Hıristiyan mezheplerden çoğunun kabul ettikleri dini
bayramlardan biri olan Hz. İsa nın (a.s.) doğum günü, en eski âlemşümul müşrik
bayramlarından biridir.
Hıristiyanlık zafer kazandıktan sonra Saturnali Bayramı,
Hz. İsa nın (a.s.) doğum günü bayramı olarak kilise tarafından kabul
edilmiştir. Bu mevlid-i İsa Bayramı (Hz. İsa nın (a.s.) doğum günü) ilk defa
Roma da tes id edilmiş (Bayram olarak kutlanmış) dır.
Hıristiyanlığın ilk üç asrında bu tür dini bir bayram
yoktur. ilk Hıristiyanlar ikinci asra kadar sâdece Rûhu l-kuds zuhuru ve Hz.
İsa nın (a.s.) vaftizi hâtırasını anmak için ocak ayının ilk haftasında âyin
yapmışlardır. Hz. İsa mım (a.s.) tâlim ettiği Hıristiyanlığa inananlar,
takriben aradan üç asır geçtikten sonra, dinlerinin asli hüviyetini
koruyamamışlar, eski Roma ve Yunan paganizminin Hıristiyanlığa müdahalesini
önleyememişlerdir. Hıristiyan din bilginleri, bu paganizm afetiyle mücadelede
acze düşünce, paganizmi Hıristiyanlık açısından izah etme zorunda kalmışlardır;
hatta paganizm unsurlarının inanç konusundaki kitaplara girmesine bile göz
yummuşlardır. Böylece Hz. İsa nın (a.s.) tebliğ ettiği saf Hristiyanlıktan her
geçen gün biraz daha uzaklaşmışlardır. (Abdülkadir İnan, Hurafeler ve
Menşeleri, Sf: 5, Ankara-1962)
Bu ülke halkının çoğu geçim sıkıntısı çekerken ve ülkenin
hâlâ ekonomik sıkıntısı varken yılbaşı israfı ile yalnız manevi yönden değil
maddî yönden de çok şey kaybetmekteyiz. Yılbaşlarında ev ve çevreyi ilk defa
1521 de Fransa da süslemişlerdir.
Doğu Roma imparatoru Konstantin M.S. 321 yılında
Hıristiyanlığı bozdu. Putperest âdetleri soktu. Teslis (üçlü Tanrı) sapık
itikadını koydu. M.S. 325 te İznik te din konseyinde güneşe tapan
putperestlerin âdetlerinin kabulü ile Noel ve Yılbaşı M.S. 354 de Roma da
başlamış oldu.
Yılbaşı, global (evrensel) kültür kandırmacası ile
aşağılayıcı bir teslimiyet ile içimize sızmış bir habis urdur. Türkiye de kel
keleş bir grubun ısrarla Hıristiyan geleneğini yılbaşı yutturmacası ile
kutlaması milletimizi tehlikeli uçurumlara itelemektedir. Asırlardır sinsice
yürütülen kültür emperyalizmi ile dinini yaşayanlara sakıncalı personel ,
İslâmiyet ise İrtica maskesi ile ülkenin bir numaralı tehlikesi gibi
göstermektedirler. Bu acıyı Müslümanların duyarlı olanları iliklerine kadar
duyuyor.
Sünnet çocuklarına hokkabaz oynatırlar, acısını
duymasınlar diye. Aynen bunun gibi egemen güçler de, aman millet İslami
yaşantıya sarılmasın diye hokkabazlıklar üretiyor. Millî Piyango, kumar, zina,
sapık televizyon programları hep birer hokkabazlıktır.
Ey Müslümanlar!
Yetmez mi bu hokkabazlar tarafından aldatıldığımız.
İzanımızı kullanalım artık...