ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin Venezuela'ya yönelik artan baskısı ve askeri hareketliliği, Küba'dan sert bir tepkiyle karşılandı.
Küba Dışişleri Bakanı Bruno Rodriguez Parrilla, ABD'nin hedefinin Venezuela hükümetini “şiddet yoluyla devirmek” olduğunu öne sürerek, bu girişimin potansiyel tehlikelerine dikkat çekti.
- BÖLGEDEKİ ASKERİ VARLIK BİR TEHDİT!
Bakan Parrilla, sosyal medya hesabından yayımladığı video mesajda, ABD'nin bölgedeki saldırgan askeri varlığının tırmanışına sert tepki gösterdi:
"ABD'nin bölgede sergilediği saldırgan askeri varlık, Latin Amerika ve Karayipler'in tamamı için bir tehdittir."
Parrilla, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun teşvikiyle belirlenen nihai hedefin, "askeri güç kullanılarak Venezuela hükümetinin şiddet yoluyla devrilmesi" olduğu iddiasında bulundu.
- “ASKERİ GERİLİM ULUSLARARASI SUÇ TEŞKİL ETMEKTEDİR!”
Kübalı Bakan, bölgede tırmanan askeri gerilimin uluslararası hukuk açısından taşıdığı riskleri vurguladı.
Bu tür bir eylemin "öngörülemez sonuçlara yol açabilecek son derece tehlikeli ve sorumsuz bir eylem" olduğunu değerlendiren Parrilla, durumu daha da ileri taşıyarak şunları kaydetti:
- Askeri gerilim uluslararası suç teşkil etmektedir.
- Bu, uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletler (BM) Şartı'nın açık ihlalidir.
Parrilla, ABD yönetimine söz konusu eylemleri derhal durdurma çağrısı yaptı.
- NE OLMUŞTU?
Küba'nın bu sert açıklamaları, ABD'nin bölgeye yönelik somut askeri adımlarının hemen ardından geldi.
ABD, 'uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele' gerekçesiyle dünyanın en büyük uçak gemisi USS Gerald R. Ford ve saldırı grubunu Latin Amerika bölgesine göndermişti.
Öte yandan ABD, Maduro ve üst düzey yetkililerin yönettiği iddia edilen Cartel de los Soles suç örgütünü Yabancı Terörist Örgütler (FTÖ) listesine almıştı.
Venezuela ise bu adımı, ülkeye müdahale etmek için bahane oluşturma girişimi olarak nitelendirmişti.
Venezuela Devlet Başkanı Maduro da buna karşılık ülkesindeki 4,5 milyon milis gücünü seferber ettiğini açıklamıştı.