Uzmanlar kumarın, özellikle dijital kumarın daha çok gençleri erken yaşta bağımlı hale getirdiğini belirtiyor.
Türkiye Yeşilay Cemiyetinin "Türkiye Kumar Raporu" başlıklı araştırmasında, kumara başlama yaşının 15'e düştüğü, çevrim içi bağımlılıkla sanal kumar bağımlılığının hızlı bir şekilde yayıldığı, Türkiye'de 15 yaşın üzerindeki her 10 kişiden birinin hayatında en az bir kez kumar oynadığı ve en riskli grubun gençler olduğu ifade edildi. Uzmanlar, dijital platformların kontrolsüz yapısı ve kolay erişilebilirliğinin gençleri hedef haline getirdiğini vurguladı.
Uzmanlar, özellikle dijital platformlar üzerinden oynanan sanal kumarın, gençleri çok daha erken yaşta bağımlı hale getirdiğini kaydetti.
Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Merih Altıntaş, Dünya Sağlık Örgütü'nün kumar bağımlılığının bir halk sağlığı problemi olduğuna dair ciddi alarm verdiğini söyledi.
Altıntaş, bu sorunun birçok ülkede önemli bir problem haline geldiğini belirterek, "Kumar artık, geleneksel kumar tiplerinin ötesine geçti. Dijital platformlarda, çevrim içi oynanan kumarlar, çok daha hızlı oynanması ve daha hızlı bağımlılık yapması nedeniyle daha önemli. Daha önce kumara verdiğimiz önemi bu konuda biraz daha artırmalıyız." dedi.
"KUMAR BİR BEYİN HASTALIĞIDIR"
Kumar bağımlılığının bir beyin hastalığı olduğunu ifade eden Altıntaş, "Kumar, aynen alkol, madde, tütün bağımlılığı gibi bağımlılığa gidebilen bir hastalık. Bizim vurgulamak istediğimiz şey kumar bağımlılığının tedavi edilebileceği. Bu tedavinin aileyle, kişiyle ve bir ruh sağlık çalışanıyla birlikte yürütülmesi gerektiği." diye konuştu.
"BOŞANMALARIN YÜZDE 2'Sİ KUMARLA İLGİLİ SORUNLAR NEDENİYLE OLUYOR"
Altıntaş, şunları söyledi:
"Kumar Raporu verilerine göre kumara başlama yaşının oldukça düştüğünü görüyoruz. Kumara başlama yaşında, 15 ve 24 yaş arasında biraz daha yoğunlaşıyor sayılar. Boşanmaların yüzde 2'si kumarla ilgili sorunlar nedeniyle oluyor. Depresyon, anksiyete, panik bozukluklar gibi birçok hastalık, alkol ve maddeyle de olan ilişkisi aslında bizim için çok önemli. Yani çok faktörlü bir hastalık olduğu gibi birçok faktörden de ele alınıp mücadele edilmesi gereken bir hastalık. Bugün Yeşilay Danışmanlık Merkezlerinde bununla ilgili danışmanlık ve tedavi, rehabilitasyon hizmetleri veriliyor. "
"ÇEVRİM İÇİ KUMAR ÇOK DAHA HIZLI BAĞIMLILIK GELİŞTİRİYOR"
Dikkat çekici unsurlardan bir tanesinin, kişinin kumar oynamaya başladıktan sonra devam etmesi olduğunu vurgulayan Altıntaş, şöyle devam etti:
"Çevrim içi kumar, diğer geleneksel kumarlar kadar size uzun bir aralık vermiyor bağımlı olmak için. Çok daha hızlı bağımlılık geliştiriyor. O nedenle kumar oynamak, şans, talih, bahis oynamak bir yere kadar ama ondan sonrasında kişi kontrolünü bir miktar da olsun kaybettiğini fark ediyorsa, tahmin ettiğinden daha fazla uzun oynuyorsa, tahmin ettiğinden daha fazla para yatırmaya başladıysa orada mutlaka bir sınır konması gereken bir yer var demektir. Kumar, kumardır. Her kumar oynayan kişinin, devam ettiği takdirde kumar bağımlısı olma ihtimali vardır."
"KUMAR BAĞIMLILIĞINI TEŞVİK EDİCİ, DESTEKLEYİCİ MEKANİZMALARIN GÖZDEN GEÇİRİLMESİ GEREKİYOR"
Yeşilay Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat Şentürk de kumar konusunda Türkiye'de bir tanımlama sorunu olduğunu, şans, talih, bahis gibi isimlerin kumar olarak nitelendirilmesini önemli bulduklarını ifade etti.
Bu ve bunun gibi birçok önemli etkeni Türkiye Kumar Raporu'nda değerlendirdiklerini kaydeden Şentürk, tanımlama sorununun aşılması durumunda kumara olan yaklaşımın da değişeceğini dile getirdi.
Şentürk, "Giderek artan bir reklam içeriğiyle karşı karşıyayız. Dolayısıyla bu reklamlara ilişkin düzenleme, yani 18 yaş altı insanların reklamlara erişiminin olmaması ve düzenlemelerin yapılması gerekiyor." dedi.
İnternet üzerinden çeşitli kumar oyunlarına rahat şekilde erişim olduğunu vurgulayan Şentürk, "Dijital alandaki kumar sitelerinin ya da bahis, şans, talih oyunu sitelerinin hızlı bir biçimde erişime engellenmesini talep ediyoruz. Bununla lisanslanan bazı konular, oyunlar var. Özellikle bahis, talih ve şans oyunlarını kastederek bu lisansların yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyoruz." diye konuştu.



