Bundan tam 75 yıl önce dünyanın öbür ucunda, hiç tanımadıkları bir halkın özgürlüğü için canlarını ortaya koyan Mehmetçik, sadece bir savaşın seyrini değil, iki ulusun kaderini de mühürlemişti. O gün cephede kurulan ve "kan kardeşliği" olarak tarihe geçen o sarsılmaz bağ, bugün Güney Kore'nin başkenti Seul'de düzenlenen dev organizasyonla yeniden masaya yatırıldı.
Seul'de "Türkiye Buluşması"
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, bu tarihi yıl dönümü vesilesiyle 15 Aralık 2025’te Seul’de "Türkiye Buluşması"na imza attı. Yuvarlak masa toplantıları, sergi açılışları ve panellerle dolu programda ana gündem, geçmişin mirasını geleceğin stratejik gücüne dönüştürmekti.
Toplantılarda, savaş yıllarında atılan o duygusal temelin, bugün bilimsel, kültürel ve akademik işbirlikleriyle kurumsal bir yapıya kavuşturulması gerektiğine dikkat çekildi. Katılımcılar, özellikle "dijital çağın çocukları" olan genç kuşaklar arasında bu bağın kopmaması için yeni iletişim kanallarının ve düzenli temas mekanizmalarının şart olduğu görüşünde birleşti.
"Mehmetçik Vicdanıyla Hafızalara Kazındı"
Programda Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Burhanettin Duran’ın mesajı okunduğunda salonda duygusal anlar yaşandı. Duran mesajında, Türkiye'nin BM çağrısıyla 21 bini aşkın askeriyle Kore halkının yanında durduğunu hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:
"Türk askeri yalnızca askeri başarılarıyla değil, insani ve vicdani duruşuyla da hafızalarda yer etmiştir."
Savaş sonrası dönemde "kardeş ülke" seviyesine ulaşan ilişkilerin, bugün karşılıklı güven ve dayanışma temelinde yükseldiğine vurgu yapıldı. Kore Şehit Yakınları ve Gazilerden Sorumlu Bakan Kwon Oh-Eul'un mesajı da Bakan Yardımcısı Oh Kyungjun tarafından katılımcılara iletildi.
Savunma ve Teknolojide Yeni Dönem
Panelin açılışını yapan Prof. Dr. Kim Byungki, tarihsel dostluğun artık stratejik ortaklık perspektifiyle geleceğe taşınması gerektiğinin altını çizdi. Samsung İş Grubu Küresel Strateji Grubu Başkanı Kim Jae-Youl ise ekonomik işbirliğinin derinleşmesine yönelik kritik değerlendirmelerde bulundu.
Uzmanlar, ilişkilerin artık sadece "anılarla" sınırlı kalmadığını net bir şekilde ortaya koydu. Prof. Dr. Murat Yeşiltaş, Türkiye ve Güney Kore'nin MIKTA çerçevesinde "orta güç" olarak çok taraflılığa verdiği önemi hatırlatırken, ilişkinin savunma ve güvenlik teknolojileriyle boyut değiştirdiğini belirtti.
"Tamamlayıcı Güçler Birleşiyor"
Dr. Kadir Üstün, Türkiye'nin bölgesel etkinliğini pekiştirdiğini ve savunma sanayisindeki işbirliği imkanlarının hayati önem taşıdığını aktardı. Koreli uzmanlar Dr. Hong Hyunik ve Dr. Sung-Wook Nam ise iki ülkenin birbirini tamamlayan ekonomik ve endüstriyel altyapılarına dikkat çekti.
Özellikle Serbest Ticaret Anlaşması sonrası artan ticari hacme değinen uzmanlar, savunma sanayisinde teknoloji transferi, ortak üretim ve insan kaynağı değişimi gibi konularda uzun vadeli ve somut projelerin kapıda olduğunu belirtti.




