Bismillahirrahmanirrahim
Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah (c.c)’a hamd ederim. Salât ve selâm, peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v)’ya, âline ve sahabelerine olsun.
Unutmayalım ki Ramazan ayı içindeyiz. Bu ay içinde bütün kötülüklere kalkan olan oruç ibadetini eda etmeye çalışıyoruz. Müslümanlar olarak her zaman olduğu gibi bu rahmet ayında derin bir nefis muhasebesi yapmak zorundayız. Hesaba çekilmeden önce hesaplarımızı çek etmeliyiz. Allahın kulları olarak Rabbimizin koyduğu yasaklara, haramlara, münkerlere dikkat etmemiz, gözetmemiz, bunlardan kaçınmamız kulluğumuzun gereğidir.
Allah (c.c)’ın kesin olarak yapmayınız dediği yasakların başında ZİNA gelmektedir.
Zina etmek, bir kadınla erkeğin nikâhsız veya haksız olarak cinsel temasta bulunmasıdır. Zina eden erkeğe “zani” kadına ise “zaniye” denir.
Zina, kötü ve çirkin bir şeydir. O büyük günahlardandır. Irz ve neseplere yönelik bir suç olduğu için cezası da hadlerin en şiddetlisidir Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “Zina eden kadın ve zina eden erkekten her birine yüz değnek vurun. Eğer Allah’a ve âhiret gününe inanıyorsanız bunları Allah’ın dinini uygulama hususunda acıyacağınız tutmasın. Müminlerden bir topluluk da, onların cezasına şahid olsun” (Nur: 2).
Evli, iffetli erkek veya kadına recim cezası ise, sünnetle sabittir. Recmin meşruluğu konusunda sahabenin icması vardır.
Zina haddi Allah’a ait haklardandır. Aileye, nesle ve toplum düzenine karşı işlenen bir suç olduğu için toplum haklarından sayılır. Rabbimiz bizi zinaya götürecek her türlü davranışı yasaklamıştır. “Zinaya yaklaşmayın (ona zemin oluşturacak davranışlardan uzak durun)! Çünkü o, son derece çirkin bir iştir ve çok kötü bir yoldur.” (İsra: 32)
Zina, haddi aşmaktır. Çocukların oluştuğu yere “Ana rahmi” diyoruz. Ra-hi-me kök fiilinden türemiş rahim kelimesi Kur’an-ı Kerim’de “ana rahmi” anlamında çoğul olarak kullanılmaktadır. Ana rahmi, çocuğu koruyan, tıpkı bir şefkat ve merhamet inceliğinde onu saran rahmet yeri gibidir. Anne rahmi Allah’ın insanları yarattığı yerdir. “…Sizi de annelerinizin karınlarında üç katlı karanlık içinde çeşitli safhalardan geçirerek yaratıyor…” (Zümer: 6)
Kadının rahmi Allah’ın ona bir emanetidir. Bu emaneti korumak ve onun rızasına uygun olarak değerlendirmek bir sorumluluktur. Kur’an kedisine verilen bu emanet sebebiyle kadını bir tarla olarak nitelemiştir. “Kadınlarınız sizin için bir tarladır…” (Bakara:223)
Zina toplum hayatını tahrip eder, katleder. Büyük bir cinayettir. Zina, edepsizliğin ve utanmazlığın yaygınlaşmasına, cinayetlerin artmasına, gayri meşru nesebi belirsiz çocukların doğmasına yol açar. Böylece nesil bozulur, ahlâk yok olur, toplumun düzeni sarsılır ve o toplum Allah’ın (c.c.) gazabını üzerine çeker.
Müslüman zina etmez. “Onlar ki Allah ile beraber başka bir ilaha yalvarmazlar; Allah’ın yasak ettiği canı haksız yere öldürmezler ve Zina etmezler! Kim bunları yaparsa onun için azap kat kat yapılır ve aşağılık olarak azabın içinde sürekli kalır.” (Furkan: 68-69)
Müslüman erkek ve kadınlar namus ve iffetlerini koruyan kimselerdir. (Nur:30-31)
Peygamberimiz (s.a.v.) bizi uyarıyor. “Kim Allah’a ve Ahiret gününe iman ediyorsa, yanında mahremi olmayan bir kadınla yalnız kalmasın; çünkü böyle bir durumda üçüncüleri şeytandır.” (Müslim) “Kim bana iki çenesi arasındaki (dili) ile iki budu arasındaki (üreme) organını koruma sözü verirse, ben de ona cennet sözü veririm.” (Buhari) “Zina eden zina ettiği zaman mümin olarak zina etmez Hırsız hırsızlık yaptığı zaman, mümin olarak hırsızlık yapmaz İçki içen içki içerken mümin olarak içmez.” (Buhari, Müslim)
Allah’ın koyduğu sınırları aşarak cinsel tatmin yoluna girenler, flörte, nikâhsız birlikteliğe nitelikli beraberlik diyenler, veledi zinaya nitelikli beraberlikten doğan çocuk diyerek yaptıklarını sevimli göstermeye çalışanlar bilsinler ki Allah katında en sevimsiz işi yapıyorlar.
Zinayı suç olmaktan çıkaranlar da bu sevimsiz işi körüklüyorlar vesselam.