Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) dengeleri değiştiren seçimlerin ardından gözler eski Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a çevrilmişti. 19 Ekim'de sandıktan çıkan sonuçlar, CTP'li Tufan Erhürman’ın yüzde 63’lük tarihi zaferiyle sonuçlanırken, yüzde 36’da kalan Tatar sessizliğe gömülmüştü. Günler sonra Türkiye'ye konuşan Tatar, seçim hezimetinin faturasını Cübbeli Ahmet'e ve kendi partisinin yanlışlarına kesti.
KKTC'de Tufan Erhürman’a karşı ağır bir yenilgi alan eski Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, mağlubiyetin perde arkasını ilk kez anlattı.
Tatar'ın hedefinde Cübbeli Ahmet ve hükümetin hataları vardı:
"O video her telefona düştü, yüzde 5 kaybettirdi."
"Bu Halk Öyle Şey Yemez"
Tatar’ın gündeminde, seçimlere iki gün kala İsmailağa cemaatinden "Cübbeli Ahmet" olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü'nün kendisi için çektiği destek videosu vardı. Tatar, bu videonun Kıbrıs Türk halkı üzerinde ters teptiğini şu sözlerle itiraf etti:
"Seçimden evvel Cübbeli Ahmet yaptı açıklamasını. O bana yüzde 5 oy kaybettirdi. Çok teşekkür ederim yani! Bu halk öyle şey yemez. Video her telefona düştü. Bana dediler ki 'Sandığa gitmeyecek bir hayli adam, o videoyu görünce gidip Tufan Bey’e oy verdi.' Belki de bunu muhalefet yaptırdı, bilemem."
Bahçeli'ye Yanıt: "Burası Kabul Etmez"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin seçim sonrası yaptığı "KKTC Türkiye'nin 82. ili olmalı" çıkışı da Tatar'a soruldu. Tatar, bu sözlerin Ada'daki karşılığına dair net konuştu:
"Burası kabul etmez o açıklamaları. Federasyon tezini savunanlar kazandı. Bahçeli muhtemelen, 'Burası AB'nin vilayeti olacağına Türkiye'nin vilayeti olsun' demek istedi."
"Pasaport Vaadi Cazip Geldi"
Seçim sonuçlarını analiz eden Tatar, rakibi Erhürman’ın "Türkiye kökenlilere Rum pasaportu" vaadinin etkili olduğunu savundu. Tatar, "Ben Cumhurbaşkanı olarak halkıma 'Rum tarafı size pasaport verecek' diyemezdim ama bu vaat insanlara cazip geldi. İlk defa bu kadar Türkiye kökenli seçmen Tufan Bey’e oy verdi" değerlendirmesinde bulundu.
"Seçimi Kaybetmek İçin Ne Gerekiyorsa Yaptılar"
Tatar'ın eleştiri okları sadece dışarıya değil, içerideki koalisyon ortaklarına da yöneldi. Ulusal Birlik Partisi'nin (UBP) ve hükümetin seçim öncesi attığı adımları "seçimi kaybetmek için yapılan işler" olarak niteleyen Tatar, şunları söyledi:
"Yok istihdam, yok 150 kişiye noter, 600 tabanca izni... Bunlar seçimden sonra yapılması gereken işlerdi. Hükümetin hatalarını bana fatura ettiler. Bir yüzde 10 oyu da öyle kaybettik."
Tatar son olarak, "Müzakere masasına oturamaz" dediği Erhürman'ın vaatlerini gerçekleştiremeyeceğini ve sürecin tıkanacağını iddia etti.





