlaştığı ifade ediliyor. Bu tablo, özellikle Japonya, Meksika ve Güney Afrika menşeli araçlarda belirgin fiyat artışları yaratacak.
Japon üretimi modeller en sert etkiyi hissedecek
Yeni vergi düzenlemesi en fazla Japon üretimi modelleri sınırlıyor. Toyota Corolla Cross ile Nissan X-Trail’in fiyatlarında belirgin artış bekleniyor. Honda’nın Civic, CR-V, HR-V ve Jazz modelleri de doğrudan etki altında kalacak. Lexus’un LBX, NX, RX ve LX modellerinde fiyat artışlarının premium segmentte dengeleri değiştirecek boyuta ulaşacağı belirtiliyor. Üretimi AB dışındaki ülkelerde yapılan VW Polo, Audi Q5 ve BMW X3 gibi bazı modeller de bu düzenlemeden payını alacak.
Otomotiv markalarının stratejileri yeniden şekilleniyor
Otomotiv uzmanı Emre Özpeynirci, markaların 2025 yılını mevcut stoklarla tamamlayacağını söyledi. Özpeynirci, yeni vergi sistemi nedeniyle etkilenen modellerin yüzde 80’inin 2026’da Türkiye pazarına girmeyeceğini belirtti. Bu durum, distribütörlerin ürün gamını daraltacağı ve bazı markaların Türkiye için özel stratejiler belirleyeceği anlamına geliyor. Tedarik zincirinin zorlaşması, özellikle Japon üreticilerin planlarını değiştirebilir.
Tüketici fiyatlarına yansıma kaçınılmaz
Yeni vergi yapısı hem sıfır araç hem de ikinci el piyasasında yukarı yönlü hareket yaratacak. Sıfır araçlarda maliyet artışı tüketicinin ulaşabileceği fiyat aralığını hızla daraltacak. AB ve STA ülkelerinden gelen araçların etkilenmemesi talebi bu modellere yönlendirecek. İkinci elde fiyat artışının daha geniş bir yelpazeye yayılması ve 2026’da piyasa dengelerinin tamamen değişmesi bekleniyor.
