Yüzleşme masasına oturtmayın

Abone Ol

Bugün, kırgın veya küs olduğunuz birine telefon ediniz ve havadan, sudan konuşunuz.

Kırgınlık konusunu telefona getirmeyiniz.

Kırgınlığı küskünlüğe çevirir, iyiden batırırsınız.

Aranız soğuk olan kardeşinize, bugün iyi günler dileyen bir mesaj gönderiniz ve yarın telefonla hâl hatır sorunuz.

Dargın olduğunuz dayınıza, sevgi ve saygılarınızı bildiriniz.

Size soğuk davranan amcanıza gönlünüzde hasret ateşiyle pişirdiğiniz muhabbet kelimelerini bir inci dizisi içinde arz ediniz.

Sizi yok sayan halanızın veya teyzenizin elini öpünüz.

Uzaklarda ise görüntülü telefonla ellerinden öpmek için ekrana yaklaşarak, “Ellerinden öperim halacığımmm” deyiniz.

Dargın olduğunuz arkadaşlarla doğrudan temasa geçiniz.

Dargın olduğunuz kişilerin, dar zamanında yardımına koşarsanız, kendiliğinden dargınlık kalkar.

Kavgalı komşularınıza ilk önce siz selam veriniz.

İkinci gün gülümseyerek selam veriniz.

Üçüncü gün hâl hatır sorarsınız ve iyi komşuluk yeniden canlanmış olur.

Okul arkadaşlarınız, asker arkadaşlarınız, iş arkadaşlarınız, hangi fraksiyonda olursa olsun arayı bulunuz.

Aranız bozuksa hemen onun iyi taraflarını söylemeye başlayınız.

O sözleriniz onun kulağına ulaştığı anda yumuşamaya başlayacaktır.

İncindiğiniz veya incittiğiniz kişi, hangi partiden olursa olsun, incinen yerini sözlerinizle sarınız, sevginizle ısıtınız.

Küsmeyiniz. Eğer küsmüşseniz üç günü geçirmeyiniz.

Sevgili Peygamberimiz:

“Buğz etmeyin, haset etmeyin, sırt dönmeyin. Ey Allah’ın kulları, kardeş olunuz. Bir Müslüman’ın üç günden fazla kardeşiyle küs olması helal olmaz” buyurdu. (Buhari, Sahih, K. Edep, bab Hicret 62)

Hakkınızda söylenen ve hoş olmayan sözleri, şikâyet olarak birine anlatırsanız kendi aleyhinize söylenenleri yaymış olursunuz.

“Yüzleşme” kelimesini kendi lügatinizdeki kelimelerin en arka tarafına atınız.

Çünkü siz, haklısınız ve hakkınızdan vazgeçerek kardeşliğinizi veya arkadaşlığınızı sürdüreceksiniz.

“Vazgeçmem” derseniz zaten bugüne kadar alamadığınız gibi en yakınınızla küs olmaya devam ediyorsunuz.

Küsmek, size günahtan başka bir şey kazandırmıyor ki.

Yüzleşenlerin çoğunluğu, küslüğü kat kat yaparak ayrılıyorlar.

Rabbimiz buyurur:

“Allah’a ve Resulüne itaat ediniz. Birbirinizle çekişmeyiniz. Yoksa korkuya kapılırsınız ve kuvvetiniz gider. Sabrediniz; şüphesiz Allah sabredenlerle beraberdir.” (Enfal süresi, ayet 8/46).

Ama ben haklıyım!

Mahkemelerde, “Ben haksızım” diyen insan sayısı çok az.

Zaten sen haklı olduğun için önce selamı sen vereceksin.

Rabbimizi dinleyelim ve uyalım:

“Ey iman edenler, eşleriniz ve çocuklarınızdan bazısı size düşmandır. Onlardan sakının. Eğer afveder, (suçlarını) görmezden gelir ve örterseniz, şüphesiz Allah afvedicidir, merhamet edicidir.” (Teğabün süresi, ayet 64/14).