9 Temmuz‘da bağımsızlığını ilan eden Güney Sudan, Batı‘nın ve İsrail‘in yıllardan beri uyguladığı politikaların ürünü olarak dünya sahnesine çıktı. İsrail bayraklarıyla bağımsızlığını kutlayan Güney Sudan, İngiliz Milletler Topluluğu‘na katılmaya hazırlanıyor.

Afrika‘nın ikinci en büyük petrol yataklarına sahip olan Sudan, Batı‘nın ve İsrail‘in çabalarıyla Kuzey ve Güney olarak ikiye bölündü. 21 sene devam eden iç savaş ülkenin Kuzey‘i ile Güney‘ini birbirinden kopardı. ABD‘nin Hollywood ünlülerini de kullanarak gündeme getirdiği Darfur meselesi de, dünya kamuoyunun gözünde Müslüman Sudan‘ı suçlu konumuna düşürdü.

BM desteği

9 Temmuz bağımsızlığını ilan eden Güney Sudan Batılı güçlerle olan ittifakını güçlendiriyor.  BM‘nin yeni ve daha fazla yetkilere sahip barış gücü Aralık ayına kadar Güney Sudan‘a yerleşecek. Yeni barış gücü 7.000 kişiden oluşacak ve 2005‘te bölgeye yerleşen eskisine nazaran daha fazla hak ve yetkiye sahip olacak. Proje kapsamında BM Güney Sudan hükümetine çeşitli konularda yardımcı olacak ve kalkınma projelerine destek verecek.

Güney Sudan, bağımsızlığının üzerinden çok az bir süre geçmesine rağmen İngiliz Milletler Topluluğu olarak da bilinen Commonwealth‘e, 55. üye olmak amacıyla başvuruya hazırlanması da, Sudan‘ın neden ikiye böldüğünü açıklıyor.

Güney Sudan Başkan Yardımcısı Riek Machar, İngiliz Milletler Topluluğu‘na katılmalarının önemli bir adım olduğunu söyledi. Royal Commonwealth Society yöneticilerinden ve "Skills for Southern " Sudan adlı örgütün kurucularından Patrick Wintour ise İngiliz Milletler Topluluğu‘nun Güney Sudan için büyük bir şans olduğunu ifade etti. "Skill for Sudan" adlı oluşum, 20 yıldan fazla bir süredir iç çatışmadan zarar gören Sudan‘ın müstakbel liderlerinin kapasitelerini güçlendirmek amacıyla 1995‘te kuruldu. Bu oluşum, kamu yönetimi, sivil toplum, sağlık, eğitim, tarım ve bilgi teknolojileri konusunda eğitim ve geliştirme olanakları sağlıyor.

Törenlerde dikkat çeken bayrak

Güney Sudan‘ın bağımsızlık töreninde yer alan İsrail bayrakları da dikkatlerden kaçmadı.

Yeni devletlerini kutlayan bazı Sudanlılar‘ın ellerindeki İsrail bayrakları, İsrail karşıtlığıyla bilinen Kuzey Sudan‘ı kızdırmak için yapılmış bir hareket olarak değerlendiriliyor. Bununla beraber, İsrail kurulduğu 1948‘den beri Güney Sudanlıları her anlamda destekliyor. 1955-1972 arasındaki ilk Güney Sudan savaşında İsrail, Güneyli isyancıların moral ve silah desteği vermiş, uluslararası manevralarda da yardımcı olmuştu. 1967‘deki Altı Gün Savaşı‘nın ardından İsrail‘e ilk tebrik mektubunu Güney Sudan‘ı kontrol eden General Joseph Lagu göndermişti. Güney Sudan‘ın bugünkü yöneticileri arasında da geçmişte Kuzey ile yaşanan çatışmalarda görev almış ve İsrail tarafından eğitilmiş çok sayıda isim yer alıyor. Nitekim Güney Sudan‘ın, bağımsızlığını tanıyan ilk ülkelerden biri de İsrail.

İsrail yanlısı medya

Güney Sudan basınında çıkan bir makalede de, Batı‘nın ekonomik ve kültürel sömürgeci bakışının, Çin‘in Afrika‘nın kaynaklarına olan açlığının İsrail‘de bulunmadığı, tersine İsrail‘in OECD üyeleri içinde en gelişmiş ülkelerden olduğu aktarıldı. İsrail‘le kurulacak olan ilişkilerin Güney Sudan‘ın kalkınması açısından öneminin vurgulandığı makalede, İsrail‘in silah sanayinde ABD‘den sonra dünyadaki en büyük güç olduğunun altı çizildi.

Muhabir: Haber Merkezi