Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan basın mensupları ile

yaptığı toplantıda bir dizi mesaj vermiş!

Mesela muhalefetin cinnet halinde olduğunu söylemiş!

Muhalefetin cinnet halinde olduğunu iddia eden Başbakan

Yardımcısı Yalçın Akdoğan keşke iktidarın içinde bulunduğu ruh hali hakkında

da birkaç kelam etseydi!

İktidarın ruh halinin çok sağlıklı olduğu söylenebilir

mi Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan uluslar arası kamuoyunun da AKP ye karşı

psikolojik hareket yürüttüğünü iddia etmiş! Uluslar arası kamuoyu

tanımlaması size ne anlatıyor Size ne anlatıyor bilemeyiz ama bize dış

dünyayı anlattığını ifade etmeliyiz!

Peki, iddia edildiği gibi içeride muhalefet cinnet

halindeyse ve uluslar arası kamuoyu da AKP ye karşı psikolojik hareket

yürütüyorsa bunun nedenlerini araştırmak gerekmez mi

Bu noktada hoca merhumu rahmetle anmak ve Hırsızın hiç

mi suçu yok diye sormak isteriz! Başbakan Yardımcısı basın mensupları ile

görüşmesi sırasında, Sanki Türkiye de savaş hali var dedikten sonra,

Kapıları kapatanların ve köprüleri atanların kaybedeceğini iddia etmiş!

Doğrudur, kapıları kapatanlar ve köprüleri atanlar

kaybeder!

Ama bu noktada iktidarın kapıları kapatmadığı ve

köprüleri atmadığı gönül rahatlığı içinde söylenebilir mi

Sıkılı bir yumruğumuz yok diye sözlerine devam eden

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan a sormak isteriz:

Tokalaşmaya hazır açık bir el var mı

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ın kutuplaşma

konusundaki iddialarının da Başbakan Ahmet Davutoğlu nun konuyla ilgili

açıklamaları ile örtüşmediğini ifade etmek durumundayız!

Başbakan Davutoğlu Türkiye deki kutuplaşmanın

müsebbiplerinin muhalefet liderleri olduğu iddiası ile Yardımcısı Yalçın

Akdoğan ın Kutuplaşmayı abartıyoruz, yok böyle bir şey şeklindeki

açıklamasını nasıl örtüştürelim

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ın kutuplaşma ile

ilgili sözleri TÜSİAD tarafından açıklanan görüşler ile de örtüşmüyor!

Zira TÜSİAD da kutuplaşmanın önüne geçilmesini istiyor!

Biz iktidar sözcülerinin muhalefeti ve uluslararası

kamuoyunu böyle ulu orta suçlaması yerine onların neden bu hale geldikleri

konusu üzerinde kafa yormalarının daha yararlı olacağına inanıyoruz! 

Mesela kendilerinin kapıları kapatıp kapatmadıklarını

bir sorgulasalar fena mı olur

Ya da köprüleri atıp atmadıklarını tartışsalar!

Hiçbir şey yapamazlarsa yumruklarının sıkılı olup

olmadığını bir kontrol edebilseler!

Dememiz odur ki, suçu başka adreslerde arama yerine

kendi kendilerini bir test edebilseler, ne güzel olur değil mi