Tatile girmeden Meclis ten geçirilen bazı yasalar
üzerinde toplum düşünme imkânı bulamadı. Bir kısmını da seçim yatırımı olarak
algıladı. Böyle bir algılama yanlış da sayılmazdı. Kısaca temas edeceğim iki
husus var ki bunların iktidara oy kazandırması da mümkün değil. Çünkü estirilen
hava ile işin özü birbirine uymuyordu.
***
Dikkat çekmeye çalışacağım ilk yasa Başbakan ın
Emeklilere seyyanen 100 lira zam yapacağız şeklinde açıkladığı, daha sonra
konuyu yanlış ifade ettiğinin farkına vararak düşünülen artışın emekli aylığı
bin liranın altında olanlara 100 lira, bin lira ile bin yüz lira arasında
olanların aylıklarının bin yüz liraya tamamlanacağı şeklinde açıkladı. Buna
rağmen Meclis tatile girmeden önceki son gün emeklilere zammı öngören yasal
düzenleme televizyon haberlerinde hep emekliye seyyanen zam yapıldığı şeklinde
verildi. Seyyanen kelimesinin sözlükteki karşılığı, Eşit şekilde olarak
geçiyor. Yani seyyanen bir zam yapılacaksa bu zam tüm emeklilere eşit şekilde
yapılması gerekir. Aksi halde yapılan zammı seyyanen olarak ifade etmek doğru
olmaz. Olsa olsa çok düşük olan emekli aylıklarında bir düzenleme yapılmasından
söz edilebilirdi. Ne var ki, geçmişte sıkça kullandığımız bazı kelimeler
kullanılmaya kullanılmaya unutulmuş ya da doğru kullanamaz hale gelmişiz. Öyle
olmasaydı Başbakan ın sürç-i lisan sonucu kullandığı Seyyanen kelimesine tüm
medya takılır kalır mıydı
Bu arada seyyanen kelimesinin yanlış kullanılmasını bir
yana bıraksak bile emekliye yapılan zamla ilgili yasal düzenlemenin niçin
temmuz ayına bırakıldığı da anlaşılabilmiş değil. Bir başka husus ise açlık
sınırının altında gelire sahip emeklilerimizin bir kısmına en fazla yüz lira
zam yapılması, bir başka ifade ile bin yüz lirayı emekliye yeterli görmenin
mantığı olmadığı gibi, böyle bir zammın oy getirmesini bekleme de gerçekçi
olmaz.
***
Bu arada milletvekili seçilme yaşının 18 e indirilmesini
öngören anayasa değişikliği Anayasa Komisyonu nda kabul edilerek Meclis
gündemine alındı ama, tatile girmeden görüşülmediği için kadük oldu. Böylece
iktidar partisi komisyonda da kabul edilen kendi teklifi olan milletvekili
seçilme yaşını 18 e indiren anayasa değişikliğini devre dışı bırakmış oldu
Hemen belirteyim ki, milletvekili seçilme yaşının 18 e indirilmesinin ülkemiz
şartlarında fazla bir uygulama imkânı yoktu. Belki, bazı parti yöneticilerinin
çocukları böyle bir haktan yararlanabilirlerdi. İşin bu yönünü bir yana
bırakarak bazı hatırlatmalarda bulunmak istiyorum. Zorunlu eğitimin 12 yıla
çıkartıldığı bir ülkede 18 yaşında çocukların büyük bir kısmı daha zorunlu
eğitimini tamamlamamış olacaktır. Bunun ötesinde bir iş sahibi olmamış,
askerliğini yapmamış, hayata tutunamamış gence milletvekili seçilme hakkı
verdik demenin anlamını birileri izah ederse iyi olur. Kaldı ki, toplumda 18
yaşında evlenmiş gençler genellikle, Acelen neydi yavrum diye eleştirilir.
Kısacası evlenmelerini erken bulduğumuz gençlere, Size milletvekili olma
yolunu açtık demek gerçekçi görünmüyordu.
Sanıyorum yapılanın yanlışlığının farkına varan iktidar
partisi yöneticileri ana muhalefet partisinin de desteğini aldıkları ve Anayasa
Komisyonu ndan geçirdikleri anayasa değişikliğini Meclis te görüştürmeden
tatile gitmeyi tercih ettiler. Öyle görünüyor ki, enine boyuna düşünülmeden
gündeme getirilen konulardan birsi de seçilme yaşının 18 e indirilmesiydi.