Gündem

Doğum oranı hızla düşüyor… "Çocukların amcaları, halaları, teyzeleri olmayacak" Alarm zilleri çalan o iller hangisi? İşte ortalamanın altında kalan o iller

Sosyologlar, doğurganlık hızının düşmesinin uzun vadede toplumdaki "geniş aile" ya da "sülale" kavramlarını pratikte ortadan kaldırabileceği, "fasulye sırığı aile" tipini ortaya çıkaracağı uyarısında bulundu.   

Abone Ol

TÜİK verilerine göre, bir kadının doğurgan olduğu dönem boyunca dünyaya getirdiği ortalama çocuk sayısını ifade eden "toplam doğurganlık hızı" Türkiye'de 2024'te 1,48 olarak ölçüldü.

EN DÜŞÜK OLDUĞU İLLER AÇIKLANDI

Bu oran, nüfusun doğal olarak yenilenmesi için gereken 2,1'lik seviyenin altında kaldı. Doğurganlık hızının en düşük olduğu iller 1,12 ile Bartın ve Eskişehir oldu.  Bu şehirleri 1,15 oranla Zonguldak ve Ankara takip etti.

İzmir'in toplam doğurganlık hızı da 1,17 oldu.

Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Pelin Önder Erol, AA muhabirine, doğurganlık hızındaki düşüşün ekonomik ve sosyal açıdan birçok olumsuzluğu beraberinde getirdiğini söyledi.

Nitelikli nüfusun her zaman bir güç olacağını anlatan Erol, şunları kaydetti:

"Doğurganlığın giderek azalmasının sosyal açıdan da etkisi olacaktır. Artık ailelerin dikey olarak büyümesi anlamında gelen 'fasulye sırığı aile' tipi ortaya çıkmaya başladı. Bu, çocukların büyük ihtimalle amcaları, teyzeleri, halaları olmayacak anlamına geliyor, yani geniş aileleri ya da sülale kavramını artık görmeyeceğiz. Kuşaklardan sadece birer temsilci bulunacak. Yaşlılar vefat ettiklerinde bireyler yalnız kalacak. Belki de en son bizlerin yaşadığı bu konfor, güvenlik hissi, ailenin her zaman arkamızda bulunacağı inancı yavaş yavaş kaybolacak."

" GENİŞ AİLE BAĞLARINI ZAYIFLATIYOR"

Dokuz Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nilüfer Özcan ise "Doğurganlıktaki düşüş geniş aile bağlarını zayıflatarak yalnızlık ve izolasyon sorunlarını artırıyor." dedi.