İşgalci İsrail tarafından kaçırılan ve alıkonan aktivistler, kendilerine işkence eden, küfür eden, hakaretler yağdıran işgalci askerlerin sürekli Coca Cola içtiğini anlattı.
Peki, Gazze Soykırımı sebebiyle boykot ürünleri arasında yer alan Coca Cola'nın durumu ne?
Prof. Dr. Ömer Torlak, Prof. Dr. Muhammet Ali Tiltay ve Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Enes Tepe, İLKE Vakfı İslam İktisadı Araştırma Merkezi (İKAM) için “Tüketici Boykotuna Karşı Pazarlama Stratejilerindeki Değişim: İsrail Markaları Örneği” başlıklı politika notunu kaleme aldılar.
Araştırma ilginç sonuçları muhteva ediyor...
Boykot ürünleri şirketlerinde Coca Cola, boykot kararından sonra nasıl bir yol izledi, hangi politikaları izledi, hangi reklam stratejileri takip etti?
İşte bu araştırmada Coca Cola ile ilgili satırlar;
* "Günümüzde boykotun hedefindeki firmalar tarafından sıkça başvurulan uyum sağlama/yerelleşme (blend in) stratejisinin geçmiş yıllarda da kullanıldığı bilinmektedir. Örneğin, Coca-Cola’nın 1960’lı yıllarda Mısır’da karşılaştığı boykot tehdidi karşısındaki iletişim stratejisi bu yaklaşımının erken bir örneği olarak değerlendirilebilir. Şirket, markanın Amerikan kimliğini geri planda tutmak ve yerel meşruiyet kazanmak amacıyla, dönemin etkili gazetesi Al Ahram aracılığıyla çeşitli haberler yayımlamıştır. Bu haberler ve makaleler kapsamında, Coca-Cola’nın Mısır ekonomisine ve istihdamına katkısı vurgulanmış; şirketin sadece tüketilen bir Amerikan ürünü değil, aynı zamanda 5.000’den fazla yerel çalışana iş sağlayan, yerli hammaddelerle üretim yapan ve Mısır turizmini destekleyen bir marka olduğu anlatılmıştır. Mısır’ın önde gelen gazetesi Al Ahram’da yayımlanan içeriklerde firmanın yerel başarıları Mısırlıların katkısı ile açıklanmış böylece Coca-Cola ile Mısır halkı arasında karşılıklı bir aidiyet duygusu inşa edilmeye çalışılmıştır."
* "Bu strateji ile marka, yabancı imajını yumuşatarak, yerel değerlerle bütünleşmiş bir aktör gibi görünmesini sağlamayı ve tepkileri azaltmayı hedeflemiştir (Labelle, 2014). Coca-Cola Türkiye’nin 31 Temmuz 2024 tarihinde başlattığı “Senin İçin Türkiye’de Üretildi” reklam kampanyası, 7 Ekim 2023 sonrası artan boykot çağrılarına karşı geliştirilmiş yerelleşme (blend in) stratejisinin bir diğer örneğidir."
* "Coca-Cola, yürüttüğü kampanya aracılığıyla boykotun etkisini azaltmak amacıyla üç temel mesaj öne çıkarmaktadır. İlk olarak, yerellik ve aidiyet temasına vurgu yapılarak, marka kendisini Türkiye’nin bir parçası olarak konumlandırmakta ve böylece boykotun yalnızca şirkete değil, aynı zamanda ülkeye zarar vereceği algısını yaratmaktadır."
* "İkinci olarak, ekonomik katkı ön plana çıkarılmakta; Coca-Cola’nın istihdam ve üretim süreçleri aracılığıyla Türkiye ekonomisine sağladığı faydalar vurgulanmakta, boykotun sürmesi halinde bu katkının kesileceği ve binlerce kişinin doğrudan veya dolaylı zarar görebileceği ima edilmektedir."
* "Üçüncü mesaj ise, duygusal bağ ve toplumsal hafıza ile ilgilidir. Marka, kendisini tüketicilerin özel anılarıyla özdeşleştirerek, boykotun sadece ticari bir karşı çıkış değil; aynı zamanda ortak kültürel değerleri ve geçmişe dair kolektif belleği hedef aldığı şeklinde bir algı oluşturmaya çalışmaktadır. Bu söylem, markayı basit bir ticari aktörün ötesine taşıyarak toplumla duygusal düzeyde bütünleşmiş bir özne olarak yeniden konumlandırmaktadır. Bu stratejiyle şirket, markanın Amerikan kimliğini geri planda tutarak yerli üretim, yerli istihdam ve ortak kültürel değerler üzerinden bir “biz duygusu” inşa etmeye çalışmaktadır."
***
Peki, Coca Cola'nın bu oyunları tutar mı?
Türk halkı özelinde ümmet bu numaraları yutar mı? Yutuyor mu?
---