Ülkemizin en büyük belâlarından biri de insanların kanaatı terk etmeleridir. Kanaatın olmadığı yerde israf vardır. İsrafın yaygın olduğu yerden Allah ın rahmeti ve bereketi kalkar. Çünkü Allah (CC) israf edenleri sevmez.
Yeni nesillerde -geneli itibariyle söyleyelim- kanaat yok. Tasarruf zihniyeti de yok. Gösterişe yönelik aşırı tüketim yaygınlaştı. Savurganlık aldı başını gidiyor. Bu gidiş nereye kadar devam edecek
Eğitim sistemimizde nimetlerin, ekmeğin kadr-u kıymetini bilen kaliteli insanlar yetişmiyor. Kalitesi olan bir insan küçük bir ekmek parçasının bile ziyan olmasına gönlü razı olmaz, çöpe atılmasını vicdanı asla kabul etmez.
Ahlâksız, çapsız zümre ülkemiz insanlarının aksiyona ait bütün değerlerini çürüttüler. Kimdir bunlar. Aklı başında ancak elinden birşey gelmeyenler bu ahlâksızların kimler olduklarını biliyorlar. Bunlar siyasetin ahlâksızları, aydın(!)ların ahlâksızları, medyanın ahlâksızları, resmî ideolojinin ahlâksızlarıdır. Bunlardır bütün değerlerimizi dışlayanlar.
Bunlar ülkeyi borç yükünün altına soktular. Bundan sonra gelen nesiller borç yükü altından çok zor kurtulurlar.
Parayı tek değer haline getiren, putlaştıran bunlardır. Çok yakın bir zamanda devleti, milleti, vatanı soyan ülkeyi haraca bağlayan bu kuduzlardır işte.
Etrafınıza bakın, bakarsanız nâşerifliğin ülkemizde sanki suç olmaktan çıktığını göreceksiniz. Olmaz böyle şey.
Bu zihniyet, haram-helâl ayırt etmez bir anlayış türetmiştir. Türediler para gelsin de helâli haramı farketmez diyecek kadar kudurmuşcasına servete saldırmaktadırlar.
Günümüzde üç büyük put var:
1) Servet,
2) Şöhret,
3) Şehvet.
Bu üç puttur ülkemizi batırıp bitiren.
Bunlara tapınırcasına sarılanların hiç birisinde huzur yok. Rahat değiller. Başları belâdan kurtulmuyor. Sebeb-i vücutları önce kendilerine çekilmez bir yük olmuş. Sahip oldukları herşey önce kendileri, sonra da hepimiz için musibet olmuştur.
Ahlâk ve faziletin gericilik olarak damgalandığı bir memlekette musibetler eksik olur mu hiç Olmaz, olmuyor da, böyle giderse olmayacak da.
Namuslu olmak, haram yememek enayilik sayılır olursa faziletli insanlara mumla arasanız da zor rastlarsınız. Ahlâk ve faziletin öcü gibi gösterildiği bir ortam suyu çekilen kütüklere döner.
Göbeklerini ve uzuvlarını teşhir eden kadınları normal bulan kafalar genç kızların başörtülerini devlet ve cumhuriyet için bir tehdit ve tehlike olarak görenler ülkemize asla iyilik etmiyorlar.
Türkiye yi parçalamak için sinsice planlarını uygulayan dış şer güçleri ve içteki yardakçıları genç nesillerimizin çığırından çıkmaları için ellerinden ne gelirse yapıyorlar.
İslâm dinine saldırılması, faziletin öcü olarak gösterilmesi, dindarlara gericilik damgasının vurulması rastgele değil, planlı ve programlı yapılıyor.
Zâlimler zulümlerinde başarılı olamayacaklardır. Herşey aslına rücu edecek, mazlumlar yeniden gülecek. Bu çok yakın. Ömrü olanlar, Billahi görecek.