Ye Kürküm Ye

Abone Ol

Malum hikâye, Nasreddin hoca davetsiz gittiği bir yerin kapısından içeri alınmaz.

Hoca geri gelir ve pahalı bir kürk giydikten sonra aynı kapıya varır, davetiye sorulmadan içeri alınır ve sofranın en başına oturtulur.

Çorba gelince hoca, çorbaya kaşığı değil kürkünün yenini daldırır ve “Ye Kürküm Ye” der.

İnsan gönlünün meylettiği her şeye “Mal” denir.

Paris’in en işlek meydanlarından birinde bir adam dilenci kıyafetiyle yere düşer, zayıf ve inleyen bir sesle “Bana yardım edin” der ama kimse ona yardım elini uzatmaz, şaşkın bakışlarla geçer gider.

Aynı yere, pahalı kumaşlardan dikilmiş bakımlı bir adam, aynı şekilde uzanır ve o da “Bana yardım edin” der ama hemen herkes yardımına koşar.

Temel içgüdümüz, yani mala olan meylimiz bizi buna iter.

İşte eğitimle bu meylimizi yönlendiririz.

Herkesin zengin gelince yer açtığı, fakir veya köle gelince yer vermediği gibi kovduğu bir dönemde Sevgili Peygamberimiz, köleleri özgürlüğüne kavuşturmuş ve onlarla aynı sofrada yemek yemiş.

İlk nazil olan sürelerden Müddessir süresinin 4’üncü ayetinde “Elbiseni tertemiz yap” buyurmuş, 5’inci ayetinde ise “Her türlü pislikten uzak dur” demiş.

Biz, bu çağda içimizi, bütün pisliklerin üretim merkezi olan kâfirlikten temiz tutmamız gerekir.

Kâfirlerin üretip dayattığı ve Rabbimizin emir ve yasaklarına aykırı olan toplum bozucu kanun ve değerlerinden uzak durmamız gerekir.

Sonra da giydiklerimiz, necasetten ve kirden arınmış olmalı.

Necaset ve kirden daha tehlikeli haramdan da uzak durmalı.

Zararlılıkları açısından sıralarsak birinci sırayı haram, ikinci sırayı necaset, üçüncü sırayı kir alır.

Günümüz batı eğitimi, kiri başa alır ve haram diye bir şey tanımaz.

Dillerinde “Haram” kelimesinin karşılığı yoktur.

İngilizce “İllicit” Fransızca “İllicite” Almanca “İllegal” kelimelerinin kökü bir ve “kanunsuz” demektir.

Kanunları da kendileri koyduklarına göre haram, her an değişebilir.

Batının necasete de dikkat etmediğinin en açık delili, tuvaletlerinde taharet için suyun bulunmamasıdır.

Elini yıkayacak suyu bulunduruyor, altını yıkayacak suyu bulundurmamada ısrar ediyor.

Haram konusunda ise helalleri haram, haramları helal hale getirivermiş.

Kurduğu devlet çetesiyle uluslararası soygunlara çıkıyor.

Ülkesini ve servetlerini korumak isteyenleri kendi ülkesinden satın aldığı katillerle öldürüveriyor.

Süleyman aleyhisselam gibi her yere ve her şeye hâkim olsak bile haksız yere hiç bir ırkın, dinin, rengin malına, canına ve namusuna el uzatmayacağız.

Karıncanın bile haklarını koruyacağız.