Gazze'deki sağlık hizmetlerinin omurgasını oluşturan Şifa Tıp Kompleksi, gece boyunca devam eden şiddetli yağışlar nedeniyle ciddi şekilde sular altında kaldı.
Özellikle acil servis ve kabul bölümleri başta olmak üzere hastanenin hayati birimleri su baskınlarından etkilendi.
Görgü tanıkları ve yerel kaynaklar, bu durumun hastanedeki hizmetlerin aksamasına ve zaten kısıtlı olan tıbbi müdahale kapasitesinin daha da düşmesine yol açtığını bildiriyor.
İsrail saldırıları sırasında binaları bombalanan ve kundaklanan Şifa Kompleksi, 10 Ekim 2025’te yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasını takip eden iki aylık sürede, Sağlık Bakanlığı'nın çabalarına rağmen tam olarak onarılamamıştı.
Ağır hasarın yanı sıra, İsrail’in tıbbi malzeme, ekipman ve ilaç girişini engellemesi, hastanenin tam kapasite çalışmaya dönmesini imkânsız hale getiriyordu.
Bu son su baskını, hastanenin iyileşme sürecini daha da baltaladı.
Şiddetli hava koşulları, yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı derme çatma çadır kentleri de vurdu. Bölgeyi etkisi altına alan fırtına ve şiddetli rüzgarlar nedeniyle binlerce çadır ya tamamen tahrip oldu ya da uçtu.
Görgü tanıkları, binlerce çadırın tamamen yağmur sularıyla dolduğunu ve içindeki az sayıdaki eşyanın kullanılamaz hale geldiğini aktardı.
Kışın gelmesiyle birlikte zaten yetersiz olan barınma, ısınma ve hijyen koşulları, bu fırtına felaketiyle birlikte devasa bir insani krize dönüştü.
Dünyanın, Gazze'deki bu felakete yönelik ilgisizliği ve yardım akışının yetersizliği, bölgedeki devasa insanlık dramını daha da belirsiz bir geleceğe sürüklüyor.
Temel insani yardım ve tıbbi destek olmadan, Gazze halkının bu kış şartlarında hayatta kalma mücadelesi her geçen gün ağırlaşıyor.
- “GİDECEK HİÇBİR YERİMİZ YOK”
Tanıklar, binlerce Filistinlinin bugün şafak vakti uyandıklarında çadırlarının sular altında kaldığını ya da eşyalarıyla birlikte rüzgar tarafından sürüklendiğini gördüklerini ifade etti.
Filistinli Halid Abdülaziz yaptığı açıklamada, “Şiddetli bir rüzgar çadırımıza vurunca uyandık. Ellerimizle tutmaya çalıştık ama rüzgar kopardı ve tüm eşyalarımız uçtu.” dedi.
Abdülaziz, “Eşim, çocuklarım ve ben şimdi açıkta kaldık, yağmura maruz kalıyoruz. Gidecek hiçbir yerimiz yok.” diye konuştu.
Filistinli Maha Ebu Cezzar ise Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus kentinin batısında yer alan El-Mevasi bölgesinde, çadırı tamamen sular altında kaldıktan sonra üç çocuğuyla birlikte çaresizce koştu.
- BİNLERCE BİNA HER AN ÇÖKEBİLİR
Görgü tanıklarına göre, yüzlerce Filistinli, Gazze kentinde İsrail ordusu tarafından yıkılan binaların ayakta kalan bölümlerinin altına sığındı.
Bu arada Gazze Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, İsrail saldırıları sırasında kısmen yıkılan binlerce evin, şiddetli yağmur ve güçlü rüzgar nedeniyle her an çökme riski taşıdığı uyarısında bulundu.
Basal yaptığı açıklamada, “Bu evler, sığınacak yer bulamayan yüz binlerce Filistinlinin hayatı için büyük bir tehlike oluşturuyor. Dünyayı defalarca uyardık ancak hiçbir faydası olmadı.” dedi.
